31’incisi düzenlenen Ýstanbul Film Festivali’nde deðiþik bölümlerde ve deðiþik janrlarda birçok film seyirci karþýsýna çýkýyor. Uluslararasý Yarýþma bölümünde, bir Uruguay-Meksika-Fransa ortak yapýmý olan Rodrigo Pla’nýn Berlin Forum’da Kiliseler Birliði ödülünü kazanmýþ olan La Demora’sý (Gecikme), küçük çocuklarý ve bakýma muhtaç babasýyla zorlukla ilgilenen bir kadýnýn hayatýndan kesitleri iþliyor. Yýllara Meydan Okuyanlar bölümünde Rus sinemasýnýn en büyük isimlerinden Alexander Sokurov’un Venedik Altýn Arslan ödüllü Faust’u, ruhun nefs yaný üzerine týrmalayýcý bir varoluþun izini sürüyor. Dünya Festivallerinden kýsmýnda, Ann Hui’nin Hong Kong-Çin ortak yapýmý Tao Jie’si (Sade Bir Hayat), gerçek bir olaydan hareketle, bir gencin kendine ve ailesine bakýcýlýk yapan ama artýk yaþlanan bir kadýna insani baðýný perdeye getiriyor. Japonya’dan Hirokazu Kore-Eda, Kiseki’de (Bir Dilek Tuttum), parçalanmýþ bir ailedeki iki küçük kardeþin ailenin tekrar birleþmesi için gösterdikleri çaba aktarýlýyor. Brilliante Mendoza’nýn Filipinler-Fransa ortakyapýmý Captive’ý (Tutsak), Filipinler’de bir STK’da çalýþan bir gönüllü ve bir grup turistin Moro gerillalarýnca kaçýrýlýp baþlarýna gelenleri anlatýyor. Rus sinemasýndan Roma’da En Ýyi Yabancý Film seçilen Slava Ross’un Sibirya Monamur’u, Sibirya ýssýzýnda bir köyde yaþamakta olan dedeyle torununun iki eþkiyayla olan mücadelesi dile getiriliyor.
Genç Ustalar kýsmýnda, Fransa’dan Zoé Chantre Tiens Moi Droite’da (Beni Dik Tut), aðýr fiziki güçlük içindeki yönetmenin resimle ruh akrabalarý arasýndaki baðý çiziyor. Murteza Ferþbaf’ýn Ýran yapýmý Sug’u (Yas), evli bir çiftin bir akþam yolculuðunda yaþadýklarý ilgi çekici anlarý ortaya koyuyor. Julia Murat’ýn Ebu Dabi En Ýyi Film ödüllü Brezilya-Arjantin-Fransa ortak yapýmý Historias Que So Existem Quando Lembradas’ý (Hatýrlanýnca Var Olan Hikayeler), Brezilya’da bir köyde yaþayan ihtiyarlarýn köye gelen bir fotoðrafçýyla olan tanýþmalarýnda ortak noktalarý gözlemliyor. Romanya sinemasýndan Adrian Sitaru’nun Locarno En Ýyi Yönetmen ödüllü Din Dragoste Cu Cele Mai Bune Intentii’si (Ýyi Niyetler), yönetmenin kendi yaþadýklarýndan, hastaneye yatan annesinin bakýmýndan kendisinin hastalanma sürecini yansýtýyor.
NTV Belgesel Kuþaðý’nda, Fransa’dan Yasmina Adi, Burada Cezayirlileri Boðduk: 17 Ekim 1961’de, Fransýz devletinin Cezayir olaylarýna karþý ortaya koyduðu þiddeti gözler önüne seriyor. Fransýz Claude Nuridsany ve Marie Pérennou’nun La Clé Des Champs’ýnda (Büyülü Krallýk), bir gölde ve etrafýnda yeralan canlýlarýn þaþýrtýcý hayatlarý beyazperdeye geliyor. Aile Ýçinde bölümünde, Finlanda’dan Mika Kaurismaki Veljekset’de (Erkek Kardeþler), babalarýnýn doðumgünü vesilesiyle biraraya gelen kardeþlerin doðaçlama olarak paylaþtýklarýný görselleþtiriyor.
Devrimin Filmini Çekmek kýsmý, Mýsýr, Tunus, Cezayir, Ortadoðu, Ukrayna ve Ýran’daki halk hareketlerini masaya yatýrýyor. Özel Gösterimler’de, Mark Cousins’ýn The Story of Film: An Odyssey’i (Sinemanýn Hikayesi: Uzun ve Maceralý Yolculuk), onbeþ saat gibi uzun bir süreyle dünya sinemasýnýn tarihini aksettiriyor.