Takvimlerin 6 Aðustos 2018’i gösterdiði gün bu sütunda yer alan yazýda (1) “Amerika’yý püskürtmek Golan’dan geçer” dediðimde kös dinleyenler, devamýný yaþadý: Yazýdan çok deðil, 7 ay sonra, Amerikan Baþkaný Trump, babasýnýn malýymýþ gibi kalktý, Golan Tepeleri’ni Ýsrail egemenliðine verdi!.
Erdoðan’ýn BM Genel Kurulu kürsüsünden o haritayý gösterip, “Ýsrail devletinin sýnýrlarý neresidir” diye sormasýnýn ana muhatabý, Ýsrail’i yönetenler mi, geçiniz, soru adrese teslimdir ve Washington, Moskova, Londra, Paris, Berlin’de yerine ulaþmýþtýr.
Batý Asya-Kuzey Afrika coðrafyasýnda mevcut tüm devletlerin meþru sýnýrlarýný tartýþmaya açacak, bitmek bilmeyen savaþlar ile merkezi otoriteleri yok edecek, ama Ýsrail’in sýnýrýný ucu açýk býrakacaksýn…
Türkiye bunu kabul etmez.
Mükemmel bir konuþmaydý, ama Erdoðan’ýn, emperyalist-siyonist saldýrýya “Kuvva sýnýrý” çizmesi o konuþmanýn tarihe bakan yüzüdür.
Türkiye biliyor.
Filistin sonrasý sýra Ürdün’dedir. Devamý, PKK eliyle kurulacak “2’nci Ýsrail” ile birlikte Dicle-Fýrat havzasýndadýr, hedefte Anadolu coðrafyasý vardýr.
Erdoðan’ýn sorusunu tersten okuyun: Nerede duracaksýnýz?
Durmayacaklar.
O zaman bu coðrafyayý tüm kültür ve kutsallarýyla asýrlar boyu adam gibi yönetmiþ bir millet olarak, tarihten gelen sorumlulukla biz durduracaðýz.
Çünkü Arap coðrafyasý yýkýldý, mevcut yönetimleri de Siyonist iþbirlikçisi oldu.
Zamanýn, üzerinde güneþ batmayan güçlü imparatorluðu Büyük Britanya’nýn Arap topraklarý üzerinde Yahudi vataný kurmayý öngören Belfour Deklarasyonu (1919) ile baþlayan, Milletler Cemiyeti’nin ayný Büyük Britanya’ya “Yahudi anavataný kurma þartýyla” Filistin’de manda yönetimi kurma hakký vermesiyle (1922) devam eden bir sürecin yeni aþamalarýný yaþýyoruz.
Tablo bellidir: Filistin yok oldu. Milyonlarca Müslüman, Ýsrail için öldürüldü ve öldürülmeye devam ediyor.
Katliamýn arkasýnda Avrupa’nýn tüm sömürgeci güçleri, Amerika ve Rusya vardýr.
Ýsrail için tüm dünyayý karþýsýna alanTrump ile, “Ýsrail’i Rusça konuþan ülkeler arasýnda görüyoruz” diyen Putin arasýnda “grinin tonlarý” seviyesinde farklýlýk vardýr. Siyonist lobi, Washington kadar Moskova’da da güçlüdür.
100 yýldýr “kurgulanan” bir tarihle karþýlaþtýk, milli bekamýz için bu tarihi bir yerde kýrmak zorundayýz.
Çünkü, Sovyetler Birliði’nin yýkýldýðý 1991’ten bu yana yaþanýlanlar bize bir gerçeði gösterdi: Emperyalizmin ana hedefi, Türkiye’dir.
Hesaplar Türkiye’nin kontrol edilmesi, bu saðlanamazsa, tahrip edilmesi üzerine yapýlmýþtýr.
Alman Meclisi’nin Türk-Alman Parlamento Dostluk Grubu’na, PKK yanlýsý milletvekili Sevim Daðdelen’i eþbaþkan yaptýðý bir dönem bu. Amerika’nýn Pensilvanya’daki elebaþýný koruduðu, örgütüne moral aþýladýðý, güçlendirmeye çalýþtýðý bir süreç. Ayný Amerika’nýn PKK’ya binlerce TIR silah yýðdýðý, onlarýn temsilcileriyle FETÖ’cü kaçak sözde gazetecilerin Berlin’de masalara oturup, ihanet rotalarý çizdikleri bir süreç…
Bir ülkenin muhalefeti, IMF ile otel odalarýnda cürm-ü meþhut yaþýyorsa daha ne denilebilir?..
Bu topraklar çok ihanet gördü, Kuvvayý Milliye bu konuda çeliklenmiþtir, milletin sarsýlmaz bilge gücü tüm hain planlarý yýrtýp atacak güçtedir…
Emperyalist-siyonist mahfellerle uzlaþma, hiçbir zeminde söz konusu deðildir.
Türk milletinin cevabý, Akçakale-Suruç’a inmiþ Mehmetçik’tir, vatan evlatlarýnýn harekatý, 100 yýllýk saldýrýya yeni bir yumruk olacaktýr.
26 Aðustos 1922’de Kocatepe’den kopup, 9 Eylül’de Ýzmir’e giren o Kuvvayý Milliye süvarileri kimlerse, Cerablus, El-Bab, Afrin’den sonra þimdi de Tel Abyad-Ayn El Arab hattýndan Rakka, Deyr el Zor’a ulaþacak bugünün Mehmetçik’i de odur.
Allah yar ve yardýmcýmýz olsun.
(1) https://www.star.com.tr/yazar/amerikayi-puskurtmek-golandan-gecer-yazi-1372181/