İzmir’de “yiyicilik” paniği

İzmir’de farklı belediyelerle ilgili yolsuzluk, rüşvet, görevi kötüye kullanma gibi pek çok konuda iddiaları bir süre önce dile getirmiştik. Geçtiğimiz hafta İzmir merkezli 4 ilde operasyon yapıldı. Operasyonun sebebi rüşvet ve irtikap.

“İrtikap nedir?” derseniz, kötü iş yapma, yalan söyleme, hile yapma ve yiyicilik gibi anlamları var. Yiyicilik... Artık kim kimin malını yemiş, ne kadar yemiş, hepsi hukuksal süreç sonunda netleşecek.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde Bayraklı Belediyesi’nin kadın başkan yardımcısı G.E’nin de aralarında bulunduğu 10 kişi gözaltına alınıp adliyeye sevk edildi. Bu sırada Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ da gözaltındakilere “destek vermek” istedi, adliyeye gitti. Ancak sanırım pek hesaba katmadığı bir şey oldu, kendisi de gözaltına alındı. Onun da şüpheliler arasında olduğu, bu sıfatla ifade vermesi istendi.

Bu noktadan sonra İzmir’de bir  panik havası esti. CHP’nin il başkanından, CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanına, CHP’li ilçe belediye başkanlarından, eski belediye başkanlarına kadar pek çok isim adliyeye koştu.

Ne var bunda, sahip çıkmak istemiş olabilirler... Evet, olabilirler. Ama adliye önündeki havada destek yerine panik kokusu vardı. “İşinizi bırakın adliyeye gidin kalabalık görünüp başkan için slogan atın” talimatını alan belediye çalışanları adliye önünü tribüne çevirdi destek sloganlarıyla. Onların ki gönüllü-zoraki destekleme. Ama onlar kadar rahat olmayanlar vardı orada. Bu rüşvet dediğiniz şey biraz uzundur, ucu birçok yere, birçok kişiye değer.

Bu nedenle belli çevreler o uzun rüşvet ağının nerelere temas ettiğinden çok net haberdardır. Bu ağ, sadece bir kişiyi bağlamaz. Bakın, bu operasyonda bir belediyenin başkanı, başkan yardımcısı, birim müdürleri gibi silsile var.

Eğer bir suç varsa, sadece ağ bu kişileri mi kapsıyor? Eteği tutuşan bazı yöneticiler “beni ele verdi mi?” düşüncesiyle epey sıkıntılı süre geçirdi adliye kapısında. İfadeler bir odada, ayrı ayrı alınınca istedikleri bilgiyi de elde edemediler. Şimdi işler biraz karışık. Bu panik bir süre daha devam edecek gibi. Her ne kadar 11 kişiden 9’u tutuksuz yargılanacaksa da mahkeme süreci devam ediyor. Bu sırada başka neler yaşanacağını göreceğiz. Kim kimi satar, satar mı, olayları ne kadar aktarır şimdilik bilinmez. Ama bir belediye başkanı, yardımcısı ve müdürlerini de kapsayan operasyon İzmir’de birilerini epeyce uykusuz bırakacak. Çünkü bu ağ çözülmeye başlarsa operasyon başka noktalara sıçrayacak. İzmir’de çok büyük isimler bile kendisini adliye koridorlarında bulabilir. Elbette ortada bir yiyicilik varsa, adalet önünde hesap vermeli, kim olursa olsun.