Son zamanlarda sýkça gündeme geliyor; ittifaklar içinde partner deðiþiklikleri olabilir mi minvalinde sorular. Sorulara sebep, Ýyi Parti ve CHP’nin Millet Ýttifaký içindeki birlikteliðinde bir çatýrdama olduðu intibasý. ÝYÝ Parti’nin CHP-HDP yakýnlýðýndan rahatsýz olduðuna dair kanaat...
Kimi kulisler ve parti yöneticileri tarafýndan yapýlan açýklamalar kuþkularý besliyor. En çok da “yok öyle bir þey” algýsý oluþturmak adýna yapýlan ziyaretler ve açýklamalar, ateþ olmayan yerden duman çýkmaz dedirtiyor.
***
Partilerin ittifak kurmasý, seçime ittifak çatýsý altýnda girmesi yeni sistemin beraberinde getirdiði, gayet normal bir durum. Baþkanlýk ve Meclis seçimi ile ilgili hukuki alt yapýsý da hazýrlandý malum. 24 Haziran seçimlerinde HDP ve Vatan Partisi hariç diðer partiler seçime Millet Ýttifaký ve Cumhur Ýttifaký çatýsý altýnda girdi. Ve herkes bildi ki Millet Ýttifaký’nýn seçimden en büyük beklentisi HDP’yi Meclis’e sokmaktý. Bunu inkar etmediler zaten. 7 Haziran seçimlerinde olduðu CHP ve HDP’nin Avrupalý yeþil partilerinde siyaset yaptýðý sanan vekilleri gibi “Birlikte iyi salladýk, çak” diyerek gösteri yapan olmadý ama “Her evden 1 oy HDP’ye” taktiði, CHP’nin ilçe hatta sandýk bazlý seçim sonuçlarýyla gayet net anlaþýlýyordu.
***
Açýk konuþalým, CHP’nin asýl ortaðý Ýyi Parti deðil HDP’dir. Ýyi Parti’nin görevi ise bu gerçeði görünmez kýlmak olabilir. Fakat bu da mümkün olamamýþtýr, çünkü seçim sonuçlarýnýn çoþkusu ile Kandil’den teþekkür mesajlarý bile gelmiþtir.
Bu manzara neye yorulabilir, CHP-HDP ittifakýnýn bir taraftan da CHP-PKK ittifaký olduðu dýþýnda?
Ama ülkemizin demokrasisinin aðzý o kadar geniþ ki ne koysan alýyor. Acý ama durum maalesef biraz böyle.
***
Hal böyleyken Ýyi Parti Sözcüsü Yavuz Aðýralioðlu’nun Millet Ýttifaký’ný kastederek “Katolik nikahýyla baðlý deðiliz. HDP ile kurumsal bir iliþki söz konusu olursa bu bizim kýrmýzý çizgimizdir.” demesi tam da mevcut ittifakýn ruhunu yansýtýyor. Yani herkes her þeyi biliyor ama belgesi yok. Belgesi olmayýnca inkar edebiliyorsunuz. Ne lakasý var diyebiliyorsunuz, yeri geldi mi de “Kurumsal bir iliþki söz konusu olursa bu bizim kýrmýzý çizgimizdir” diyerek müttefikinize aslýnda ne kadar vazgeçilmez olduðunuzu hatýrlatabiliyorsunuz.
***
Ýþin aslý alttan alta her iki partiyi de bir endiþe almýþa benziyor zira ne zaman bir yerden bir çatlak ses çýksa ‘güzelim ittifak’ bir sýnama ile karþý karþýya kalsa el birliði ile tamir edilmeye çalýþýlýyor. “Kýrmýzý çizgi” ve “Katolik nikahý” muhabbetiyle eþ zamanlý olarak Ekrem Ýmamoðlu’nun Ýyi Parti Ýstanbul il ve ilçe baþkanlarýyla bir araya gelmesi de böyle bir tamir çabasý.
Ýttifakýn selameti ile ilgili endiþeler arttýkça, böyle daha çok “fotoðraf vermelik, makyaj tazelemelik” toplantý göreceðiz.
Ýþin içinde Ankara var, az þey deðil. Ýyi Parti bu alýþveriþten pek kazançlý çýkmýþ gibi durmayabilir ama Ankara’da durum biraz farklý. Mansur Yavaþ’ýn ekibinde çok sayýda Ýyi Partili olduðu ifade ediliyor. CHP’nin Ýstanbul’u HDP ile, Ankara’yý Ýyi Parti ile aldýðý sýr deðil. Hatta Mansur Yavaþ en baþta CHP’nin adayý olmayý kabul etmemiþ, isminin partiler üstü bir yere yazýlmasýný talep etmiþti.
Ayrýca seçime daha dolu dolu üç sene var. Üç sene de neler olmaz ki? Sadece iktidar karþýtlýðý üzerine bina edilmiþ, pozitif hiçbir bir ajandasý olmayan Millet Ýttifaký’nýn üç yýla dayanýp dayanamayacaðý bir yana, bu sürecin asýl belirleyici aktörü elbette iktidar partisi olacak. Yaptýklarýyla ve yapmadýklarýyla...
