Ýran’daki Hamaney rejimine baðlý Tabnak diye bir internet sitesi var. Bu rejimin aðzýndaki bakla, eteðindeki taþlar, gönlünde yatan aslan hakkýnda önemli ipuçlarý veren bir stratejik analiz sitesi.
Bu sitede yayýnlanan bir yoruma göre Ortadoðu’da “Þii Hilâli”nin ötesine geçildi; Ýran, Irak ve Arabistan üzerinde “Þii Dolunayý” gerçekleþiyor. Türkiye’nin de Yeni Osmanlý’yý hayata geçirmeye çalýþtýðýna dikkat çeken Tabnak, bunu engellemek için Beþþar Esed’e destek vermenin þart olduðunu yazýyor.
Ýran basýnýný yakýndan takip eden bir arkadaþýmýz anlattý; bu tür yorumlar, adý-saný çokça bilinen Ýran gazetelerinde de sýkça yer alýyormuþ. O yorumlarýn hülasasý: “Arap âlemiyle birleþme yoluna giren Türkiye’yi Irak-Suriye hattýnda durduruyoruz.”
AK Parti hükümetinin “Komþularla sýfýr sorun, azami iþbirliði, tam entegrasyon” siyaseti Arap âlemine mahsus deðil, Ýran’la bütünleþmeye de matuf. Mýsýr’daki Ýhvan-ý Müslimin’in, Tunus’taki Nahda’nýn “Ýslam Birliði” söylemi de Ýran’ý dýþlamayan bir söylem. Suriye Devrimi de bidayette Ýran yahut Þia’ya muhalif bir hareket deðildi; bilakis, devrimi baþlatan Suriyeliler, Ýran’ýn kontrolündeki Lübnanlý Þii savaþçýlarý Ýsrail’e karþý aþk ve þevk ile destekleyen Suriyelilerin ta kendileridir. Gelin görün ki, Hamaney rejimi, Erdoðan liderliðindeki Türkiye’nin ve Arap devrimleriyle gelen Ýslamcý idarelerin bölgesel bütünleþme vizyonlarýný kendine karþý bir tehdit olarak gördü ve görüyor. ABD ile uzlaþma yolunda yaptýðý jestlerin yarýsýný Suriye Devrimi’ne yapsaydý bugün mezhep savaþlarýný deðil mezheplerin hak yolundaki beraberliðini konuþacaktýk; fakat Hamaney rejimi, Suriye Devrimi’ne de en baþýndan beri kayýtsýz þartsýz karþý çýkýyor, akýl almaz bir düþmanlýk besliyor.
Bütün bunlardan çýkan sonuç þu: Hamaney rejimi ve Hasan Nasrallah liderliðindeki Hizbulesed’in Suriye’de savunduklarýný iddia ettikleri “direniþ hattý”, Siyonist Ýþgale Direniþ Hattý deðil, Ýttihad-ý Ýslam’a Direniþ Hattý’dýr.
Ne adýna direniþ? Þiilik adýna direniþ. Hatta o bile deðil; Þiiliði kullanarak Pers Ýmparatorluðu’nu ihya adýna direniþ.
Bizim liderlerimiz kapý kapý dolaþarak Sünni-Þii çatýþmalarýný engellemeye veya durdurmaya, mezhep gruplarýnýn birlikteliðini korumaya veya temin etmeye çalýþýrlar (daha iki gün evvel Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu’nun Necef’te yaptýðý gibi); onlar ise Suriye’deki kirli savaþlarýyla ve Moskova-Pekin-Washington hattýndaki giriþimleriyle Sünni kardeþlerine karþý mevzi kazanmaya çalýþýrlar. Sonra da, hiç utanmadan, Erdoðan ve hükümetinin mezhep savaþýný kýþkýrttýðýný iddia ederler ve içimizdeki malum zevat da onlarýn bu þizofrenik tezviratýný papaðan gibi tekrar edip durur.
***
Ýran Devrim Muhafýzlarý ve Lübnan Hüzbulesed birlikleri, Beþþar Esed’in zulüm ordusu ile beraber, devrimcilerin kontrolündeki Halep’i kuþatýyorlar.
Halep’te faaliyet gösteren belli baþlý devrim tugaylarý (Ahraruþþam ve Liva et-Tevhid gibi) bu konuda þöyle bir beyanname yayýnladýlar:
“Esed çetelerinin Ýran Devrim Muhafýzlarý, Hizbullah Militanlarý ve Ebu el Fadýl el Abbas tugayýnýn desteði ile Halep þehri ve kýrsalýný tekrar kuþatmak, halkýna eziyet etmek ve caydýrmak için düzenlediði yoðun saldýrýlara binaen, Halep þehri ve kýrsalýnda yaþayan halkýmýza Allahýn izni ile kendilerini ve canlarýný savunmak için tek saf halinde ayakta olduðumuzu müjdeler onlarýn yerine kurban olmaya ve kanlarý yerine kanlarýmýzý akýtmaya hazýr olduðumuzu beyan ederiz.
Bu beyannameyi imzalayan gruplar olarak þanlý Halep þehrinde genel ayaklanma ilan eder ve Halep’te bulunan bütün grup ve askeri oluþumlarýn bu acýmasýzca saldýrganlýlýða karþý ayaklanmasý için çaðrýda bulunuyoruz.
Bu çaðrýya icabet etmeyen herkese bunun hesabý sorulacak ve hakkýnda gerekli iþlemler yapýlýp silahlarý ellerinden alýnýp þer-i mahkemeye teslim edilecek.
Operasyon birimine katýlým bu beyannamenin ilanýndan 24 saat içinde sona erecektir.”
Sadece Suriye Devrimi’ne deðil genel olarak Arap devrimlerine, Türkiye’nin Ýslam dünyasý perspektifine, mezheplerin kardeþliðine, Ýttihad-ý Ýslam’a karþý yeni bir taarruz sözkonusu. O mücahitler orada bütün Ýslam dünyasýnýn selameti için savaþýyorlar. Onlarý bu savaþta gereðince desteklemiyorsak, tüh olsun, yuh olsun, yazýklar olsun bizlere.
***
NOT: Sancaktar dergisi olarak Yeni Akit gazetesine verdiðimiz “Olmasaydý da olurduk” ilanýna ‘Atatürkçü’/’Kemalist’ kesimden gelen tepkiler en adi küfürlerden ibaret. Bu seferki 10 Kasým ilanýnda “Fikirler ölmez” diyen holdinge soruyoruz; ne fikri be?
