Gazze’ye saldýrýlarýn Filistin halký üzerinde ne yaman etkilere yol açtýðýný biliyoruz. Gazze’den de Ýsrail’in içlerine füzeler atýlýyor; acaba Ýsrailliler ne yapýyor?
Milliyet yazarý Güneri Cývaoðlu bunu merak edip yazmýþ, teyidini de saldýrýlar sýrasýnda Ýsrail’de bulunan ‘Türkiye’deki Musevi cemaatinin saygýn isimlerinden biri’ olduðunu belirttiði bir tanýktan almýþ. Okuyalým: “Gazze’den Hamas füzeleri fýrlatýldýðýnda radarlar bunu ânýnda algýlýyormuþ. Alarm çalmaya baþlýyormuþ. Sýðýnaklara koþuyorlarmýþ. 'Tehlikenin geçtiði’ anonsundan sonra hayat yeniden günlük akýþýnda devam ediyormuþ. (..) Füzeleri havada avlayan ve infilak ettiren ‘Arrow’ adlý Ýsrail yapýmý füzesavar sistemi iyi çalýþýyormuþ. 300 dolaylarýnda füze atýlmýþ. Arrow’lar bunlarýn -neredeyse- tamamýný yakalamýþ. Etkisiz hale getirmiþ.”
“Ya Ýsrail topraklarýna düþen ve üç kiþiyi öldüren, yaralanmalara neden olan füzeler?” sorusuna verilen cevabý þöyle özetliyor Milliyet yazarý: “Bu durum sürecin baþlarýnda yaþanmýþ. Bazý teknik ince ayarlar yapýldýktan sonra artýk ‘Arrow kalkaný’ etkinlikle koruyuculuk iþlemini sürdürüyormuþ.”
Önemli bir tanýklýk bu.
Tanýklýðýn önemi, Ýsrail’in ‘2012 Gazze saldýrýlarý’nýn sebepleri arasýna muhtemelen en az diðerleri kadar etkili bir yenisini katmasý sebebiyle...
Netanyahu-Liebermanikilisinin görünen amaçlarý þunlar: 22 Ocak 2013’te yapýlacak seçimde ellerini güçlendirecek bir sonuç almak... Ýkinci kez seçilmiþ ABD baþkaný Barack Obama’yý oldu-bittiye sürükleyip desteðini saðlamak... Siyasi hayatta taþlarýn henüz yerine oturmamasýndan yararlanarak, Mýsýrlýlara ve tabii Filistinlilere de “Görüyorsunuz, Mübarek gitse, Mursi gelse de bir þey deðiþmiyor” umutsuzluk hissini vermek... Hamas’ý sertleþmeye sevk ederek kýsa süre sonra Filistin’de yapýlacak seçimlerietkilemek...
Bir taþla çok kuþ vurmanýn ustasý Ýsrailli politikacýlar...
Çoðu ABD’den ulaþan maddi kaynaklarla imal edilmiþ ‘Arrow’ füzesavar sistemi denemesinin baþarýlý geçmesi, isterse, Ýsrail’in baþka ülkelere karþý da maceralara girebileceði anlamýna geliyor... Lübnan ise Lübnan, Ýran ise Ýran...
Testin baþarýyla geçmiþ olduðunun duyurulmasý bile ‘füze savaþý’nýn artýk anlamsýz kaldýðýnýn muhataplarca anlaþýlmasý demek... Bu hissi vermek, ‘iki devletli çözüm’ arayýþlarýnda ve baþka uluslararasý ihtilâflarda Ýsrail’e müzakere üstünlüðü kazandýrabilir...
Kuþlar çoðaldýkça çoðalýyor...
Ancak ne kadar çok ve çeþitli sonuçlar elde etmiþ olursa olsun, Ýsrail’in ‘güvenlik’ ihtiyacý bütünüyle ortadan kalkmýyor. Ýsrail halký füzelerden yana kendini rahat hissetmeye baþlasa da bir baþka tehditle karþýlaþacaðýnýn farkýnda. Diþinden týrnaðýna silâhlanmýþ bir ülkede yaþamak ve bunun bedelini çoðu kez demokrasiden fedakârlýk ederek ödemek de cabasý...
Daha önemli yeni geliþme ise þu: Ýslâm Dünyasý’nda ve demokratik ülkelerde halklarýn zorlamasýyla yönetimlerin eskisi kadar sessiz kalamadýðý görüldü son saldýrýlar sýrasýnda; Washington ilkesiz davranmýþ görünse bile, bu görüntü sonsuza kadar sürdürülebilir deðil; saldýrýlar sürsün, Obama’ya dört yýl daha hediye eden kitleler de seslerini yükseltecektir. ‘Arrow testi’ sonrasýnda, Ýsrail halký, “Artýk anlaþalým” demeye baþlarsa ne olacak?
Türkiye ile Mýsýr bu ihtilâfta sýrt sýrta verdi; dayanýþmaya katýlan ülke sayýsý arttýkça Netahyahu-Lieberman çizgisi çaresiz kalacaktýr.