Kalite asla bir tesadüf deðildir!

Ýnsan bilmediði konularda ilk duyduðu bilgiye inanma eðilimindedir.

Muhalefetin algý operasyonlarý iktidarý destekleyenleri de þüpheye düþürmektedir.

Ýþte bunlardan biri dünyadaki rezervinin %75'i Türkiye'de bulunan BOR madeni hususundaki dedikodulardýr.

Sosyal medyada, '9 trilyon dolar deðerindeki Bor madenimiz ABD'ye 40 milyon dolara satýlacak. Yazýklar olsun kaptýrana, verene, susup seyredene!' þeklinde bir yazý dolaþýyor.

Maalesef iktidarý destekleyen kimi mecralarda da bu yazý yayýnlanmakta ve takipçiler meselenin aslýný merak etmektedirler.

Bu iddia yeni deðildir.

Bu iddiaya ETÝ Maden 27 Mart 2023 tarihinde çok net cevap vermiþti.

Ancak bu cevabýn yeterince yaygýnlaþmadýðý ve þüpheleri izale etmediði anlaþýlýyor.

ETÝ Maden yaptýðý açýklamada son 20 yýlda 1.3 milyar dolar yatýrým yaparak dünyadaki bor üretiminin %50'isine sahip olduðunu belirtmiþ ve durumu þöyle özetlemiþtir:

"Bilindiði üzere Bor madenlerinin üretimi, iþletilmesi ve pazarlanmasý görevi kanunlarla ETÝMADEN'e verilmiþtir.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlýðýmýzýn ortaya koyduðu vizyon ve hedefler doðrultusunda Bor madenlerimizi sürdürülebilir iþletmecilik yaklaþýmýyla ülke ekonomisine kazandýran ve 5 milyar TL ödenmiþ sermayeye sahip DÜNYA BOR LÝDERÝ ETÝ MADEN, 2022 yýlýnda tarihinin en yüksek üretim, ihracat ve satýþ deðerlerine ulaþarak yaklaþýk 2,6 milyon tonu ihracat olmak üzere toplam 2,67 milyon ton bor ürünleri satýþý karþýlýðý yaklaþýk 1,32 milyar dolarýn üzerinde satýþ geliri elde etmiþ ve Dünya bor pazarýnda ülkemizin payýný da %62 seviyesine çýkarmýþtýr."

"Ülke ekonomisine yaptýðý katkýyý sürekli artýran ETÝ MADEN, önümüzdeki dönemde 'Bor ile Geleceði Tasarlamak' vizyonu ile 'üretirken kazanmak' anlayýþýyla üretim ve satýþ faaliyetlerini sürdürülebilir kýlarak, bor karbür, ferrobor, lityum ve nadir toprak elementleri gibi özellikle ileri teknoloji yeni ürünlerin üretilmesine odaklanmaktadýr."

"Ödenmiþ sermayesi 5 milyar TL ve yýllýk cirosu 1,32 milyar dolarýn üzerinde olan ve son 20 yýlda yaklaþýk 1,3 milyar dolar yatýrým yaparak aktiflerini büyütmüþ bir kuruluþun 40 milyon dolara satýlacaðýna yönelik paylaþýmlar eksik ve yanlýþ bilgilere dayanan tamamen gerçek dýþý iddialardýr."

Bir yýðýn teknik bilgilerin bulunduðu açýklama þöyle sonuçlanýyor:

"Sonuç olarak, ETÝ MADEN'in ve bor madenlerinin herhangi bir ülke, firma ve þahsa satýlmasý veya devredilmesi gibi bir durum söz konusu olmayýp, bu konuda yürütülen herhangi bir çalýþma da mevcut deðildir.." https://www.etimaden.gov.tr/duyurular/kamuoyu-duyurusu-27MART

Muhalefetin icraatlarý karalama politikasýna karþý hayata geçirilen projeler ve yatýrýmlar sýk sýk hatýrlatýlmalýdýr.

Unutulmamalýdýr ki 2002'de 32 bin megavat olan enerjide kurulu güç 2022'de 100 bin 607 megavata ulaþmýþtýr.

2002'de 276 olan baraj sayýsý 2019 sonu itibariyle 861'e çýkmýþtýr.

2002'de 105 olan hidroelektrik santral sayýsý Temmuz 2021 itibariyle 735 olmuþtur.

Karadeniz'de bulunan doðalgaz, Gabar'dan çýkartýlan petrol, Yusufeli barajý ve Akkuyu projelerini, rüzgar ve güneþ enerjileri alanýndaki yatýrýmlarý hatýrdan çýkarmamak gerekir.

Enerjide bu güce kavuþmanýn ilk þartýnýn baðýmsýzlýk olduðunu hatýrlatmak isterim.

22 sene içinde siyasi, ekonomik ve savunma sanayiinde gelinen aþamanýn, Baþkan Erdoðan'ýn baðýmsýzlýk istikametindeki liderliðini hatýrdan çýkarmamak lazým.

Vesayet sistemine son verilmeseydi ne savunma sanayiinde ne de enerjide bu baþarý elde edilemezdi.

Atýlan her adýma karþý çýkan içerdeki güç odaklarý vesayet sisteminin ortadan kalkmasý sebebiyle etkili olamadý.

Türkiye sahip olduðu yeraltý zenginliklerinin yaný sýra enerji yollarýnýn güzergâhý olarak da enerji merkezi olma istikametinde önemli mesafeler kat etti.

Batýnýn kültür köleleri haline gelmiþ aydýn geçinen kesim, Türkiye'nin yapamayacaðýný iddia ettiði otomobil piyasaya sürüldüðü halde, fabrikasýnýn olmadýðýný söylemekten utanmadý!

Ýçerdeki beyni iþgal edilmiþ aydýn(!)larýn yaný sýra dýþardaki engellere raðmen enerjide ilerleyen bir Türkiye var bugün.

Düþünebiliyor musunuz, Akkuyu için parasý ödenmiþ malzemenin Türkiye'ye ihracýna Almanya resmen ve fiilen engel oluyor!

Türkiye duruyor mu? Elbette ki durmuyor her engeli aþa aþa ilerliyor.

Eðer Türkiye bugün nükleer santral yapýyorsa, denizlerde petrol arayabiliyorsa bu baþkan Erdoðan'ýn tam baðýmsýzlýk yolunda vesayeti kaldýrýp içerdeki engelleri aþmasý ve dýþarýya karþý da dik durabilmesi sebebiyledir.

Baþkan Erdoðan'ýn bu alanda baþarýlý olmasýnýn bir diðer sebebi de görev yapan ilgili bakanlarýn hepsinin iþinin ehli uzmanlar olmasýdýr.

Hilmi Güler'den Alpaslan Bayraktar'a kadar görev alan bakanlarýn her biri görevini layýkýyla yaparak ülkenin enerji merkezi olmasýna zemin hazýrlamýþlardýr.

'Ustanýn çekici bin altýn' diye boþuna dememiþ atalar.

Kalite asla bir tesadüf deðildir. Daima akýllý bir gayretin sonucudur!