Kardeþten öte!

1526-1858 yýllarý arasýnda Hindistan Babür Türkleri tarafýndan idare edilmiþtir.

Devletin Kurucusu Gazi Muhammed Zahiriddin Babür’dür. Ona nisbeten Babürlüler denmektedir.

Babürlüler resmi dili Türkçe olan bir Türk devletidir. Ekber Þah dönemindeki sapkýnlýk bir kenara býrakýlýrsa Babürlüler Ýslam tarihine hemen her alanda damgasýný vurmuþ bir Müslüman Türk Devleti’dir.

Ýmam Rabbani, Ekber Þah’ýn o sapkýnlýk döneminde yaþamýþ, çevresine isyan yerine ýslah yolunu tavsiye etmiþ ve o meþhur Mektubat ile uyarýlarda bulunmuþtur.

O Mektubat tesirini 50 sene sonra göstermiþ ve Babürlüler, Nuredin Cihangir döneminde örnek bir Ýslam devletine dönüþmüþtür.

Cihangir, Hanefi fýkhýnýn en muteber kitaplarýndan olan Fetevay-ý Hindiyye’yi yazdýrmýþ ve devletin hukuk sistemini bu esasa oturtmuþtur.

Mesela dünyanýn yedi harikasýndan biri olan Taç Mahal de bir Müslüman Türk eseridir.

***

1858’e kadar 332 sene ayakta kalan bu devlet Ýngiliz iþgaliyle yýkýlmýþtýr ama Hindistan dünyadaki en yoðun Müslüman nüfusun bulunduðu bir devlettir.

Bütün dünya Müslümanlarý gibi o Müslümanlar da Ýstanbul’daki Halifeye sadakatle baðlýdýrlar.

1989 yýlýnda Baþkanlýðýný Ebu’l Hasen en-Nedvi’nin yaptýðý Ýslami Edebiyat Birliði’nin ikinci uluslararasý kongresinin Ýstanbul’daki organizasyonunu bizzat organize etmiþ ve kongre baþkaný Nedvi’yi de aðýrlamýþtýk.

Nedvi o kongrede ‘Hindistan’da bir Müslüman Ýstanbul’daki halifeye baðlý olduðu için iftihar eder ve baþý dik gezerdi.” demiþti.

Burada bir gerçeði daha hatýrlatmakta fayda var ki o da Osmanlý padiþahlarýnýn hilafete ehil olduklarý, Hindistan ve Mýsýr ulemasýnýn onayýyla tamamlanýrdý.

Yani Ýstanbul’daki halifenin meþruiyeti biraz da Hindistan ulemasýnýn onayýna baðlýydý.

***

Bunlar tarihi hakikatlerdir. Halkýmýz genelde bunlarý bilmez bilinen þu ki Milli Mücadele’de Türkiye’nin yanýnda en güçlü þekilde duran ve yardým elini uzatan Hindistan Müslümanlarýdýr.

Bugün Ýþ Bankasý olarak bilinen bankanýn kuruluþ sermayesi de Hindistan Müslümanlarýnýn kurtuluþ savaþýnda gönderdikleri nakdi yardýmlardýr. (Dolayýsýyla bugünlerde konuþulan Ýþ Bankasý’ndaki CHP hisselerinin hazineye devri de son derece makuldür, yerinde bir uygulama olacaktýr.)

Ýþte Pakistan o Hindistan Müslümanlarýnýn kurduðu devlettir.

Ve Pakistan iktidarda kim olursa olsun Türkiye’nin her þartta en yakýn dostudur.

***

Pakistan FETÖ ile mücadeleye de derhal cevap vermiþ ve FETÖ’nün okullarýný Maarif Vakfý’na devretmiþtir.

Milli Mücadele dönemindeki Türkiye sevgisi eksilmeden devam etmiþ ve her daim Türkiye’nin yanýnda yer almýþtýr.

