Bir zamanlarýn Türkiye Ýþçi Partisi’nin (TÝP) Kürt teorisyenlerinden olan Tarýk Ziya Ekinci, Hürriyet yazarý Ahmet Hakan’a mektup göndermiþ. Türkler ile Kürtler’in kardeþliðinin vurgulanmasýndan rahatsýz olduðunu ifade ediyor ve þöyle diyor:
“Kürtler hiç kimsenin kardeþi olmadýklarý gibi kimse ile kardeþ de olmak istemezler.”
Ekinci, üstelik bu kardeþlik temasýný “Kürtlere gösterilen sözde sempati” ve “köleleþtirici bir tutum” olarak niteliyor.
Peki istediði ne?
“Eþit haklý vatandaþlýk.”
“Kürtler’in tamamý adýna konuþabilme toptancýlýðý”ný nasýl elde ettiði bilinmeyen Ekinci’ye hemen peþin olarak þöyle bir soru sorulabilir:
- Kardeþlik vurgusunun eþit vatandaþlýða mani yaný ne?
Yarýn birileri çýkýp, “Zaza’lar ve Kýrmançiler kardeþtir” dese, birilerinin Zazalar adýna çýkýp “Arkadaþ kardeþliði falan bir yana býrak, bize sadece eþit hak ver” dese ve bu böyle en mikro milliyetçiliklere kadar uzansa nasýl olur?
Tabii ki “eþit vatandaþ” olmak herkesin hakkýdýr ve o hak, hukukla korunmalýdýr.
Ama, Türkler’in Kürtler’le kardeþliðinin vurgulanmasý, bu topraklarda ayrý bir anlam taþýr.
Ekinci’yi anlýyorum, onun sosyalist çizgisinde Türk - Kürt kardeþliðinin ana dokusunu oluþturan deðerlere yer yok. Öcalan ve PKK hareketi de yola çýkarken Marksist - Stalinist ideolojik muhteva ile Türkler ile Kürtler arasýndaki manevi dokuyu tahribi amaçlamýþ olabilir.
Ancak Öcalan’ýn 2013 Nevruz bildirisine giren “Türkler ve Kürtler 1000 yýldan bu yana Ýslam Bayraðý altýnda yaþadý” sözü, eðer gerçekten Öcalan’ýn dünyasýndan yansýmýþ ise, örgütün liderlik seviyesinde yaþadýðý zihinsel dönüþümün iþaretini verir.
Orada Öcalan þunu söylüyordu:
“Bugün kadim Anadolu’yu Türkiye olarak yaþayan Türk halký bilmeli ki Kürtlerle 1000 yýla yakýn Ýslam bayraðý altýndaki ortak yaþamlarý kardeþlik ve dayanýþma hukukuna dayanmaktadýr.”
Tarýk Ziya Ekinci’nin Öcalan’ýn sözlerindeki “Ýslam bayraðý” ve “kardeþlik” vurgusuna ne diyeceðini merak ediyorum.
O zaman, bu “Ýslam bayraðý” söylemi bir yerlerde eleþtirilince Selahattin Demirtaþ onlara þu ilginç ve çarpýcý cevabý verdi:
“(Öcalan’ýn verdiði) Bazý mesajlar ýsrarla çarpýtýlmaya çalýþýldý. Mektupta yer alan ‘1000 yýllýk Ýslam bayraðý’ ifadesi gibi. 1000 yýl önce o topraklarda Kürtler ve Türkler karþýlaþtýklarýnda, o topraklarý birlikte yurt edindiklerinde, o halklarý bir arada tutan þey Ýslamiyet’ti. Buna atýfta bulunmak niye rahatsýz ediyor bazýlarýný? Bu gerçeði anlamadan, bu ortak köklerimizi anlamadan, hiç kimse kendine ‘Müslümaným’ da diyemez. O mesajda, ortak yaþam hukukunun gerçek kurallarýna atýf vardýr. Þimdi bazý çevreler, bu gerçeði ilk kez duymuþ gibi feveran ediyor . Soruyorum, bunlar Türklerle Kürtlerin ilk kez Cihangir’de mi karþýlaþtýðýný düþünüyorlar?”
Türkler’le Kürtler’in 1000 yýllýk kardeþlik iliþkisi, Türkiye üzerine oyun kuran bir yerlerde sorun olarak görülüyor. Bu kardeþliðin manevi zeminini oluþturan Ýslam baðý da ayný þekilde sorun olarak görülüyor.
Bir süredir hem Ýslam ortak paydasýna, hem kardeþlik temasýna yönelik bir yýpratma kampanyasý açýlmýþ durumda. Sanki bu baðlar, “Türkler’in Kürtler’i baský altýnda tutmak için istismar ettiði unsurlar”mýþ gibi bir propaganda geliþtiriliyor.
Oysa Türkler ile Kürtler arasýnda kardeþlikten öte bir bað oluþmuþtur. Evliliklerle gelen, çocuklarda devam eden bir iç içe geçmiþlik gerçeði var. Bu da Ýslam ortak paydasýnda buluþuyor olmanýn hazýrladýðý bir sonuç. Çok uðraþýldý, hala uðraþýlýyor ve biz Türkler - Kürtler bu küresel kumpasý aþma sýnavýný veriyoruz.
Önce Ankara’da bugün Ýstanbul’da yükselen ses “Kardeþiz, kardeþten öteyiz, biz ayrýlamayýz” haykýrýþýdýr.