Abdullah Gül etrafýnda tam ve geniþ bir mutabakatla toplaþamayýnca mecburen Kemal Kýlýçdaroðlu liderliðinde pek sakil, pek dayanýksýz þekilde zorla iliþtirildiler birbirlerine.
O yüzden dýþarýya karþý utanç, kendilerine karþý öfke duyuyorlar. Ne CHP, ne ÝP, ne SP “evet HDP ile müttefikiz” diyemiyor. Tabanlarýndan gelen itirazlarý lafla boðmayý deniyor; zorlanýyorlar. Hele HDP’den veya PKK’dan gelen açýklamalar kamuoyuna yansýdýðýnda çok zorlanýyorlar.
Müttefikleri HDP de öyle alttan falan almýyor zaten. PKK eleþtirisi mi var? Karakteri gereði hemen mukabele ediliyor, ya lafla çukur kazarak ya el yapýmý bomba atarak.
Bu, karþý ittifakýn en büyük handikapý. HDP ile ittifak kurup da kurmamýþ gibi davranmak. Handikap çünkü millet “millet ittifaký” diye yutturulmaya çalýþýlan ve bir kýsmý karanlýk kalan çapraz hesaplarý anlýyor ve sevmiyor.
Diðer handikap, partiler arasýndaki taban uyuþmazlýðý. Parti elitleri kendi aralarýnda anlaþsa da tabanlar arasýnda kaynaþma þu an için mümkün görünmüyor.
Bir tür iþbölümü var aslýnda aralarýnda. Bir yanýlsama yaratarak bu sorunu gidermesi beklenen parti ÝP. Ama ÝP ayný zamanda HDP için de iten kutup. CHP, seküler milliyetçi tabanda ÝP ile, radikal-marjinal sol tabanda HDP ile kaynaþýyor, oy alýp veriyor. SP ile yakýnlaþmayý, HDP ile iþbirliðini “normalmiþ” gibi gösterecek olan ÝP. ÝP o yüzden merkez parti iddiasýyla kuruldu ama bir yandan da daðýlma sürecinde olduðu için kimseye bu iple kuyuya inme cesareti vermiyor. Bu da bir dezavantaj.
Bir diðeri ise, AK Parti’ye -Cumhur Ýttifakýna kaybettirme amaçlý kurulan iþbirliðinin seçim ertesinde patlayacak olmasý. Olur da karþý ittifakýn adaylarý ipi göðüslerse kazanýlan belediye üzerinden büyük bir paylaþým kavgasý patlak verecek ve iþte o zaman seçim öncesi pazarlýklar, al-ver’ler, terör örgütü baðlantýlý isimlerle doldurulmuþ Meclis sandalyeleri havada uçuþacak.
Ama ittifakýn kilit taþý HDP’ye de gün doðacak. Ýstanbul’da Ekrem Ýmamoðlu’na, Ankara’da Mansur Yavaþ’a açýktan oy desteðini ilan eden HDP eþ baþkaný Sezai Temelli, bu beyanýn hemen ardýndan polis katili bir PKK’lýnýn mezarýný ziyarete gitti bile!
Halkýn destek vermediði, camdan bile bakmadýðý olayda Sezai Bey’in paçalarý biraz çamurlandý ama olsun! Kandil’in buyurduðu gibi “demokrasi mücadelesi” verilmektedir, ayrýca PKK’dan çok PKK’lý sevmek bunu gerektirir. (!)
Bir baþka patlak da þu olacak. Bir partiden aday gösterilen -ama o partinin rozetini yakasýna takmayan, zaten bir önceki seçimde seçim için partiye üye olup seçimden hemen sonra üyeliðini sonlandýran Mansur yavaþ gibi- adaylar büyük ihtimal yine parti deðiþtirecek.
Bu hallerin çoðu söz konusu partilerin veya adaylarýn on yýllardýr süregelen sorunlarý. Muhtemelen bir müddet daha bu haliyle devam eder, bir süre sonra deðiþime uðrar. ÝP’in akýbeti ise tamamen meçhul zaten.
CHP, ÝP, HDP, SP ittifakýnýn asýl büyük dezavantajý ise, vatandaþýn gündelik hayatýný doðrudan ilgilendiren icra makamlarýnýn gerektirdiði yönetim anlayýþýndan ve becerisinden mahrum görünmeleri.
Evet, seçmen adaylara bakar ama bir þeyi de mutlaka tartar. Bu aday, bu parti, bu ittifak bu iþi becerebilir mi? Projesi var-yok ayrý konu ama vaat ettiklerini gerçekleþtirme kapasiteleri var mý? Ýþ bilen ekipleri var mý? Ýttifaka partileri belediyedeki görevi mi önceleyecek, belediye imkanlarýný mý? Bana hizmet edebilecekler mi yoksa aralarýnda paylaþým kavgasýna mý tutuþacaklar? Karþý ittifak liderleri partilerini, ittifaklarýný yönetmekten aciz görünürken nasýl olacak da belediye yönetecekler?
Asýl bu sorular seçmen kararýný belirleyecek. Daha konuþurken konuþamayan Kýlýçdaroðlu’nun dediði gibi; Trakya’nýn en güzel illerine ilçelerinin ve en illerinin güzel ilçelerin Trakya; keza ilçelerinden illerinin Anadolu’da illerine… Bu iþler nasýl olacak?