Kekik sadece yemeklerimizin bir lezzet öðesi deðil, saðlýðý korunduðu ve bazý hastalýklarýn tedavisinde yardýmcý olduðu hemen herkesin bildiði bir gerçek. Farklý kekik tipleri arasýnda “oregano” (Origanum onites, Origanum minutiflorum, Origanum majorana, Origanum syriacum, Origanum vulgare) en çok tercih edileni ve dünyadaki en büyük ihracatçý ülke Türkiye. Normal olarak yetiþtiði bölge ve koþullara baðlý olarak yüzde 2-4 uçucu yað taþýyor. Ancak Avrupa Farmakopesinde (Ýlaç kalite kataloðu) kaliteli kekik için en az yüzde 2,5 uçucu yað taþýmasý koþulu var. Oregano haricinde benzer kokuya sahip diðer bazý bitkiler de kekik olarak kullanýlýyor (Thymus türleri, Satureja türleri, Coridothymus türleri, Thymbra türleri). Kekiklerin karakteristik kokusunu uçucu yaðýnýn temel bileþeni olan karvakrol ve timol veriyor.
Yapýlan bir deneysel çalýþmada (in vitro) oregano (Origanum vulgare L. ssp.hirtum), kültür kekiði (Thymus vulgaris) ve doðal kekik (Thymus serpyllum) bitkilerinin uçucu yaðý ve çayýnýn kötü kolesterol olarak bilinen LDL’nin (düþük yoðunluklu lipoprotein) oksitlenmesini önlediði gözlemlenmiþ. LDL’nin oksitlenmesi damar sertliði riskini artýran önemli bir risk olarak biliniyor. En yüksek etki ‘oregano’da bulunmuþ, sonra doðal kekik etkili. Araþtýrýcýlar çayýn bu etkisinin zengin polifenol içeriðinden kaynaklandýðýný düþünüyor. Ancak bizim daha önce deney hayvanlarý üzerinde yürüttüðümüz bir çalýþmada, 30 gün uygulandýðýnda zahter kekiðinin ve bunun temel kokulu bileþeni olan karvakrolün yüksek kolesterolü düþürdüðünü gözlemledik. Bu bakýmdan antioksidan etkisi bilinen polifenollerin etkisi yadsýnamaz. Ancak kanýmca temel etkinin karvakrolden kaynaklandýðýný söylemek daha doðru olacaktýr. Yani yüksek kolesterol ile baþý dertte olanlarýn kekik çayý demleyerek içmeleri yararlý olabilir. Acaba!
ZEYTÝN YAPRAÐI KARIÞTIRIYORLAR
Üniversitede her yýl son sýnýf öðrencilerine verdiðimiz proje kapsamýnda iki öðrencime verdiðim projenin kokusu; piyasadan (baharatçý, market, aktar, pazar, vd.) topladýklarý kekik örneklerinde farmakopeye uygunluðunu araþtýrmalarýydý. Öðrenciler bu þekilde farklý yerlerden 24 kekik örneði getirdiler. Örneklerin bir kýsmý tam, bir kýsmý ise ufalanmýþ haldeydi. Tam örneklerin hepsinin oregano olduðu görülüyordu. Ancak yaptýðýmýz mikroskobik analizde hemen hiçbirinde kekik ailesi için karakteristik olan uçucu yað taþýyan salgý tüylerini göremedik. Nitekim yapýlan analizde uçucu yað miktarýnýn sýnýr deðerlerin çok altýnda, yüzde 0,5 ile 1,0 (farmakopede en az yüzde 2,5 olmasý öneriliyor) arasýnda olduðunu, tespit ettik. Sadece Çanakkale’de bir köy pazarýndan alýnan kekik örneðinde uçucu yað normal deðerlerdeydi. Bu konuda bilgisine güvendiðim deðerli meslektaþýmýn bana verdiði bilgi, doðrusu beni þok etti. Oregano yaðý pahalý olduðundan toplanan kekikler önce distilasyon birimlerinde uçucu yaðý alýnýyor, kalan posa kurutularak bize oregano, kekik diye pazarlanýyor. Yararlý bileþenlerinin önemli kýsmý alýnmýþ bu kekik posalarýnýn bizlere pazarlanmasý masum bir sahtekârlýðýn ötesinde bir durum olduðunu düþünüyorum. Çünkü su buharý ile nemlenen kekikler kurutulurken, mikroplarý öldürücü uçucu yaðý uzaklaþtýðý için, nemli ortamlarda üreyen aflatoksin üreten mantarlarýn geliþimi söz konusu olabilir. Aflatoksin ise karaciðer hasarý ve kanserine yol açabileceði bildirilen bir besin toksini.
Skandal burada bitmedi! Oreganoya kýyasla daha az maddi deðeri olan diðer kekik türleri ise iç piyasada satýlýrken ufalanýp yüzde 80 oranýnda zeytin yapraðý tozu ile karýþtýrýlýyormuþ. Bir dostum durumu “Hiç olmazsa zeytin yapraðý da yararlý” þeklinde deðerlendirdi. Ne diyelim züðürt tesellisi! Ya da Polyannacýlýk!
Sonuç olarak, yüksek kolesterolünüz için hazýrlayacaðýnýz kekik çayýnýn kaynaðý önemli.