Kanlı meydanda siyasi sörf

İlk bombayı 7 Haziran seçimlerinden iki gün önce, HDP’nin Diyarbakır mitinginde patlattılar. 4 masum insan öldü, onlarca yaralı. 

Sarsıcıydı. Hemen sonuç verdi.

Acı, öfke ve HDP’nin “AKP patlattı” iması kadar acıma hissi ve yaralıya yardım etme isteği de seçmen davranışını etkiledi.

Kararsız Kürt seçmen kararını HDP’den yana verdi. AK Parti’ye karar kılanlar bile karar değiştirdi. 

***

İkinci bomba 20 Temmuz’da Kobani’ye geçmek için Suruç’ta bulunan bir grup genç için kameraların önünde patlatıldı.

Hedef bu kez, geçen yıl şipşak HDP eş genel başkanı yapılan Figen Yüksekdağ’ın eski partisi ESP’nin gençlik örgütlenmesiydi.

Canlarına kast edilenler çocuklar devrime inanmışlardı ve şimdi eski genel başkanlarının peşinden sırtlarını (silahlı) Kürt siyasetine dayayacaklardı.

Ne yazık ki 32’si hayatını kaybetti. Onlarca yaralı... 

***

Son bomba Ankara’nın göbeğinde yine sol sosyalist düşünceden insanlara yönelmişti.

Bir defasında olabildiğince fazla insan ölsün diye iki canlı bomba birden patlatılmıştı.

İstenen oldu. 102 sivil öldü. Yüzlerce yaralı... 

Türkiye’nin dört bir yanında taze mezarlar, acılı öfkeli insanlar...

***

Diyarbakır. Suruç. Ankara. Her olayın faili, farklı terör örgütlerine mensup olabilir. Aynı da olabilir. Nitekim Suruç ve Ankara bombacılarının DAEŞ’e üye olduğu neredeyse kesinlik kazandı. Değişmeyen tek şey, her üç bombalamanın da aynı amaca hizmet ediyor olması.

Bombaların hedefine baktığımızda nasıl bir siyasi mühendislik için bunca insanın canına kıyıldığını anlayabiliriz.

Hep aynı yere vuruyorlarDiyarbakır’da etnik olarak Kürt, siyasi olarak HDP’li. Suruç’ta etnik çokluk olsa da hepsi HDP’ye eklensin istenen sol sosyalist kesimden.

Ankara da öyle, etnik mezhebi çokluğun siyasi ideolojik olarak tekleştiği bir kesimin canına kast ediliyor. 

***

Üç saldırıda da birkaç şeyi birden amaçladıkları anlaşılıyor:

1- Kürt, Alevi, sosyalist kesimin büyük bir acı ve dayanışma duygusuyla HDP’ye yönelmesi.

2- HDP kitlesinin konsolide edilmesi.

3- CHP’nin HDP’ye göre çok daha itidalli bir tavır takınacağı öngörüsüyle, travma yaşayan toplum kesimlerinin öfkelerine ancak HDP’de karşılık bulabilmeleri. (Kısa vadede CHP tabanının parçalanması, orta vadede CHP’nin terörize edilmesi)

4- İsyan ve devrim fikriyle epeydir motive edilmekte olan gençlerin terör örgütleri için insan kaynağına dönüşmesi.

5- AK Parti karşıtı cephenin pekiştirilmesi. 

6- PKK’nın 11 Temmuz’dan beri 150’den fazla insanımızı katlettiği gerçeğinin bir başka terör örgütünün eliyle perdelenmesi.

7- Türkiye’nin yeniden dizayn edilen Ortadoğu’da denklem dışı tutulması. 

***

Demirtaş’ın Ankara’daki patlamanın 10. dakikasından bu yana “AKP patlattı” demesi son derece sorunlu. PKK’nın onunla eş zamanlı olarak “AKP komplosudur” demesini ise kuşkulu. 

Ama KCK yöneticilerinden Mustafa Karasu’nun “saldırıdan bir hafta önce haberdardık” demesiyle ve PKK’lıların twitter’da “bomba Ankara’da patlayacak” diye anons yaptığının ortaya çıkmasıyla işin rengi iyice değişiyor.

HDP bence, Demirtaş’ın “şey olmuş, denk gelmiş” şeklindeki ciddiyetsiz açıklamasıyla yetinmeyip kamuoyuna makul bir açıklama yapsa iyi eder. 

Konu terör örgütleri ve siyasi cinayetler ise HDP sicilinin ne olduğuna dair kamuoyunda nasıl bir algı bilgi duygu olduğunu bilmezden gelmenin HDP’ye hiçbir faydası olmayacaktır çünkü.

PKK cinayetlerine karşı sessiz kalan, asker polis şehit etmiş PKK’lıların cenazelerinde terör eylemlerini yücelten ve küçücük çocuklar silahlandırılırken ses çıkarmayıp şimdi ölüleri arkasından siyasi yas tutan ve utanmadan ailelerinden oy isteyen HDP gerçeği apaçık ortada çünkü.