Ýstihbaratýn önemi

Genel olarak ülkenin güvenliðinin asker tarafýndan saðlandýðýna inanýlýr. Askerler güvenlikte en önemli rolü üstlenseler bile yeterli sayýlmazlar. Bir insan nasýl çeþitli organlardan oluþuyorsa ve hayatý tehlikeye sokan organ hastalýklarýna rastlanýyorsa, gereken tedbirler alýnmamýþsa tam bir saðlýk kazanýlamaz. Ýstihbarat servisleri ülke güvenliðinin en önemli yapýlardan biridir. Bazý ülkeler askerin görevi dýþýndaki her þeyi istihbaratýn görevine sýðdýrýrlar. Mesela günümüzde mücadele ekonomik araçlarla yapýlýyor ve birçok ülke bunun teþhisini ve alýnmasý gereken tedbirlerin hazýrlamasýný  istihbarattan istiyorlar. Burada istihbarat alýnacak tedbirlerin aracý deðildir ancak ne yapýlmasý gerektiðine karar verilirken onun deðerlendirmeleri gözardý edilmez.

Bugüne kadar ülkemizde temel istihbaratýn yapýldýðý söylenemez. Yani hangi gücün hangi araçlarla ülkemize yön verdiðinin tespitine çalýþýlmaz sadece kiþisel eðilimlerden olumsuz sayýlanlarýn teþhisine uðraþýlýrdý. Mesela bugün ülkemizi yöneten güçlerle rekabet edecek derecede etkin olan cemaat izlenmemiþtir. Çünkü o dini bir eylem sayýlmýþ ve ülkenin yönetimini etkileyeceði düþünülmemiþtir. Bu durumu genelleþtirebiliriz ve istihbarat görevinde önemli bir eksiklik olduðunu söyleyebiliriz. Çünkü izlenen ve deðerlendirilen þey yabancýlarýn ülkemizdeki operasyonlarý deðil olumsuz sayýlan kiþilerin izlenmesidir. Bu nedenle istihbarat yabancýlarýn faaliyetleri ve amaçlarý konusunda isabetli deðildir. Bunun birinci sebebi analizin büyükten küçüðe doðru yönlendirilmemesidir. Ayrýca dýþ müdahalelerin iyi izlenmemesi ve yabancýlarýn ülkemizdeki faaliyetlerinin bilinmemesidir. Mesela dýþ güçler medyada çok etkindir ama onlarýn yönlendirdiði medyanýn yazýlarý ve haberleri  sadece halk deðil devlet de bunlarý önemli sayar ve olaylarý onlara göre deðerlendirir.

***

Bir görevin tam yapýlmadýðý düþünülüp tedbir alýnmasý istenebilir. Ancak kurum bilinçli bir biçimde görevini yanlýþ yapýyorsa ne yapýlmalýdýr?  Geçmiþten bir misal vererek ne demek istediðime açýklýk getirebilirim. Bir gün Özal’a davet edildim ve Kürt sorunu konusundaki görüþlerimi anlattým. Ancak bulunduðumuz salondaki radyoyu rahmetli Özal yüksek sesle açmýþtý yani konuþurken ciddi olarak müzik duyuluyordu. Bunun konuþmalarýn teybe alýnmasýný engellemek için yapýldýðýný anladým ve bu konuda görüþ bildirmedim. Bir ülkede Cumhurbaþkaný bile devlet tarafýndan dinlendiði þüphesi taþýyorsa ve görüþlerinin sorulmasý yerine böyle bir yol izleniyorsa sorun büyük demektir. Dinlemenin yabancý bir servis tarafýndan yapýldýðýný düþünseydi bunun devletin organlarý tarafýndan önlenmesini ister ve radyo çalmazdý. Kamuoyunda istihbarat önemli bir devlet görevi sayýlmýyor ve kendisinin izleneceðinden endiþe ediyordu.

Buradan þu sonuca varýlabilirdi. Eðer istihbarat ülke vatandaþlarýna yönelik olarak yapýlýyorsa güvenle deðil endiþe ile karþýlanýr. Türkiye’de ciddi bir yabancý yapý vardý ve bu nedenle istediklerini yapabiliyorlardý. Mesela darbeler medyada desteklenmiþ ve yapýlmasý için ortam hazýrlanmýþtýr. Günümüzde istihbaratýn görevini yapan kadrolar tarafýndan yapýlmasýna çalýþýlmasý çok önemli bir adýmdýr. Baþarýlý olmasýný dilerim.