Kavgada birlik

Ümit Meriç’in o güzel ifâdesiyle “dünyasý ve ahireti olan, Allah’ý bilen, melekleri tanýyan, duasýyla gelen bir selâm” ile; Selâmün aleyküm...

Bu selâmýn sevdasý uðruna sürdürdüðüm mücadelenin ikinci “zorluk içinde rahmet” evresinde, Metris Cezaevi’ndeki hücremde sabah saatleri, Kanal 24’ü izliyorum. Ekranda Ersoy Dede ve Murat Çiçek günün gazete manþetlerini, köþe yazýlarýný yorumluyor. Ersoy Dede, Milat Gazetesi’ni eline alýyor ve benim “Diliniz kaba vicdanýnýz taþ” makalemi okuyor. Hücre psikolojisi “dýþarýdan haber” var diyor, televizyona iyice yaklaþýyorum. Yazýmý okuduktan sonra, çilemi dertlenen Ersoy Dede, gözaltýna alýndýðým sýrada hiç hesapsýz dilimden dökülen “O Fethullah buraya gelecek” sözümden mülhem “O Yakup buraya gelecek!” diye haykýrýyor. Duvarlarý insan kusan hücremin içerisinde yüzümde tebessüm, yüreðimde bir ferahlýk.

Devlet raporlarýnda “Fethullah Gülen Terör Örgütü” diye geçen yapýlanmanýn emniyetteki unsurlarýnýn filmleri aratmayacak þekilde beni gözaltýna almalarý, zindana týkýlýþým ve 6 ay sonra gelen özgürlük. Ýlk çýktýðým televizyon programý, “O Yakup buraya gelecek” diyen Ersoy Dede’nin “Býçak Sýrtý” programý. Izdýrabýný yaþadýðýmýz sözlerin kalbden çýktýðý bu programa Ethem Sancak aðabey bir mesaj atarak “Kavgaya bizimle var mýsýn” diyor. “Kararlý, inançlý, inatçý bir kavgada varým” diyorum; ve iþte buradayým!

Bu yol uzun, bu kavga çetin olacak...

Dur durak demeden rahatý rahatsýzlýkta arayarak olacak...

Herþey Allah için, O’nun rýzasýný kazanmak için olacak...

Bu kavga, Yeni Yakup’lar olmasýn diye olacak...

Bu kavga, 28 Þubat’ta Paralel hâkimler ve savcýlar tarafýndan kumpaslar kurularak zindana týkýlmýþ, yýllardýr hücrede olan insanlarýn özgürlüðü için olacak...

Bu kavga, fert fert herkesin kefen giydiði, meydan yerine çýktýðý bir kavga olacak...

Bu kavga, köhnemiþ, insanlýðýn düþmaný eski Türkiye’ye inat, Üstad Necip Fazýl’ýn ifâdesiyle “Yeni Nizam, Yeni Ýnsan, Yeni Yurt” için olacak...

Bu kavga, “Hakikatin hatýrý dostun hatýrýndan üstündür” ölçüsüne sýmsýký baðlý kalarak olacak...

Bu kavga, “Bin yýl sürecek” dedikleri 28 Þubat’ýn bütün kalelerini zapt ederek olacak...

Bu kavga, senelerce milleti kandýrmýþ, bürokrasiyi gasp etmiþ, yargýyý eline geçirmiþ, kendi vatanýna karþý her türlü kirli ittifakýn içinde yer alacak kadar süflîleþen insancýklarý, efendileriyle birlikte saklandýklarý inlerinden alýp Müslüman Anadolu topraklarýnda hesaba çekmek için olacak...

Bu kavga, 90 yýldýr Kemalizm’in Kürt halkýnýn üzerinde yapamadýðý maddi mânevi tahribatý 30 yýlda yapan Batýcý Kürt faþistlerle olacak...

Hâsýlý kelâm; bu kavga, Müslümanca selâmý yaymak için olacak...

Bu kavganýn bidayetinde ve nihayetinde, her ne olursa olsun, Selamün aleyküm...