Pakistan Türkiye’deki iktidarlarýn siyasi çizgisine bakmadan, Türkiye de Pakistan’daki iktidarýn siyasi çizgisine bakmaksýzýn ayný þekilde bu dostluðu devam ettirmiþtir.

Bugün Pakistan iktidarýnda baþkan Erdoðan’ýn siyasi çizgisine pek de yakýn olmayan bir Imran Han vardýr. Ama dostluk öyle kuvvetlidir ki ne Erdoðan, Imran Han’ýn siyasi görüþüne ne de Imran Han Erdoðan’ýn siyasi görüþüne kafayý takmýþtýr.

Ýki devlet arasýndaki iliþki, liderler veya partiler arasý iliþki olmayýp devletler arasý milletler arasý bir iliþkidir. Türkiye-Pakistan iliþkisidir. Böyle de kalmalýdýr.

***

Baþkan Erdoðan, konuþma yapmak için Pakistan parlamentosuna girdiðinde parlamento baþkanýnýn, ‘Biz þu anda sadece dost bir ülkenin baþkanýný deðil Ýslam dünyasýnýn liderini aðýrlýyoruz.” diye takdim etmesi Pakistan’ýn Erdoðan’a bakýþýný yansýtmasý bakýmýndan da fevkalade önemlidir.

Hele namaz için saf tuttuklarýndan Pakistanlý imamýn baþkan Erdoðan’a ‘sen varken ben imamlýk yapamam’ diyerek Erdoðan’ý mihraba daveti ise çok anlamlýdýr!

Lakin böylesine köklü bir dostluk ve kardeþlik iliþkisi bulunmasýna raðmen iki devlet arasýndaki iktisadi ticari iliþki maalesef çok zayýftýr.

Baþkan Erdoðan bu ziyaret ile o dostluðu hayata geçirmenin de adýmlarýný atmýþtýr.

***

Taraflar arasýnda "Türkiye-Pakistan Yüksek Düzeyli Stratejik Ýþbirliði Konseyi VI. Toplantýsý Ortak Bildirisi" ile "Türkiye Cumhuriyeti ile Pakistan Ýslam Cumhuriyeti Arasýnda Stratejik Ekonomik Çerçeve Ýlaný" Türkiye Cumhurbaþkaný Erdoðan ve Pakistan Baþbakaný Han tarafýndan imzalandý.

Ýki ülke hükümetleri arasýnda "Askeri Eðitim Ýþbirliði Anlaþmasý", " Demiryolu Alanýnda Ýþbirliðine Ýliþkin Mutabakat Zaptý" "PTT AÞ ile Pakistan Posta Ýdaresi Arasýnda Ýþbirliði Mutabakatý", " Ticaretin Kolaylaþtýrýlmasý ve Gümrük Konularýnda Ýþbirliði Alanýnda Mutabakat Zaptý" "Türkiye Cumhuriyeti Helal Akreditasyon Kurumu ile Pakistan Ulusal Akreditasyon Konseyi Arasýnda Helal Akreditasyonuna Ýliþkin Mutabakat Zaptý", "Turizmin Geliþtirilmesi ve Kolaylaþtýrýlmasý Anlaþmasý", "Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ile Pakistan Yayýncýlýk Kurumu Arasýnda Ýþbirliði Protokolü", "Diaspora Alanýnda Ýþbirliðine Ýliþkin Mutabakat Zaptý", "Türk Standartlarý Enstitüsü ile Pakistan Standart ve Kalite Kontrol Kurumu Arasýnda Standardizasyon, Uygunluk Deðerlendirmesi, Metroloji ve Eðitime Ýliþkin Uygulama Programý" , "Türk Havacýlýk Uzay Sanayii (TAÝ) ve Ulusal Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (NUST) Arasýnda Mutabakat Zaptý" iki tarafýn bakanlarý ve yetkilileri tarafýndan törenle imzalanmýþtýr.

Daha ne olsun.

Ýnþallah bu kadim dostluk ve kardeþlik bu alanlarda da kendisini gösterir.