"Þubat ayýnda petrol endüstrisinin önemli isimlerinin katýldýðý toplantýda, Chevron Texaco’nun baþkaný Dave O’Reilly, daha sonralarý gazete ilanlarýna da yansýyan, ‘ucuz petrol ve çok ucuz doðal gaz dönemi bitmektedir’ itirafýnda bulunuyordu. O’Reilly ve diðerlerinin endiþesini haklý çýkarýrcasýna, bu toplantýdan bir ay sonra, Venezuela Devlet Baþkaný Chavez ‘Dünya ucuz petrolü unutmalý’ diyordu. 1998’de 10 Dolar seviyesinde ya da taban fiyatýnda seyreden petrol fiyatlarýnýn, 2005 ile birlikte 50 Dolarýn çoktan üstüne çýkmýþ olmasý farklý yorumlarý da beraberinde getirdi. Þimdilerde ise fiyatlarýn spekülasyon sonucu olduðunu söyleyenlerden, asgari-taban fiyatýnbundan sonra 30 Dolar, hatta 40 Dolar olmasý gerektiðini söyleyenlere kadar farklý yaklaþýmlar bulunmaktadýr.
Bu yaklaþýmlarýn her birisi beraberinde kendi risk analizini de getirmektedir. Eðer fiyatlarýn bugünkü seviyesi bir spekülasyon sonucunda oluþmuþsa, fiyat balonu her an patlayabilir demektir. Aksi görüþ, yani fiyatlarýn bugünkü hâlinin yapýsal bir hareket olduðu doðruysa da, önümüzdeki yakýn dönemde küresel ekonomiye baskýsý çok ciddi olacak demektir. Bu baskýnýn içine yatýrým maliyetleri ve son ürün fiyatlarýnýn artmasýný da eklersek, daha vahim bir tablodan bahsediyoruz demektir.”
Yukarýdaki satýrlarýmýz 2005 senesinden. Yani son petrol fiyatlarý devriminin ya da krizinin yaþandýðý dönemden. 2005 krizi sýrasýnda petrol ekonomi-politiðinin paydaþý küresel aktörlerin tamamý, ‘yeni bir petrol rejimine’ geçtiðimiz konusunda hem fikirlerdi. Ayný günlerde Goldman Sachs, o günlerde ‘felâket tablosu’ diye isimlendirilen þu paket tahminde bulunuyordu: “Küresel petrol fiyatlarý 150 Dolara ulaþýr, tüketici fiyat endeksi %12 fýrlar, küresel resesyon baþlar, S&P’de %25 civarýnda bir düþüþ? yaþanýr, Çin ve Tayvan’da kriz çýkar, Ortadoðu’da yeni karýþýklýklar baþlar.”
Bu tahminlerin büyük bir kýsmý hayata geçti. Elbette dünyayý petrol fiyatlarýyla açýklama kolaycýlýðýna savrulanlar da oldu. Týpký ‘1973 fiyat devrimi’ üzerinden yýllarca sürdürülen standart jeopolitik okumalar gibi. Öncelikle, sebep-sonuç iliþkilerinin, bu durum üzerine fazlaca konuþmaya yer býrakmayacak kadar yapýsal ve sofistike olduðu kabul edilmeli. Zira jeopolitik risklerin ayný anda fiyatlarýn artýþýnýn ve azalýþýnýn yegâne kaynaðý olamayacaðý, son fiyat düþüþü trendiyle ortaya çýkmýþ oldu. Böylece, 2014 Haziran ayýnda 115 dolar olan petrol fiyatlarý, 2016 baþýnda 30 dolarýn altýna indi. Yine gazetelere ilan verecek petrol þirketi çýkar mý bilinmez ancak Morgan Stanley, petrol fiyatlarýnýn 20 dolarýn altýný göreceði tahmini yapmakta gecikmedi.
Diðer yandan, gelinen noktada jeopolitik risklerle beraber küresel ekonomik duraklama, petrol fiyatlarýnýn kaderini belirleyecek ekseni oluþturuyor. Zira petrol üreticisi ülkeler veya bölgelerin tamamýnda mezkûr riskler hiç olmadýðý kadar yükselmiþ durumda. Petrol üreticisi firmalar yatýrýmlarýný ‘yaþanacak küçülmeye odaklý’ olarak hýzla güncellemiþ durumdalar. Bütün bu eðilimlere ve ön almalara raðmen ise belirsizlikler elbette ortadan kalkmýyor.
2005 fiyat devrimi ile 2016 petrol fiyatlarý krizi arasýnda önemli farklar bulunuyor. Öncelikle fiyatlar artarken ve azalýrken petrol üreticilerinin verdiði tepkiler elbette bambaþka. Bu durum ise çarpan etkisi oluþturacak hatta jeopolitik kararlarý da etkileyecek bir farklýlýk oluþturuyor. Lakin yeni fiyat krizinin ortaya çýkardýðý sektör maliyetleri, jeopolitik kararlarý etkileme kapasitesinde geçmiþe göre daha zayýf. Yani fiyatlarýn düþüþünde rol oynayan kararlar ‘oldukça bilinçli ve fiyat çýpasýyla jeopolitik müdahalenin bir çatýþma aracý olarak kullanýlmasýndan’ kaynaklanýyor. Bu duruma küresel ekonomik daralma da eklenince, yaþanan sert düþüþ kaçýnýlmaz hâl alýyor.
2005 fiyat devriminde ‘ucuz petrol dönemi kapandý’ sloganýný oldukça iþtahlý bir þekilde telaffuz edenlerin, þimdilerde sessizliðini korumasýnda da þaþýlacak bir durum yok. Önümüzdeki dönem, fiyatlarýn jeopolitiði fazlaca etkileyemediði ama jeopolitik kararlarýn fiyatlarý -asgari düzeye doðru gitmesinden dolayý- sert bir þekilde etkileme kapasitesini koruyacaðý bir dönem olacaktýr. Küresel siyasetsizliðin bulutlarýnýn daðýldýðýna dair belirecek ilk iþarette, bu müdahalenin etkilerine herkes þimdiden hazýr olmalý.