“Kazanç verdikçe artar...”

Murat Ülker, bir keresinde, “Ben parayý 25 kuruþ, 25 kuruþ olarak kazanýyorum” demiþti bana. Geçen gün de, “Bazen bir fabrikayý beþe alýyorum, Ülker ilgi gösterdi diye deðeri yükseliyor, elimde tutmak yerine, deðerine satýyorum” dedi.

Ýþini bilmek bu demek herhalde...

Ülkemizin en bilinen markalarýnýn baþýnda geliyor Ülker; bebekten en yaþlýya herkesi mutlu eden bir uðraþ alaný var çünkü... Murat Ülker’in Forbes en zenginler listesinde bayaðý baþlarda yer aldýðýný, en yüksek gelir vergisi ödeyenler arasýnda bulunduðunu biliyoruz. Daha dün kendi uðraþ alanýnda faaliyet gösteren ortaðý olduðu bir þirketin tamamýný satýn aldý.

Bütün bunlarý biliyoruz Ülker hakkýnda; spor alanýnda sponsorluk yaptýðýný da... Ancak daha önemli pek çok konuda bilgi sahibi deðiliz...

Þirketin kurucusu rahmetli Sabri Ülker ortalýkta görünmekten hoþlanmayan bir himmet sahibiydi; gazetelerin arþivlerinde doðru dürüst bir fotoðrafý bile bulunmazdý. Murat Ülker de þimdi þimdi insan içine karýþmaya baþladý; daha çok da þirketin hayýrlý ve olumlu faaliyetlerini duyurmak amacýyla...

“Acýkmadan yemez, sofradan da doymadan kalkardý babam” dedi babasý için Murat Bey... O sayede hep ‘fit’ bir insan olmuþ... Güne erken baþlayýp geç saatlere kadar çalýþabilmiþ... Kazandýklarýný ihtiyaç sahipleriyle paylaþmayý da bilmiþ...

Tanýnmýþ bir gazete yöneticisi, benim yanýmda, “Murat Bey, babanýzýn yetiþmemde çok büyük katkýsý var” deyince hemen kulak kabarttým. Meðer ortaokul yýllarýnda Ýstanbul’da yatýlý okuyor ve her yýl yüklü bir yurt ücreti ödemesi gerekiyormuþ... Ýlk yýlý birkaç öküzü satarak ödemiþ babasý; ikinci yýl ne yapacaklarýný düþünürlerken...

“O yýl iftihara geçmiþtim. Okul yönetimi iftihara geçenleri Ülker’e gönderdi. Hepimiz Sabri Bey’in yanýna çýktýk. Önce tebrik etti herbirimizi, sonra da bir zarf içerisinde biner lira sundu babanýz. Yurt için gerekli miktar da bir yýl için bin liraydý zaten...”

Vefatý üzerine yazdýðým ‘Büyük hamiyetperver’ baþlýklý yazýdakayda geçirmiþtim: “1960’lý yýllarýn en etkili dergilerinden biri Kemalettin Þenocak tarafýndan çýkartýlan, babamýn ilk sayýsýndan itibaren abone olduðu ‘Ýslâm Mecmuasý’ydý. Dergi gençler arasýnda þiir ve nesir yarýþmasý açtýðýnda, dönemine göre bayaðý yüksek olan ödülleri koyan kiþiydi Sabri Bey... Þiirde Hüseyin Hatemi’nin, nesirde Ýsmail Lütfi Çakan’ýn birinci olduklarýný hatýrlýyorum.”

Eh, bunu da benden öðrenmiþ oldunuz iþte...

Bilmediðim bir geliþmeyi ise geçen akþam öðrendim: Murat Ülker babasýnýn tavsiyesinin aksine onun ismiyle anýlan bir vakýf kurmuþ ve vakýf da dünyanýn modern dertlerinden biri olan ‘obezite’ ile mücadeleyi ülkemizde üstlenmiþ... Sabri Ülker Gýda Araþtýrmalarý Enstitüsü Vakfý (SÜGAV), ülkemizin dünya çapýnda ünlü genetik araþtýrmacýlarýndan, Harvard’ta bölüm baþkaný Prof. Gökhan Hotamýþlýgil’in de aralarýnda bulunduðu uluslararasý bir bilimadamlarý grubuyla çalýþýyormuþ...

Vakfýn baþýnda eski bakanlardan Mahmut Oltan Sungurlu bulunuyor...

Ülkemiz çocuklarýnýn yaklaþýk yüzde 20’si gereðinden fazla kilolu; yaklaþýk yüzde 20’si de iyi beslenmiyor... Þiþko çocuklarla sýska çocuklar ülkesi görüntüsü var ülkemizin... SÜGAV kreþe ve ilkokula inerek saðlýklý beslenme konusunda eðitim çalýþmalarý baþlatmýþ... Neleri yiyebilip nelerden uzak duracaklarýný, çeþitli yardýmcý malzemeler kullanarak, çocuklara öðretiyorlar uzmanlar yardýmýyla...

Cýngýlý etkili bir de animasyon hazýrlatmýþlar, belleklere daha iyi yerleþmesi için...

SÜGAV’ýn Beslenme ve Saðlýklý Yaþam Zirvesi’nin ikincisi önceki gün yapýldý da, o vesileyle bunlarý öðrendim. Saðlýk bakaný Mehmet Müezzinoðlu ile tarým bakaný Mehdi Eker katýldý zirveye; yerli-yabancý bilimadamlarý konuya iliþkin tebliðler sundu. Sabri Ülker adýna konulan bilim ödülünü, projesiyle, Gazi Üniversitesi’nden Prof. Gülay Bayramoðlu kazanmýþ; ona ödülü sunuldu.

Yazýmýn baþlýðý da benim babamdan...