İslam ve psikoloji meselesinde 8 yaklaşım

Zihnimin bir tarafı İslam ve ruh sağlığı alanı için çalışıyor. Bu alan için hem benim hem de bu alanda çalışacak kişiler için bir yol haritası oluşturmaya çalışıyorum. Şimdi size zihnimde toparladığım bu sekiz yaklaşımı anlatayım. 

1- Modern psikoloji önemli ama eksik: Modern psikolojinin 150 yıllık birikimi azımsanmayacak düzeyde. Bu alanda teorik çalışan on binlerce, pratik çalışan yüz binlerce insan gücü var. Mesleki örgütlenmeleri, dergileri, büyük bir kütüphanenin raflarını tek başına dolduracak kadar kitap çıktıları var. Bunlar belirli bir güce ulaşıldığının göstergeleri. Öbür taraftan modern psikolojinin sorunları var. İddia ettiği kadar bütüncül bir paradigmaya ulaşamadı, herkesi ikna edecek bir güce ulaşamadığı için fizik bilimlerine göre çok daha fazla parçalı hatta zaman zaman kaotik bir içeriği var. 

2- İlm-i nefs geleneği önemli ama bugüne yetmez: İlm-i nefs geleneğinin ürettiği bilgiyi önemsemeliyiz ama içeriği bugün için yetmez. İlm-i nefsin modern psikolojiye göre iki güçlü tarafı var. Birincisi Allah’la kurulan yaratılış bağı ile bütüncül bir insan ve evren anlayışına sahip olması. İkincisi ise insan hayatını anlamlı hale getirmesi. Ama iki zayıf yönü var. Birinci zayıflığı ilm-i nefs bilgi alanının tarihsel olup güncel olmaması. İkincisi ise teorik pratik dengesinde aşırı teorik olması. En azından bu alanda üretilenler bugünün dünyasındaki ihtiyaç ve sorun alanlarına cevap verir pratiklikte değil.

3- Metoda dayalı bilgi üretimi esastır: Bilgi üretiminin usul/metoda dayalı olması esastır. Modern psikolojinin en güçlü taraflarından biri bilimsel bir araştırma metodolojisi kurabilmiş olmasıdır. İçinde gözlem, deney, matematiğin kullanıldığı istatistik içeren bir metodoloji güçlüdür. İslam dünyasındaki ilim geleneğinin de metoda dayalı olduğunu hatırlamakta fayda var. 

4- Eleştirisellik yetmez inşa önemli: Eleştirmek fonksiyonel bir durum ama arkasından inşa gelmediğinde laftan öteye geçmiyor. Sadece modern psikolojiyi eleştiren ama neyin nasıl olması gerektiği ile ilgili bir şeyler söylemeyen yaklaşımların gideceği bir yer yok. Sadece eleştirisel bir söylem kurmak psikolojik tatminden ibaret kalabilir. 

5- Tarihçiliğe karşı güncellik: İlm-i nefs bilgi alanı büyük oranda tarihsel yani güncel değil. Bu ilim geleneği birkaç yüzyıldır kesintiye uğramış durumda. Dolayısıyla da günümüzde temsiliyeti oldukça zayıf.  İlm-i nefs psikoloji alanında bir şeyler söyleyen insanlar silsilesi ve birikimi ise, bugün bu geleneğe bağlı kişiler ne söyleyebilir? Farabi, Razi, İbn-i Sina, Gazali ile Eflatun ve Aristo birbirleriyle etkileşmişse, bugünün filozof ve ilim/bilim insanları ile etkileşerek ilm-i nefsi kurmak gerekiyor. Bugün nörobilimi, kuantum fiziği ile nöron etkileşimlerinin açıklanmasını, yapay zekâ tartışmalarını, zihin felsefesi birikimini muhatap alarak bir ilm-i nefs inşası gerekiyor. 

6- Uygulamalı ve pratik olanın teorik olandan bir adım önde olması: Modern psikolojiyi güçlü kılan taraflardan biri sadece teorik alanda kalmayıp endüstriden gündelik hayatın işleyişine kadar farklı alanlarda pratiği etkileyecek bir içeriğe sahip olmasıdır. Üretilecek bilgi pratik dünyanın içinden çıkan doğal sorulara yönelik olursa etkinlik artabilir. 

7- Esas olan bilgi ve ürün üretimi: Bizi ancak üretim kurtarır. Psikoloji alanında on binlerce insanımızın sürekli ürün çıkaran bir üretim sürecinde olması ortaya bir şey çıkarmayı mümkün kılar. Projelenmemiş, ürüne dönmemiş, çıktıya dönmemiş soyut anlık muhabbete benzeyen çabalar bizi bir yere götürmez.  

8- Psikoloji ve ilm-i nefsin birikimi insan niteliğimizi arttırmada kullanılabilir: Modern psikoloji ve ilm-i nefs geleneğinden oluşturulacak eğitim içeriğinin atölye çalışmaları şeklinde eğitime dönüştürülmesi insanımızın niteliğini arttırabilir.