Ýþkencecine saygý duymak

Gerçek hayat hikayelerini izlemekten hoþlanýyorsanýz, II. Dünya Savaþý’nda yaþanmýþ bir olayý anlatan Geçmiþin Ýzleri, tam size göre bir film.

Sinema günümüzde birçok kavramýn ve sanat dalýnýn yerine geçti. Mesela kim ne derse desin sinemanýn roman ve edebiyat dünyasýna bir sekte vurduðuna inanýyorum. Günümüzde roman okuru azaldýysa en önemli sebebi bu okurlarýn artýk bir sinema izleyicisi olmasýdýr. Ayný durum tarih kitaplarý için de söz konusu. Çünkü artýk insanlar tarihi tarih kitaplarýndan deðil sinemadan öðreniyor. Bunun dezavantajlarýný tartýþmaya gerek yok. Evet bütün ülke sinemalarý böylece kendi tarihlerini tekrar yazýyor. Baþta ABD ve Ýngiltere olmak üzere baþka ülkelerin tarihlerini de kendi bakýþ açýlarýyla yeni yetme gençlere yutturuyor. Bizim sinemacýlarýmýz ise bu konuda Kýþ Uykusu’na yatmýþ durumda...

Neyse! Biz haftanýn en seyredilesi filmine geçelim. Geçmiþin Ýzleri gerçek bir hayat hikayesinden yola çýkmýþ.1942 yýlýnda Japonlar’ýn Tayland’ta savaþ esirlerini kullanarak yaptýðý demiryolunda köleleþtirilen Ýngiliz askeri Eric Lomax’ýn hayatýna göz atýyoruz. Lomax, savaþ sonrasý Ýskoçya’da savaþ gazilerinin yaþadýðý depresyonlarla boðuþurken Patti ile karþýlaþýr. Birbirlerine aþýk olan çift evlenir. Ýlk gecelerinde Eric’i sayýklarken ve çýðlýk atarken uykusundan uyandýran Patti adamýn hayatýndaki karanlýðýn farkýnda deðildir. Daha sonra hikayeyi öðrenir. Eric trenleri seven ve demiryollarýna büyük hayranlýk besleyen genç bir adamken II. Dünya Savaþý’na katýlmýþtýr. Tayland’ta Japonlarýn eline esir düþer. Japonlar Tayland-Burma demiryolunun inþaatý için esirleri kullanýr. ‘Ölüm Demiryolu’ denen cehennemden Eric de nasibini alýr.

Binlerce insanýn öldüðü karanlýk proje için Eric’in demiryolu bilgisi de Japonlar için önemlidir. Eric gizlice bir radyo yapýp savaþýn gidiþatýndan diðer esirleri haberdar eder. Ýnsanlar bu haberlerle umutlarýný ayakta tutup yaþamayý becerirler. Ama Japonlar Eric’i yaka

lar ve iþkence eder. Eric savaþsonunda yurduna döndüðünde içine kapanýk ve iþkence görmüþ birçok insan gibi yaþadýklarýný kendine saklayan bir adam olur. Ýþte Patti bu travmayý öðrenir. Ayrýca Eric’in asker arkadaþý Finlay ayný durumdaki savaþ gazilerine destek vermektedir, o da Tayland’ta yaþananlarý bilmekte, içten içe intikam ateþiyle yanmaktadýr. Sonunda Tayland’ta Eric’e iþkence yapan Japon subaylardan birinin izini bulur ve Eric’e söyler. Eric bu Japon subayý öldürecek midir yoksa her iki adam geçmiþlerinin hayaletleriyle hesaplaþýp trajediye bir son mu verecektir?

KENDÝ KÜLTÜRÜNE ÝHANET EDENLER

Filmde Colin Firth Eric’i Nicole Kidman Patti’yi canlandýrýyor ve klasik bir yapýya sahip. Sinemasal olarak yeni bir þeyler önermiyor. Ama insanlýk adýna deðiþen ve günümüzde yozlaþan deðer yargýlarýný yüzümüze vuruyor. Eric bir Ýngiliz askeri ve Japonlar tarafýndan iþkence görüyor. Üstelik de o zamanlar çok bilinmeyen ama artýk bizim tarafýmýzdan benimsenmiþ olan boðulma iþkencesine tabi tutuluyor genç adam.

Þimdi filmin dilinden bu iþkencenin genç bir insan üzerinde yarattýðý travmayý seyrediyoruz ve üzülüyoruz tabii. Ama sonra düþünüyoruz, Ýngiliz askerlerinin Irak ve Afganistan gibi ülkelerde yaptýklarýný. Ey Hollywood ve Ýngiliz sinemasý, sizlerinkiler insan da bizimkiler ne? 70 yýl evvel yapýlanlara bakarken daha dün olanlarý ve sizin insanlarýnýz tarafýndan yapýlanlarý nasýl görmezsiniz? Görmeyip de Batý medeniyetinden ve insan haklarýndan nasýl bahsedersiniz? Kendi kültürünüze ihanet etmiyor musunuz? Sinemayla yazdýðýnýz tarihte bile eli kanlý bir ordunun ülkesi olmuyor musunuz? Dünya yozlaþýyor ve sinema da o yozluðu tarihe not düþüyor. Üstelik katiller, iþkenceciler bu yazýyý kendi kalemleriyle yazýyor.

FÝLMÝN KÜNYESÝ
 
Orijinal adý: The Railway Man
 
Yönetmen: Jonathan Teplitzky
 
Senarist: Frank Cottrell Boyce
 
Oyuncular: Colin Firth, Nicole Kidman, Jeremy Irvine, Stellan Skarsgaard
 
Yapým: 2014, Ýngiltere, Avusturalya, 116 dakika.