İstifalardan gerçekleşmeyeni

Malum siyasi istifaların, görevden almaların beni üzdüğünü itiraf edeyim.

Sanıklara yöneltilen suçlamaların teknik detaylarını bilemem, hukuk nihai kararını verecektir.

Ama, meseleyi bir de dış basından izlediğinizde üzülmemek mümkün değil, Türkiye 2003-2010 kazanımlarından muhtemelen önemli bir bölümünü kaybedecek.

Ancak, duyduğum istifa haberlerinden birine de çok üzüldüğümü iddia edemem doğrusu.

Ama, kısmet böyle imiş, sevindiğim yegane istifa haberi de doğru çıkmadı.

Birinci elden yani Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Yıldırım Demirören tarafından yalanlandı.

Halbuki diğer istifa haberlerine oranla bu haber, itiraf edeyim, kulağa daha hoş geliyordu.

Bu konuda da ünlü Zaytung sitesi bu istifa haberi üzerine bombayı patlatmış idi.

Zaytung, sosyal medyaya düşen istifa haberi sonrası şöyle bir başlık atmış idi: Yıldırım Demirören’in istifası halinde, göreve gelebileceği kurum ve kuruluşlarda gergin bekleyiş sürüyor...

Zaytung’un bu şahane mizah anlayışına katılmamak doğrusu pek mümkün değil.

Sayın Yıldırım Demirören TFF’de göreve başladığı günden bu yana Türkiye futbolu rahat yüzü görmüyor.

Bu dönemde karşılaşılan tüm meselelerde en küçük bir ilerleme yaşanmadı.

Sadece bekleniyor.

TFF yönetimi, Yıldırım Demirören kestanaleri ateşten almayı göze alamıyor.

Her konuda UEFA’nın kararı bekleniyor ve bu kararlara ancak pasif olarak uyuluyor.

“UEFA” bir karar verirse biz de mecburen uyarız demek çok kötü bir yöneticilik üslubu.

Oysa, bir dizi konuda Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dar belli.

Bu kararları bağımsız ya da özerk TFF’nin UEFA’ya gerek kalmadan alabilmesi hepimiz için çok daha iyi olabilirdi.

“Korkunun ecele faydası yoktur” diye bir deyişimiz var, sanki tam da bugünün TFF’si için söylenmiş.

UEFA Fenerbahçe’nin 2011 şampiyonluk kupasını geri alır ya da başka bir ceza vermeye kalkarsa TFF bu duruma ne diyecek?

Mevcut TFF yönetimi doğru bir ilke, doğru bir anlayış olan federasyonların bağımsızlığı, özerkliği ilkesine ciddi bir gölge düşürmektedir.

İstifa haberine sevinmiş idim ama şimdilik doğru çıkmadı. Tek avuntum Türkçemizdeki “ateş olmayan yerden duman çıkmaz” deyişidir.