İsrail yola gelecek gelmesine de...

Türkiye-İsrail normalleşme sürecinde perde arkasında önemli gelişmeler yaşanıyor. Türkiye’nin Mavi Marmara ve Gazze nedeniyle askıya aldığı ilişkilerin yeniden eski rayına oturtulması için hayli mesafe kat edildi.

Türkiye’nin şartları ve bu şartlarda varılan nokta şöyle:

1-Türkiye, İsrail’in özür dilemesini istedi. İsrail özür diledi.

2-Tazminat şartı getirdi. Müzakerelerin ardından İsrail toplam 20 milyon doların üzerinde bir tazminat ödeme noktasına geldi. Sözkonusu tazminat için İsrail ilk olarak 3 milyon doları telaffuz etmişti. (29 Nisan tarihli Yediot Ahronot gazetesinde Mavi Marmara konusunda 120 milyon dolar telaffuz edildi. Haberde imzası olan isim Attila Somfalvi. Yazarın dili sürçmemişse önemli bir bilgi ama başka yerde bu rakam telaffuz edilmedi.)

3- Gazze’ye ambargonun kaldırılması istendi... İsrail, fiili olarak bir süredir Gazze’ye Türk mallarının girişine sıcak bakıyor. Ambargo kısmi olarak kalkmış olacak.

Ardından da öncelikli olarak Gazze’ye yardım konusunu koordine etmek üzere bir büyükelçi Tel Aviv’e gidecek.

Peki bu denli somutlaşmış olan bir anlaşma neden halen gerçekleşemedi?

Bu dosyayı yakından izleyen diplomatlar, bu yavaşlamada sorumluluğun İsrail’e ait olduğuna dikkat çekiyorlar. Aynı yetkililere göre, İsrail Türkiye ile normalleşme konusunda “kamu diplomasisi” yürütüyor, yani iç kamuoyuna pazarlama faaliyeti yürütüyor ancak somut adımlarda beklenen hızı göstermiyor.

Washington, Türkiye-İsrail normalleşme sürecinin mimarı. Geçtiğimiz hafta içinde ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü bu süreci yakından takip ettiklerini açıklamıştı. Türk diplomatlar, ABD ile Türkiye arasındaki diplomatik temaslarda Ankara’nın İsrail’in söz konusu yavaşlığını ABD’li muhataplarnın dikkatine sunduğunu ifade ediyorlar.

Başbakan Erdoğan Gazze’ye gidecek

Öte yandan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gazze’ye bir ziyaret gerçekleştirmesi bekleniyor. Uzun zamandır üzerinde çalışılan bu ziyaretin takvimi henüz kesinleşmedi. Dış politika gündeminin neredeyse kalbine Ortadoğu halklarının acılarına yönelik reçete arayışlarını koyan bir liderin Gazze ziyaretinin de bu tablodaki önemi dikkatle not edilmeli.