SON 5 yýldýr toplumun gündeminde olan ancak yýllardýr bilimdünyasýnda tartýþýlan organik ürün furyasýna kapýlmýþ gidiyoruz. Her semtte bir organik pazar ve her internet sitesinde organik tarým ticareti yapýldýðýný fark edince beslenme uzmaný olarak iþin beslenmeye baðlý bilimsel boyutunu sizlerle paylaþmak istedim. Organik ürün dediðimizde; ürün yetiþtirilirken herhangi bir ilaç kalýntýsý olmadan daha açýk bir ifade ile pestisit, herbisit veya gübre kullanmaksýzýn yetiþtirilen bitkiler ve hormon veya antibiyotik gibi ilaçlar kullanýlmadan doðal yemler ile beslenen hayvanlardan elde edilen et ve süt ürünleri aklýmýza gelmelidir. Organik tarým ise üretimde kimyasal girdi kullanýlmadan üretimden tüketime kadar her aþamasýnda kontrollü ve sertifikalý tarýmsal üretim þekli algýlanmalý. Çevre saðlýðý ve toplumdaki bireylerin genel saðlýðýný korumak adýna 1990’dan itibaren büyüyen bir sektör olmasýna raðmen gerçekten günümüzde uygulanan tarým yöntemlerinden organik ürünler adý altýnda olanlar daha besleyici ya da daha saðlýðý koruyucu mudur sorusuna yanýt bulmak bilimsel verilerin yetersizliði açýsýndan açýkçasý oldukça zordur.
Algýda yanýlmayýn
Yeterli bilimsel verilere baktýðýmýzda açýkçasý organik ürünlerle ilgili genel algý ya da yanýlgý, bu ürünlerin daha lezzetli, daha besleyici ve daha saðlýklý olduðu yönünde olduðunu gözlemliyoruz. Bununla beraber, þimdiye kadar yapýlan bilimsel çalýþmalar, bunlarýn daha saðlýklý ve daha besleyici olduðu yolundaki söylemleri kanýtlayamadýðýný da buna eklememiz gerekiyor. Nitekim az sayýda da olsa yapýlan çalýþmalar, organik ürünler ile klasik ürünler arasýnda bariz bir fark olmadýðýný, saptanan farklýlýklarýn yetiþtirme koþullarý, mevsimi ve hasattan tüketime kadar geçen süreyle doðrudan iliþkili olduðunu gösteriyor.
ASLINDA LEZZET FARKI DA YOK!
Bir araþtýrmada, organik tüketicilerin yüzde 43’ü organik ürünleri daha lezzetli bulduklarý için tercih ettiklerini bildirdikleri halde, yapýlan ‘kör tadým’ testleri, insanlarýn bu iki ürün grubu arasýndaki lezzet farkýný pek de hissedemediklerini göstermiþtir. Öyle ki, Ýngiltere’deki Tesco’nun 2000’de, organik ürünlerle ilgli olarak bastýrdýðý broþürlerdeki ‘Organik-doðadaki kadar doðal... organik meyve ve sebzeler doðadaki gibi yetiþtirildiklerinden tat ve tekstürü fark edeceksiniz’ ibaresi, reklamlarý düzenleyen ‘Advertising Standards Authority’ tarafýndan gerçeði yansýtmadýðý gerekçesiyle kaldýrtýlmýþtýr. Bu nedenle organik deyip her ürüne fazla para harcayarak hem ekonomik hem de ruhsal bir çöküntü yaþamamak adýna sürdürülebilir ve ilaçsýz tarýma yönelik ürün geliþimi ile geleneksel tarým yapan yerlerden besinlerimizi almamýzý öneririm.