Prof. Dr. Erdem YEÞÝLADA
Prof. Dr. Erdem YEÞÝLADA
Tüm Yazýlarý

Kahve ve çay ile kulak çýnlamasý arasýndaki iliþki

 

Kulak çýnlamasý, bilimsel adýyla tinnitus, kulakta, sessiz ortamda daha da belirginleþen çýnlama, uðultu vb. sesler duyulmasý þeklinde seyreden bir saðlýk sorunu. Çok yaygýn görülen bir durum. Sadece ABD’de 50 milyon kiþiyi etkilediði ve bunlarýn 3 milyon kadarýnýn durumunun iþitme kaybý gibi daha aðýr þekilde seyrettiði bildiriliyor. Kulak çýnlamasýnýn çoðunlukla iç kulaðýn salyangoz kýsmýnda, çok küçük tüylü hücrelerde meydana gelen hasarlar sonucu geliþtiði ileri sürülüyor. Nedenleri farklý olabiliyor; bazen kulak kiri gibi basit bir nedenle, bazense yaþlýlýk, iþitme kaybý, kulak zarýnda delinme, orta kulakta sývý birikmesi gibi etkenlere baðlý olarak geliþebilir. Bazý hastalýklar (þeker, yüksek ve düþük tansiyon, tiroit, alerji, bazý tümörler, vd.) ve bazý ilaçlarýn kullanýmýna baðlý olarak da görülebiliyor. Özellikle günümüzde giderek artan çevre gürültü kirliliði (trafik, endüstri, inþaat vb.), disko ortamlarýnda ya da kulaklýkla yüksek sesle müzik dinlemek gibi etkenler, kulak çýnlamasý riskini artýran diðer etkenler.

Genel olarak uygulanabilecek özgün bir tedavisi henüz bilinmiyor. Eðer kulak çýnlamasýna yol açan etkenler biliniyorsa ona göre tedavi programý ve bazý ilaçlar önerilebiliyor. Ayrýca günlük yaþama yönelik bazý öneriler yapýlýyor; kan basýncý kontrolü, tuz kullanýmý sýnýrlamasý, dinlenme gibi. Bilinen bu önerilerden biri de ‘sinir sistemi üzerinde uyarýcý etkisi olan kafein türevlerini içeren kahve, çay, kolalý içeceklerden kaçýnýlmasý’.

ÝLGÝNÇ SONUÇLAR

Son birkaç yýlda kafeinli ürünlerin aslýnda kulak çýnlamasý riskini artýrmadýðýný ortaya koyan bazý çalýþmalar dikkati çekiyor. Yapýlan bazý yeni klinik çalýþmalarda kafeinli ürün kullananlarla kullanmayanlar arasýnda kulak çýnlamasý geliþimi oranlarý arasýnda belirgin bir farklýlýk görülememiþ.

Bu konuda yeni yayýmlanan bir klinik çalýþmanýn bulgularý ise kafeinli ürünlerin kulak çýnlamasý riskini azalttýðý yönünde. American Journal of Medicine, Aðustos 2014 son sayýsýnda yayýmlanan çalýþmaya, yaþlarý 30 ile 44 arasýnda 65 bin 85 gönüllü kadýn katýlmýþ. 18 yýllýk gözlem süresi içerisinde gönüllülerin her iki yýlda bir yaþam þekilleri ve hastalýklarý ile ilgili, her dört yýlda bir ise beslenme þekilleriyle ilgili sorgulama yapýlmýþ.

Son yýllarda yapýlan bazý çalýþmalar bildiðimiz bazý þeylerin yanlýþ olduðunu ortaya koyuyor. Onlardan biri de kafeinli ürünlerle ilgili. 

Kiþilerin ortalama olarak günde 2-3 büyük kupa bardak kafeine eþdeðer kahve ya da diðer içecekleri tükettiði tespit edilmiþ (kiþilerin yüzde 70’inin kafeini daha ziyade kahveyle aldýklarý belirlenmiþ). 18 yýl boyunca izlenen gönüllüler arasýndan 5 bin 289 kulak çýnlamasý vakasý kaydedilmiþ. Yapýlan son deðerlendirmede günde 450-600 miligram kafeine eþdeðer ürün tüketenlerde (günde 3-4 bardak) kulak çýnlamasý riskinin günde 150 miligram (tek bardak) ve daha az kafein tüketenlere oranla yüzde 15 daha düþük olduðu görülmüþ. Bu oran günde 600 miligramýn üzerinde kafeine eþdeðer (beþ bardak ve üzeri) ürün tüketenlerde yüzde 21’e yükselmiþ.

Son yýllarda þimdiye kadar ‘doðru’ olarak bildiklerimizin, yapýlan bilimsel çalýþmalarla, aslýnda ‘yanlýþ’ olduðu þeklinde bildirimlere sýklýkla rastlýyoruz. Mesela kýsa süre öncesine kadar ‘Yumurta yemeyin’ denilirken, þimdi günde 10-15 tane yenilmesi öneriliyor.

Çok yüksek sayýda gönüllü üzerinde ve uzun süreli sürdürülen klinik çalýþma, þimdiye kadar doðru bilinen önerinin yanlýþ olduðunu, hatta tersi bir durumun söz konusu olabileceðini ortaya koyuyor. Çalýþmanýn sadece Kafkas ýrký beyaz bayanlarda yürütülmüþ olmasý nedeniyle erkeklerde ve diðer ýrktan kiþilerde de benzer sonuçlarýn gözlenip gözlenmeyeceði bilinmiyor. Bu nedenle bu konuda daha net bulgulara ulaþabilmek için farklý kurguda çalýþmalara ihtiyaç var.