İslami tatil otelleri

Dünya nüfusunun %21’ini Müslümanlar oluşturmaktadır. Bu da yaklaşık olarak 1,5 milyar rakamına eşittir. Dünya genelinde İslami Pazar ya da başka bir ifadeyle Global Helal Pazar, 1999 yılında sadece 12 milyar dolarlık değerinde bir pazarken, 2001 yılında 150 milyar $, 2008 yılında ise 580 milyar $ değerine ulaşmıştır. 2020 yılında ise bunun 2,5 trilyon $ olacağı tahmin edilmektedir. İslami bağlılığa sahip kişilerin yaşam biçimi, İslami öğreti ve kurallarıyla şekillendirilen hayat tarzını yansıtmaktadır. Diğer inanç sistemlerinde olduğu gidi İslam dininin de inananlarına sunduğu bir takım tüketim normları ve kavramları vardır. Bu bağlamda “Helal” ve “Haram” kavramlarının altını çizmemiz gerekmektedir.

Her şeyin helalinden olmasını hedefleyen İslami tüketim olgusu sonucu Müslümanlara dini kurallar çerçevesinde hitap eden İslami oteller  faaliyete başladı. Bir turizm ülkesi olan, çok sayıda ve çeşitte otellere ev sahipliği yapan Türkiye’de İslami otellerin seçilmesini birçok sebep etkilemektedir. İslami otellerde çalışanların geleneksel İslami elbiseler giymesi şarttır. Kadınlar için özellikle kapalı iş üniforması zorunluluğu vardır. Otel içinde Mekke’yi gösteren simgeler, dua etme odaları, namaz kılmak için hazır seccadeler, helal yemek vb. gibi birçok özellikler mevcuttur. Genel olarak incelendiğinde İslami konaklamada bazı önemli kurallar uygulanmaktadır. Bu şartlarla uygun sunulan hizmetlerden bazıları şunlardır: Giriş yapılması için erkek ve kadının evli olduğunu belgelemesi gerekir. Alkol servisi yasaktır. Yemekler İslami usulle hazırlanır. Gece kulüpleri yoktur. Kadın ve erkek için ayrı ayrı spor salonları vardır. Namaz kılmak için kadın ve erkeklere ayrı ayrı yerler tahsis edilmiştir. Dini kanalların yayınına izin vardır. Yataklar Mekke doğrultusunda yerleştirilmiştir. Sadece İslami müzikler çalınmaktadır Helal lojistik, gıda ve gıda olmayan bütün ürünlerin tüketiciye ulaşana dek İslami usullerle temiz şekilde paketlenmesinden, stoklanmasına ve güvenli şekilde taşınmasını içeren bir süreçtir.

Alternatif turizme yaptığı yatırımlarla dikkati çeken  işadamı Rauf Memedov “Turizm bizim severek üstlendiğimiz  iş kolumuz, muhafazakar  tatilin yaygınlaşması Türkiye’yi uzak ülkelerden gelenleri misafir edecek olmaktan onur duyduğunu  ve tesisin yakın olan Alara Çay’ına  dikkat çekerek tarih kokan tesiste tatil yapacak olmak ayrıcalıktır” dedi. Memedov, 2017 sezonunda turizme yatırım yapmayı ve hareketlendirerek devamlılığı sağlamak için Alanya’da yeni açacakları mutaassıp oteli Tac’ün Nisa Delta’yı Türkiye de en ucuz, en uygun ama en kaliteli hizmet veren alternatif turizmin Alanya’da ki Alara Çayı’na yakınlığıyla tarih ve doğa ile iç içe  sahil , havuzları , otel kullanım alanlarıyla muhafazakar tatil anlayışının yeni otel adresi olacaklarını ve bu alanda farklı konseptlerle yeni otel yatırımları yapacaklarını ifade etti.

Dünden bugüne dünya genelinde bu anlayışın gelişim sürecini değerlendirdi; 90’lı yılların sonlarında Batı Dünyası’nda İngiliz kibarlığının bir ürünü olarak “Muslim Friendly” kavramıyla ortaya çıkmaya başlamıştır.

Yahudilere göre geliştirilen “Koşer” standartlarının benzeri Dünya üzerindeki en kalabalık ikinci fraksiyon olan Müslümanlara için neden olmasında yola çıkılarak geliştirilen “Muslim Friendly” pazarı adım adım tahmin dilemeyen bir ticaret hacmine ulaşmıştır.   

Bunun altında dünya geneline yayılmış olan batılı otel zincirlerinin yeni ihtiyaçlara dayalı yeni bir ürün ve Pazar yaratma stratejileri yatmaktadır. Gelir seviyelerinin yükselmesiyle birlikte hayat standartlarını da yükseltmeye başlayan Ortadoğu ülkeleri ve Malezya, Endonezya gibi doğu Asya ülkelerinin kendilerini onure edilmiş hissetmelerini sağlayarak gittikçe artan harcama güçlerinden faydalanma arzusu sonucunda “Muslim Friendly” ürün ve hizmet yelpazesi adım adım gelişmeye başlamıştır. İlk etapta otellerin büfelerinde içerisinde domuz eti olmayan yemeklerin tanımlanması ve bunun zamanla yine büfelerde ayrı köşelere dönüşmesinin ciddi oranda tercih sebebi olmasının ardından yavaş yavaş otellerin diğer alanlarına da yayılmaya başlamış ve zamanla tamamen “İslami” olarak tanımlanabilecek otel konseptlerinin ortaya çıkmasına kadar gitmiştir. 2000‘li yılların sonlarına gelindiğinde “Muslim Friendly” Dünya genelinde artık apayrı bir pazara dönüşmüş olarak milyarlarca dolarlık bir hacme ulaşmıştır.

Otellerini bu konsepte dönüştüremeyen oteller bile bu pazardan pay alabilmek için en azından şartların bir kısmını yerine getirdiklerini ifade eden “Salam” kategorileri geliştirmişlerdir. Sundukları hizmet ve imkanlara göre Salam Gold-Silver ve bronz kategorileri ortaya çıkmıştır.