Kanser savaşçısı besinler

Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü kanser oluşumunu engelleyen, tümörle savaşan besinlerin listesini yayımladı. İşte vücutta bozulan hücre yapısını tamir eden antioksidan içerikli besinler...

Vücuttaki hücrelerin bozulmasına neden olan saldırganlara ‘serbest radikaller’ denir.  Serbest radikaller, vücudun enerji üretimi gibi doğal süreçlerinde oluşabileceği gibi, sağlıksız çevre koşullarıyla da baş gösterebilir. Antioksidanlar, serbest radikallerle savaşarak, hücrelerin zarar görmesine, parçalamasına ve yaşlanmasına engel oluyor. Vücutta oluşan hasarları engelleyerek vücudun bağışıklık savunmasını arttırıyor. Oksidatif stres denilen, hücreleri anormalleştiren ve tümör oluşumunda rol oynayan zararlı maddeler ancak antioksidanlar tarafından uzaklaştırılabiliyor. Taze sebze, meyve ve tahıllardaki farklı antioksidanlar birbirleri ile etkileştikleri zaman vücut için maksimum oranda yararlılık sağlıyor. Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü’ne göre, günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmek kanser riskini yüzde 20 azaltıyor. İşte en iyi antioksidan kaynakları...

-Yaban mersini, çilek, böğürtlen, karadut: Kalp hastalıklarını ve kanseri önlemeye yardımcı. Yapılan araştırmalar çilek, ahududu ve böğürtlende bulunan ellagic asitin kanserojen maddelerle savaşma özelliğine sahip olduğunu bildiriyor. Bazı çalışmalar, yaban mersininin, düşünme ve anlama bozukluklarını geciktirebileceğini öngörüyor.

-Kırmızı üzüm: Antioksidanların en yoğun olduğu bölüm üzümün çekirdekleri ve kabuğudur. İçerdiği resveratrol ve kuersetin gibi güçlü antioksidanlar sayesinde kandaki pıhtılaşmayı önleyip kalp sağlığına iyi geliyor.

-Soğan ve sarımsak: İçeriklerinde bulunan sistein maddesi kalp sağlığını koruyor ve kolesterol seviyesini dengeliyor.

-Çay: İçerisinde kuersetin ve kateşin adı verilen çok güçlü antioksidanlar vardır. Yeşil çay daha az işlem gördüğü için siyah çaya oranla daha fazla antioksidan madde içerir. Ancak her ikisi de içinde bulunan flavanoidler sayesinde C vitamininden yaklaşık 20 kat daha etkilidir. Son yıllarda yapılan çalışmalar; yeşil ve siyah çayın kalp sağlığına iyi gelerek, yüzde 10-20 oranında felç riskini önlediğini bildiriyor.

-Havuç ve diğer sarı sebzeler: Karoten ailesinin bir üyesi olan beta-karoten adlı antioksidan deposudur. Özellikle akciğer, yemek borusu ve mide kanserlerini önlemede yardımcıdırlar.

-Tam tahıllılar: Bulgur, esmer pirinç, tam tahıllı kahvaltılık gevrekleri içerisinde antioksidan görevi gören E vitaminini barındırıyor. E vitamini Alzheimer gibi düşünsel hastalıklara iyi geliyor vücudun bağışıklık sistemini güçlendiriyor.

-Domates: Beta karoten ailesinden likopen içeren domatesin, kanserle savaşmada ve göz bozukluklarını gidermede yardımcı olduğu düşünülüyor. Yapılan bazı araştırmalar, daha fazla domates tüketen erkeklerin prostat kanserine yakalanma oranlarının daha düşük olduğunu bildiriyor. Domatesi pişmiş halde yemek, içerisindeki antioksidanların vücut için daha kullanılabilir olmasını sağlıyor.