Koza - Ýpek Holding’e kayyum tayini, MGK’nýn “Legal görünümlü illegal yapý” diye tanýmladýðý ve “Terör örgütü” kapsamýna soktuðu Fethullah Gülen yapýlanmasýna karþý yürüttüðü mücadelede en radikal hamlelerden biri olmalý. O ölçüde de karþýt hamle doðuracak gibi. Nitekim ilginç bir biçimde Doðan Grubu’ndan Cumhuriyet’e kadar, Hasan Cemal’dan Can Dündar’a kadar, CHP’den MHP’ye, HDP’ye kadar çok geniþ bir cephe, Ak Parti’ye ve Tayyip Erdoðan’a karþý seferber olmuþ görünüyor. Buna, Amerikan Büyükelçisinden AB’li aktörlere kadar uluslararasý camiadan gelen eklemlenmeleri ilave edersek, ortaya oldukça dikkat çekici bir cephenin çýktýðýný düþünebiliriz.
Sözünü ettiðimiz birbirinden normalde çok farklý çýkarlarýn temsilcisi imiþ gibi görünen cephenin, Koza - Ýpek grubuna karþý baþlatýlan yargý sürecini, yargý sürecinden ibaret görmedikleri, doðrudan Erdoðan kaynaklý olduðunu düþündükleri ve tepkilerini de ona karþý koyduklarý açýktýr.
Bir þey daha: Bu cephenin olayý Koza - Ýpek ve hatta Gülen yapýlanmasý ile sýnýrlý görmedikleri de açýktýr. Çünkü normalde cepheye iþtirak eden odaklarýn Gülen hareketi ile paralel olmadýklarý bellidir. Hatta geçmiþte o hareketi tehdit olarak gördükleri de biliniyor. Peki neden þimdi cansiperane bir þekilde yan yana durma gereði duyuyorlar? Cevabý açýk: Çünkü olay, Gülen hareketi kadar, diðerleri için de Ak Parti ve Erdoðan’la hesaplaþmanýn bir boyutu haline gelmiþ bulunuyor.
Buradan baktýðýmýzda olayýn seçimlerin hemen öncesinde meydana gelmiþ olmasý ayrýca dikkat çekiyor.
Soru þu:
Ak Parti’nin tek baþýna iktidar olabilmesi-olamamasý açýsýndan býçak sýrtý bir durumun bulunduðu hemen tüm kamuoyu araþtýrmacýlarý, hatta Ak Parti’nin öndeki simalarý tarafýndan ifade edildiði bir zamanda, seçimlerden sadece dört gün önce gerçekleþen bu olay, acaba seçimleri nasýl etkiler?
Acaba Diyarbakýr, Suruç, Ankara bombasýna benzer bir sonuç
doðurur mu?
Daha kestirme bir soru soralým:
- Bu olay Ak Parti’nin oylarýný artýrýr mý, geriletir mi?
Bu olayýn Ak Parti’nin oylarýný artýrabilmesi için mesela Ak Parti’ye oy vermekte tereddüt gösteren toplum kesimlerinde þöyle bir beklenti olmasý lazým:
- Helal olsun bu hamleyi yapanlara. Bir de Ak Parti paralel yapý ile yeterli mücadele etmiyor diyorlardý. Ýþte bakýn nasýl çullanýldý paralel yapýnýn finans odaklarýna vs...
Ne dersiniz böyle düþünen hangi çevre var Türkiye’de?
Vaktiyle Gülen Camiasýnýn Emniyet ve Yargý’daki uzantýlarýndan çok çekmiþ bulunan çevreler bile, böyle bir heyecanla gidip Ak Parti’ye oy atar mý? O çevre þu anda garip bir biçimde Gülen yapýlanmasý ile cephe oluþturup Ak Parti’ye karþý mevziye yerleþmiþ deðil mi?
Benim kanaatim:
Bu olay, bir yýðýn spekülasyona sebep olabileceði cihetle seçim öncesinde Ak Parti’nin lehine olmaz.
Koza - Ýpek Grubu’nun Gülen Camiasý ile illegal bir finans iliþkisi bulunuyorsa, bu, elbette soruþturma konusu olacaktýr. Ancak böyle bir operasyon seçimlerden önce yapýlmak zorunda mýydý?
Soralým:?
- Acaba operasyondan Ak Parti’nin seçim deðerlendirmelerinden sorumlu çevrelerinin haberi oldu mu?
- Acaba Cumhurbaþkaný’nýn operasyonla ilgili deðerlendirmesi ne
oldu?
- Cumhurbaþkaný ve Ak Parti yetkilileri, operasyonun Ak Parti için olumlu etki yapmayacaðý düþüncesinde ise, süreci iþleten mekanizmanýn hesabý ne idi?
“Medya özgürlüðü, teþebbüs özgürlüðü, mülkiyet hakkýnýn korunmasý” gibi en hassas alanlara müdahale diye pazarlanacak bir operasyonu seçim öncesinde yapmak...
Bana göre sýkýntýlý bir iþ bu? Ne diyelim: Allah’tan hayýrlýsý...