15 Temmuz 2016: Darbe değil demokrasi devrimi

Türkiye 2013’ten bu yana ağır çekim bir darbe döneminin içindeydi. Bu köşede defalarca okudunuz bunu. 2002’den bu yana gerçekleştirilen sessiz devrim, 2013’ten itibaren Türkiye, dış güçler ve içerideki işbirlikçiler eliyle ağır çekim bir darbe döngüsüne sokulmaya çalışıldı. Bu millet üç yıldır varıyla yoğuyla Gezi kalkışmasına, 17-25 Aralık FETÖ darbe girişimine, PKK terörüne karşı birlik içinde ve büyük bir sabırla karşı koydu.

Milleti bölüp parçalamak, demokrasiye, siyasete güveni azaltmak ve Türkiye’yi müdahaleye açık hale getirmek isteyen sözde müttefikimiz olan ülkeler FETÖ’yü ve PKK-PYD’yi Türkiye’nin üzerine saldılar.

Darbenin her türlüsünü denediler anlayacağınız. 28 Şubat post modern darbesini, e-muhtırayı, yargı emniyet darbesini, sokak hareketlerini, terör örgütünü üzerimize salmayı. Hiçbirini başaramadılar. Ve sonunda tıpkı uçurumdan atladığının farkında olmayan Haşhasiler gibi 12 Eylül benzeri bir darbeye yeltendiler.

Ordu içinde cuntalaşmış FETÖ bu kalkışma ile kendi sonunu daha da hızlandırmış ve Allah’ın izniyle idam fermanını imzalamıştır.

Millet darbeyi bastırdı

İstanbul, Ankara, Gaziantep, Antalya, Rize, Malatya, Sakarya, Diyarbakır, Edirne, Urfa, Erzurum... 81 il, 78 milyon geceyi ayakta geçirdi.

Çok şükür ki darbeler karşısında şapkasını alıp gidecek siyasetçiler devri de geçti. Millet verdiği oyun hakkını veren siyasetçiler tarafından yönetiliyor.

Cumhurbaşkanı recep Tayyip Erdoğan Başkumandan olarak, darbe yapabileceğini zannedenlerle alay edercesine milletine seslendi. Bu çapulcuların en ağır şekilde cezalandırılacağının müjdesini verdi.

TRT’den korsan bildiri okutarak eski günlerdeki gibi darbe yapabileceğini zannedenler, o Haşhaşi takımını buna ikna edenler, milletin eriştiği özgüvenin ve demokrasi bilincinin farkında olmayan zavallılardır.

Terör örgütü PKK’nın yuvalandığı yerlere bile havadan ateş açmayan, tek bir sivil kayıp olmasın diye canını vermekten çekinmeyen hukuk içinde terörle mücadele yürüten Türkiye’nin onurlu güvenlik güçleridir bu milletin ve devletin güvenliğinin emanet ettiğimiz kişiler.

Elinde Türk bayraklarıyla ülkesine ve demokrasisine sahip çıkan, Pensilvanya’nın Türkiye düşmanlarının paralı askerliğini yapanlar değil.

Millet sokakta. Sisi’ye özenler, buranın Mısır olmadığını çok acı bir şekilde anlayacaklar.

15 Temmuz Türkiye’nin demokrasi bayramı olacak. Darbeler devrini halk bu kez bir daha tekrarlanamaz şekilde gömmüştür.

FETÖ’nün ordudaki Haşhaşileri de en ağır şekilde cezasını bulacak.

15 Temmuz akşamı saat 10’da Boğaziçi Köprüsü’nün kapatılmasıyla başlayan çapulcu-Haşhaşi kalkışmasını millet elinin tersiyle itmiş ve Türkiye, 16 Temmuz sabanına demokrasisi sınıf atlamış olarak uyanmıştır.

Bütün dünyanın gözü önünde bir darbe girişimi milletin iradesi ve kararlılığıyla bastırılmıştır.

Milletimize geçiş olsun.