Katliamı planlayanlar intikam da planladı mı?

Ardan Zentürk’ün Kilise ve ‘Sinagogları korumalıyız’ temalı yazısını ıskaladıysanız muhakkak bulun okuyun.. Yeni Zelanda saldırısı sonrası bazı açık hedeflere karşı uyanık olmamız gerektiğini söylüyordu.. Nitekim Hollanda’daki tramvay cinnetini ilk bir kaç saat böyle okumadık mı?.. Bu tehlike geçmiş değil. Bakın değerli dostlar. Dünyanın herhangi bir yerinde böylesi bir katliamın, bir devlet (servis) olmadan yapılması imkansız. Dürüst olalım. Ve tarihin her dönemindeki böylesi servis kurguları çok boyutlu olarak yazılır. Örneğin Afganistan’ı işgal etmek için New York’ta katliam planlanır. O katliam Sovyetlere karşı kullanıldıktan sonra çöpe atılma vakti gelen bir örgüte yaptırılır. Söz konusu örgütün lideri hiç yargılanmadan okyanusa atılır ve dünya ağzını açıp da tek kelime edemez. Servis operasyonu bu demektir. Kafanız mı karıştı. Daha anlaşılır bir örnek vereyim. Sivas Madımak Otel’de 37 kişi canice öldürüldükten sonra mesaj tam anlaşılmamışsa diye bu defa Erzincan’da bir Sünni köyü, ‘Başbağlar’ basılıp aynı sayıda insan katledilir. Anlamayan olursa diye de köy meydanına ‘Sivas’ın intikamını aldık’ yazılı broşürler bırakılır. Yani Yeni Zelanda bir servis tertibiyse (ki öyle görünüyor) bunu kurgulayanlar bunun bir de intikamını kurgulamış olmalılar. Ve o gün köy meydanında broşür dağıtanlar bir bakmışsınız bugün teknolojinin de imkanlarıyla birilerine twit attırıp hatırlatırlar. 

  

CHP adayı özgürce Kur’an okuyorsa bunu Erdoğan’a borçluyuz

CHP’nin İstanbul Büyükşehir belediye başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nun, Eyüp Sultan’da Yasin okurken çekilmiş videosu servis edildi önceki gün. Kimsenin kalbini yarıp bakamayız. O yüzden çerçeveye ilişkin söyleyeceğim bir şey yok. Rabbim bütün ibadet edenlerin ibadetlerini kabul etsin. Sadece şunun bilinmesi lazım. Bugün CHP’nin İstanbul adayı özgürce Kur’an-ı Kerim okuyabiliyorsa ve bunu göğsünü gere gere kitlelerle paylaşabiliyorsa, bu ‘Erdoğan Devrimi’ndendir. Herhalde Sayın İmamoğlu da bu hakkı teslim edecektir. CHP’nin at koşturduğu 28 Şubat ikliminde bir politikacı yapsaydı ya şunu. Kadeh kaldırmanın puan getirdiği günlerde okusaydınız ya. Neyse öyle ya da böyle bir kazanımdır. Devamını da bekleriz.  

 

Şile’de yaz mevsimi daha da uzayacak  

İstanbul’a yarım saat mesafedeki turizm ve kültür cenneti Şile’de büyük bir heyecan var.. Cumhur İttifakı’nın ortak adayı İlhan Ocaklı, ilçeye daha şimdiden büyük bir enerji pompaladı. Ocaklı, Turizm ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan söz aldı. Yapılacak büyük projelerde devletin eli Şile’de olacak. İlçede butik turizmin yaygınlaştırılması ve tabana yayılmasıyla yerel halkın da tesisler gibi katma değer üreteceği ve o nispette kazanacağı bir dönem başlıyor. Bugüne kadar Şile’de ortalama üç ay süren yaz mevsimini, bireysel konseptlerle daha da uzatmayı hedefleyen bir anlayışla projeler geliştiriliyor. Şehir doğru planlanırsa bu neden olmasın. Şile esnafı heyecanla 31 Mart sonrasını bekliyor. İlhan Ocaklı’da o heyecanı görmek mümkün. O da gittiği her köyde çaldığı her kapıda vatandaşlardan kendisine geçen heyecanı yansıtıyor. Ben de merakla bekliyorum.