Galatasaray, TFF’nin bu yıl uygulamaya başladığı 6+0+4 kuralının kurbanı oldu dün gece. Riera, Bruma, Eboue gibi futbolcular, oynamaya oynamaya maç becerilerini yitirmişler. En iyi antrenman maçtır derler. Sadece tribünde oturduktan sonra futbolcuların başarılı olması çok zordur. Dün akşam da bunun somut bir örneğini izledik. Gerçi Bruma ikinci yarıda biraz toparlandı ama, Riera zaten çoktan biletini eline almış.
Kopenhag, bundan 20 yıl öncesinin “Çanakkale geçilmez” diye adlandırabileceğimiz futbolunu oynadı özellikle 2. yarıda. Bu futbolu bir zamanlar Lucescu da gerek Galatasaray gerek Beşiktaş’a oynatmıştı. Sağlam bir savunma, kalabalık bir orta saha ile golü bulduktan sonra gol yememek için bu yola başvuran bir takım Kopenhag.
Galatasaray, gerek bireysel gerekse takım disiplini açısından bir türlü kendine gelemedi. Lig maçlarında sergilediği oyuna oranla Şampiyonlar Ligi’ndeki maçlarda daha iyi oynadığını söylesek de, bu takım son 2 yılın Galatasaray’ı gibi futbol oynamıyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri Selçuk. Geçen 2 yılda oynadığı futbolun yerinde yeller esiyor. O kadar etkisiz, o kadar maç bitse de gitsek havasında ki; takıma hemen hemen hiçbir yarar sağlamıyor.
Burak sağa sola koşuyor, çok çalışıyor, ama asıl işi olan gol atmayı bir türlü beceremiyor. Galatasaray’ın kurtarıcısı olarak herkesin kabul ettiği Drogba da dün gece etkisizdi. Anlaşılan 36 yılın her yılını hissetti sahada.
Galatasaray’ın yediği golün üzerinde durmanın bir anlamı yok. Çizgi savunma her maçta gol yiyor. Galatasaray eğer şampiyon olacaksa, 2. yarı için mutlaka transfer yapılmalı. Takımın bu oyunundan Mancini’yi sorumlu tutmak haksızlık olur. Eldeki malzeme bu. Bunun üzerine de 6+0+4’ü koyarsanız, ortaya bu tür sonuçlar çıkar.
Dün gece takımda görevini yapanlar arasında Melo ve ilk kez kaleyi korumasına rağmen Eray vardı. Galatasaray, Sneijder ve Hamit’in eksikliğini çok hissetti. Ancak uzaktan atılan şutlarla böyle bir savunma delinebilir. Dün geceki sonuçlarla, Kopenhag da Juventus da grupta ikincilik için potaya girdi. Arena’daki Juventus maçı, final havasında olacak ve Galatasaray’ın kaderini belirleyecek.
