İsrail'in yalanlarıyla mücadele

Terör devleti İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği soykırıma dair ABD ve Avrupa medyasında sansür ağır şekilde devam ediyor; bölgeyle alâkalı verilen haberler ise İsrail yanlısı haberler.

Sosyal medya platformlarında da İsrail'i terörünü eleştiren hesaplar kapatılıyor. Terör devleti İsrail'e direnen Hamas hakkındaki paylaşımlar da kaldırılıyor.

Sürekli terör devleti İsrail'in yalanlarını yayan malum medyaya rağmen ABD ve Avrupa'da halkın İsrail'in soykırımına karşı tepkileri artarak devam ediyor.

30 Ekim'de Ankara'da mühim bir panel gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen panelin adı: "The Lies of Israel (İsrail'in Yalanları) Lansmanı ve Paneli"

İsrail, terörü devletleştiren bir işgal unsuru. Arz-ı Mev'ud hayaliyle terörü tüm bölgeye yaymaya çalışıyor. İletişim Başkanlığı'nın düzenlediği mezkûr panel de İsrail terör dalgasını masaya yatırmaktı.

Panelin açılışında konuşan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un Yahudi tarihçi İlan Pappe'den yaptığı şu iktibas yaşanan her şeyin özetiydi: "Şiddetin kaynağı ne İran politikası ne Hamas'ın eylemleridir. Şiddetin kaynağı İsrail'dir, bunların hepsi tepkidir. Şiddetin kaynağı, Filistin ülkesinin Siyonizm tarafından zorla ele geçirilmesidir. Filistin'in mülksüzleştirilmesidir, mülksüzleştirilmenin devam etmesidir."

Yahudi tarihçi İlan Pappe İsrail sorununun köküne işaret etmiş. Şiddetin tek kaynağı İsrail!

İletişim Başkanı Fahrettin Altun konuşmasında atıf yaptığı bir diğer isim de Profesör Maura Finkelstein'dı. ABD'de Siyonizm karşıtı bir Yahudi olan ve İsrail eleştirileri sebebiyle üniversitedeki görevine son verilen Profesör Maura Finkelstein terör devleti İsrail'i şu sözlerle tanımlıyor: "İsrail'in sadece tüm Filistin'i sömürgeleştirmek istemediğini aynı zamanda Lübnan'a, Suriye'ye ve Sina'ya girmek istediğini ve bu niyetini her zaman açıkça belirten soykırımcı, yerleşimci bir sömürge devleti."

Türkiye'nin İsrail terörüne ilk günden beri karşı durduğunu ve uluslararası toplantılarda dile getirdiğini vurgulayan Altun, çoğunluğumuzun pek de farkında olmadığı bir mücadeleye dair de rakamlar verdi. Terör devleti İsrail'in yalan, dezenformasyon ve kurgu ürünü içeriklerle uluslararası kamuoyunun desteğini alma çabasına mukabil İletişim Başkanlığı'nın mücadelesini anlattı: "Başkanlığımız bünyesinde yaptığımız çalışmalarla 250'yi aşkın İsrail dezenformasyonunu tespit ettik, 6 dilde uluslararası kamuoyunun dikkatine getirdik. Biz yalanın değil hakikatin hükümferma olmasını en önemli vazifemiz addediyoruz. Bu idrakle hakikatleri İsrail'in ve destekçilerinin yüzlerine vurmaya, Filistin hakikatinin sesi olmaya ve bu sesi dünyaya duyurmaya devam edeceğiz."

"Doğru ayakkabısını giyene kadar yalan dünyayı dolaşırmış" sözü sanki bugünler için söylenmiş. İnternet çağında yalanın hızı ve müşterisi daha da arttı. Bu hengamede İletişim Başkanlığı doğruyu dile getirmek gibi zorlu bir işe girdi. "Terör devleti İsrail ve onun destekçisi uluslararası güçlerin yalanlarına karşı ne yapabiliriz" diye düşünenler İletişim Başkanlığı'nın doğru haberlerini paylaşmakla mücadeleye başlayabilirler. Savaş psikolojik bir mücadeledir ve sağlam bir psikoloji doğru haberden beslenerek kazanılır.