ABD Federal Suçlar Araþtýrma Bürosu (FBI), Türkiye’de ilk ofisini 1999’da Ankara’da açtý, ardýndan buraya baðlý olarak Ýstanbul’da ikinci ofis açýldý. Her iki ofisin iletiþim bilgileri FBI internet sitesinde de yer alýyor. Gerekçe, iki ülkenin suçla mücadelede yardýmlaþmasý. Elbette ABD için bu yardýmlaþmadan çok “herhangi bir tehdidin ABD’ye ulaþmadan önce önlenmesi” anlamýna geliyor.
ABD güvenlik kurumlarý ile iliþkiler hakkýnda birçok somut yararlý sonuçlar doðuran iþbirliði örneklerine de, çatýþma ve þüpheli tutumlara iliþkin örneklere de tanýk olduk bugüne kadar.
Birçoðuna internet araþtýrmasýyla ulaþmak mümkün.
Ancak bir þey ‘ilk kez’ oldu.
FETÖ üyeliðinden yargýlanýrken Türkiye’den kaç-ýrýl-an bir polis, “FBI’ýn para ve barýnma saðlamasý sonucu Türkiye aleyhine bir davada tanýk olduðunu” açýkladý.
Polisin adý Hüseyin Korkmaz. 30 yaþýnda. 17/25 Aralýk 2013 kumpasý sýrasýnda komiser yardýmcýsýydý.
FETÖ baðlantýsý nedeniyle tutuklandýðýnda, “17/25 Aralýk dosyalarýnda hiç görev almadýðýný, geliþmeleri medyadan takip ettiðini” savunarak “Tek bir parafým bile yok, 17 aydýr neden tutukluyum bilmiyorum” diye ifade vermiþti.
Ancak tahliye edildikten sonra yargýlamasý tutuksuz devam ederken ‘kayboldu’…
Ve New York’ta karþýmýza çýktý.
Rýza Sarraf davasý olarak baþlayan ve Sarraf’ýn savcýyla anlaþýp ‘tanýk’ olmasýndan sonra eski Halk Bankasý Genel Müdür Yardýmcýsý Hakan Atilla’nýn yargýlanmasýna dönüþen davada ‘tanýk’ olarak.
Neden tanýk olmuþ?
New York savcýlýðýna göre, “17 Aralýk 2013 soruþturmasýndaki görevi nedeniyle edindiði bilgiler” nedeniyle.
Türkiye’deyken ‘medyadan takip ettim’ dediði kumpas soruþturmasýndan söz ediyoruz!
Peki tanýklýk yaptýðý davaya adýný veren Hakan Atilla hakkýnda bir suçlamasý var mý?
Yok!
Neyin tanýklýðýný yapýyor?
Atilla’nýn dýþýnda birçok ismi davada kayýtlara geçirmenin!
***
Nasýl kaçmýþ?
Kendi ifadesine göre þöyle:
- Þubat 2016’da tahliye edilmiþ, Aðustos’ta da Türkiye'den kaçmýþ.
- 17 Aralýk operasyonuna ait elde ettiði dosyalarý yanýnda götürmüþ.
- Bir kaçakçý bulmuþ, kaçýrmasýný istemiþ, kara sýnýrýndan kaçmýþ.
- Ýlk girdiði ülkeden pasaport temin edememiþ, ikinciye geçmiþ, oradan da elde edememiþ, üçüncüye geçmiþ; orada adýna düzenlenmiþ pasaport edinmiþ.
Bu kadar ülkeyi pasaportsuz nasýl geçmiþ, kim yeni pasaport ayarlamýþ?
Cevabý þu anlattýklarýnda bulunabilir:
“Amerikan emniyet kuvvetleriyle irtibata geçtim ve onlarýn ‘katkýsýyla’ ABD'yekaçtým. Elimdeki ‘delileri’ havalimanýnda teslim ettim. FBI bana 50 bin dolar verdi. Savcýlýk da 900 dolar verdi ve ABD'de oturduðum evin kirasýný ödüyor.”
Bir kiþi daha ayný þekilde ABD’ye kaçmýþtý: 25 Aralýk soruþturmasýnýn ‘bilirkiþisi’ eski Bankalar Yeminli Murakýbý Osman Zeki Canýtez. O da davada ‘tanýk’. O da yanýnda ‘belgeler’ götürmüþ.
Canýtez ‘Bylock’ kullanýcýsý.
Ekleyelim;
Hüseyin Korkmaz da Bylock kullanýcýsý.
Önceki gün Emniyet Genel Müdürlüðü’ne çaðrýlan FBI temsilcilerine her þey anlatýldý, bazý sorular soruldu.
Tahmin edilebileceði gibi “Biz bir sorup size dönelim” dediler!
Emniyet, cevabýný bildiði sorulara Washington’un ne diyeceðini merak ediyor!
Amerikan suç filmlerinde, yerel polisin, çözmeye çalýþtýklarý dosyalara FBI el koyduðunda kullandýklarý bir kliþe vardýr, çeviriye göre deðiþir: Lanet olasý federaller! Kahrolasý federaller!
Bu kez benzer sözleri o ‘federaller’ ediyor olabilirler.