Ýdlib’te Esad rejiminin Rusya destekli olarak uzun zamandýr devam eden saldýrýlarý aslýnda doðrudan doðruya Türkiye’ye yöneliktir. Her saldýrýdan sonra yüz binlerce Suriyeli Türkiye sýnýrýna yönelmektedir ki, Esad bunu bilerek yapmaktadýr.
Öte yandan Astana Mutabakatý çerçevesinde kurulan kontrol noktalarý zaman zaman rejim tarafýndan tacizde bulunulmuþ ve son olarak iki kontrol noktamýz rejimin kontrol ettiði bölgenin ortasýnda kalmýþtýr.
Bütün bu süreçte sadece Türkiye Astana Mutabakatýna baðlýlýðýný sürdürmüþ ve muhataplarýna da hatýrlatmýþtýr. Son olarak Cumhurbaþkaný Erdoðan, Rusya’nýn rejime engel olmamasý durumunda Türkiye’nin de sahada gereken adýmlarý atmak zorunda kalacaðý uyarýsýnda bulunmuþtur.
Putin ise bu uyarýya raðmen Esad’a, “Elini çabuk tut, Ýdlib’te bu kýþ iþini bitir” gazý vermiþtir.
Ýþte bütün bunlardan sonra Türkiye’nin bölgeye gönderdiði takviye güçlere bu sabah göstere göstere yapýlan hain saldýrýda 4 askerimiz þehit olmuþ, 9 askerimiz yaralanmýþtýr. Allah þehitlerimize rahmet eylesin, yaralýlarýmýza acil þifalar versin.
Þunu unutmayalým ki, ilgili ülkelere koordinatlarý verilerek “Yanlýþlýk oldu” bahanesi ortadan kaldýrýlmýþ bir Türk konvoyuna karþý, böyle aðýr bir saldýrýya Esad asla kendi iradesiyle karar veremez. Sonuçlarý açýsýndan Rusya uçaðýnýn düþürülmesine benzerlikleri olan böyle bir saldýrýnýn hangi mekanizma sonucu; nasýl gerçekleþtiðini çok iyi irdelemek gerekir.
Özellikle Ýran’ýn içinde bulunduðu çýkmaz ile Türkiye’nin Libya’da attýðý adýmlarla Akdeniz’de kurulan masayý nasýl devirdiði hatýrlamalý ve bundan en fazla kimlerin rahatsýz olduðunu iyi düþünülmelidir.
Askerimizin bir damla kaný Esad çapulcusunun tacýndan tahtýndan çok daha deðerlidir. Türkiye için Suriye’de meþru müdafaa süreci baþlamýþtýr. Þimdi Türkiye sahada bir taraftan Esad zaliminin anlayacaðý ve net olarak hissedeceði cinsten þehitlerimizin hesabýný soracaktýr. Ama bu hesap sorma süreci sadece “tetikçi” çerçevesinde kalmamalýdýr.
Elbette Rusya’ya Astana Mutabakatý hakkýndaki son kararý sorulacak ve alacaðý cevaba göre gerekirse Suriye konusundaki tavrýný güncelleyecektir. Ama bir taraftan da bölgede at koþturan emperyalistlerin ayný zamanda ne kadar sinsi olduklarý da dikkate alýnarak, bu saldýrýnýn gerisindeki baðlantýlar ve uzun vadedeki amacý da iyi araþtýrýlmalýdýr.
Amerika’dan ve özellikle de Avrupa Birliði’nden, Suriye’de sivillerin can güvenliðini saðlamaya çalýþan Türk askerine yapýlan bu saldýrýya; bu saate kadar bir kýnama duymadýk. Bundan sonra vukuu bulacak mülteci hareketlerinden doðrudan etkileneceklerini tam olarak anladýklarýndan emin deðilim. Türkiye, konforuna düþkün Avrupalý dostlarýmýzýn bu önemli gerçeði iyi anlamasýna yardýmcý olmalýdýr.
Bu arada ikide bir “Esad’la görüþelim” yaygarasý yapan içimizdeki zalim rejim sevdalýlarý da lütfen sussun artýk. Çünkü tahammülümüz kalmadý. Çok istiyorlarsa emperyalist uþaðý Esad ile kendileri tekrar tekrar görüþebilir hatta gidip Mehmetçik katilinin yanýnda yer alabilirler. Hiç deðilse saflar netleþmiþ olur…