Sadece kamplarda 36 bin Suriyeli bebek doğmuş. “Aman sokakta dilenmesinler”, “Aman ucuz iş gücü olmasınlar” diye kaçından vazgeçebilir insan?
Hadi söyleyin, o bebeklerinin yarısının, yani 18 bin bebeğin, yaşama şansından feragat eder misiniz? Geçtim yarısını, insan olan, tek bir bebeğin bile yaşama şansının elinden alınmasını kabul etmez.
Utanç verici, katlanılması gereken, bir tablo var karşımızda, katlanma kısmı bizi düştü, utanç kısmı tüm dünyaya.
***
Uluslararası Af Örgütü Cuma günü bir rapor yayınladı. Rapora göre, Almanya haricinde Avrupa Birliği’nin ikamet izni verdiği Suriyeli mülteci sayısı, toplam mülteci sayısının sadece binde 17’si... Demokrasi ve insani değerler kulübü olduğunu söyleyip sonra insanlara yaşam hakkı tanımamak.
Türkiye tek başına Letonya ya da Estonya kadar bir nüfusu aldı içine insanlık adına. Ya da 4 Lüksemburg ya da 5 Malta büyüklüğünde bir nüfus bir başka hesapla... Türkiye’ye karşı Avrupa Birliği’nin hazmetme kapasitesini masaya koyanlara sormak lazım şimdi ya Türkiye sizin gibi davransaydı ne olurdu?
Kaç bin bebek daha dünyaya gelmeden yaşamaya layık bulunmazdı sizin tarafınızdan? İşin para kısmını da konuşalım, 4 milyar dolardan fazla bir maliyete katlanıyor Türkiye şu an. Peki siz ne yapıyorsunuz, insanlık ve demokrasi nutukları atmaktan başka?
***
Uluslararası Af Örgütü, Türkiye’ye yönelik çok sert raporlara imza atmıştı geçmişte. Şimdi Avrupa Birliği’nin ve Körfez Ülkeleri’nin iki yüzlü tavrına karşı onlar da Türkiye, Ürdün ve Lübnan’ın yanında duruyorlar.
Onay gerektiğinden değil raporu önemsemem, sadece bu rapor sayesinde Avrupa başkentlerinin “görmedim, duymadım, bilmiyorum” deme şansları kalmadı, ona seviniyorum.
Sonra gururlanıyorum biraz da, 36 bin bebek, bu ülkede yaşayan insanların yüce gönüllüğü sayesinde nefes alıyor, meme emiyor, bezini kirletiyor. Katlandığımız maliyetler binlerce bebek mezarının vicdani ağırlığı yanında hiç de ağır gelmiyor bana...
***
Adli olaylar, başlık parası nedeniyle küçük yaşta evlendirilen kızlar gibi sorunlar yok mu, evet var... Olmaması da imkansızdı zaten, 2 milyona yakın bir nüfustan söz ediyoruz.
Bırakın başka bir ülkeyi, Türkiye’nin farklı illerinden bu kadar insanı bir bölgeye toplasınız, yine benzer sorunlar olacaktır, bunlar zaman içerisinde geçer... Önemli olan yaşam hakkıdır, hele hiç günahsız bebekler söz konusuysa, tüm maliyetler teferruattır aslında...
