Katil cinayet yerine döner...

Suudi Arabistan Baþsavcýsý Türkiye’ye gelecekmiþ... 

Daha önce CIA’nýn yeni þefi gelmiþ, incelemelerde bulunmuþtu... 

Neyi incelemiþti? 

Kaþýkçý cinayetiyle ilgili bilgi aldýðý söyleniyor. 

Belki de durumu (Kaþýkçý’nýn baþýna getirilenleri öncesinden mutlaka biliyorlardýr) “yerinde” görmek istemiþtir. 

Bu temaslardan önce Kral Selman ve Veliaht Prens Selman aramýþ, Cumhurbaþkanýmýz Erdoðan’la görüþmüþlerdi. Ýkinci þahsýn görüþme sonrasý yaptýðý açýklama dudaklarda ironik bir tebessüm býrakmýþtý. Veliaht Prens, “Türkiye-Suudi iliþkilerini kimse bozamaz, buna izin vermeyeceðiz” diyordu, üstlendiði “bozucu” rolü unutarak... 

Bu yoðun temas ve ziyaret trafiðine bakarak, “Katil mutlaka cinayet yerine döner” yorumunda bulunabilir miyiz? 

Suudi Arabistan, Kaþýkçý’nýn öldürüldüðünü kabul etti ve sorumlularýnýn hesap vereceklerini açýkladý. “Sorumlular”dan kastýn, cinayet günü Baþkonsolosluða gelen ve hemen o akþam Türkiye’yi terk eden 15 istihbarat görevlisi olduðu biliniyor. Ani bir kararla Türkiye’den ayrýlan Baþkonsolosun da cinayette pay sahibi olduðu biliniyor. 

Bunu bilmeyen bir tek kiþi var: CHP genel baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu... Ona birazdan geleceðiz... 

Durum þudur: 

Suudi Arabistan devletinin ortadan kaldýrýlmasýndan yarar gördüðü Kaþýkçý (Veliaht Prens Selman’a ait olduðu söylenen ses kaydý bunu teyit ediyor), bir gizli servis tertibiyle, tuzaða düþürülerek öldürüldü. 

Burasý net... 

Cinayet mahalli olarak Konsolosluk binasý seçildi. 

Burasý da net... 

Cevaplanmasý gereken iki soru var: 

Kaþýkçý’nýn bir “gizli servis tertibiyle” ortadan kaldýrýldýðý bilgisi Suudi Arabistan tarafýndan da teyit edildiðine göre, gizli servisi bu cinayete azmettirenler ve yönlendirenler kimlerdir? Dünyanýn hiçbir ülkesinde, gizli servisler, devletin bilgisi dýþýnda operasyon yapamaz, cinayet iþleyemezler... Bu “gerçek”, bize, cinayete yönlendirenlerin “devlet”le irtibatlý kiþiler olduðunu söylüyor... Devletle (Suudi Arabistan devletiyle) irtibatlý bu kiþiler, baþka devletlerin gizli servisleriyle de (sözgelimi ABD gizli servisiyle de) teþrik-i mesai halinde midirler? 

Cevaplanmasý gereken ikinci soru þu: 

Kaþýkçý öldürüldü, tamam... Suudiler, “Bizimkiler öldürdü” diyor... Sizinkiler öldürdüyse, ceset nerede? Öldürenler, mutlaka cesedi ne yaptýklarýný da biliyorlardýr. Ýlaveten, “yerel iþbirlikçiler” kimlerdir? Çünkü Suudi Arabistan yetkilileri yerel iþbirlikçilerden söz ediyordu. Kaþýkçý öldürülmüþ, cesedin yok edilmesi görevi de yerel iþbirlikçilere verilmiþ... 

Görüldüðü üzere, “cevap bekleyen sorular” ve bu sorulara bulunacak cevaplar, Suudi Arabistan devleti üzerinde bir “töhmet” olarak duruyor. 

Rivayet, Suudi yetkililerinin bu “töhmet”ten kurtulmanýn bedelini ödemeye hazýr olduklarýný bildirdikleri ve bu amaçla bazý biçimsiz tekliflerde bulunduklarý yönünde... 

Mümkündür... 

Bunun bedelini ABD’den silah alarak ödeyip duruyorlar zaten... Demek ki daha çok silah alacaklar... Trump, “Suudi Arabistan’ýn daha çok silaha ihtiyacý var” diyordu. 

Daha çok silah alacaklar ama bu cinayetin yüklediði töhmetten kurtulamayacaklar. 

Bu “töhmet”i Suudi Arabistan’ýn sýrtýnda býrakan Türkiye’nin izlediði politikalardýr. 

Eskiden olduðu gibi, BAE-Mýsýr-Ýsrail sacayaðýna güvenerek Türkiye’ye gider yapamayacaklar ve Türkiye düþmanlýðýyla malul çevreleri (mesela FETÖ’yü) finanse edemeyecekler. 

Gelgelelim, CHP genel baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu bu vetireden haberdar deðil. 

Cinayetten Türkiye’yi sorumlu tutuyor. Cinayeti iþleyenlere tek lafý yok. 

Hâlâ kendi ülkesini ve devletini suçluyor. 

Hâlâ ittifak halinde olduðu ABD-Suudi Arabistan-BAE-Mýsýr-Ýsrail konsorsiyumunu koruyor. 

Demek ki görevi bitmedi ve hâlâ “görevini” yapýyor!