Kenan Kainat’ın ölümü ve Aziz Nesin

Solcular evren lafını çok kullanıyor diye TRT’de evren denmesini yasaklamıştı Kenan Evren.

Bugünün bir sürü demokrasi havarisi  o zamanlar “Aman Paşam, canım Paşam, memleketi kurtardınız” diye yağcılık yaparken Aziz Nesin “evren demek yasak o yüzden Kenan Kainat diyeceğim” diye ortaya çıkmıştı.Bugün bir sürü köşede, televizyon programında Kenan Evren’e saydıranlar olacaktır.Beyler biz sizi Evren Paşa’nın cilacısı olduğunuz zamanlardan biliyoruz oysa...

***

Darbeler bir sürü adam için ekonomik kazanç kapısıdır. İş bitirmeyi seven iş adamlarından tutun da daha küçük uyanıklara kadar.”Kenan Evren’in vecizeleri” diye bir kitap gelmiş zamanında evimize, 17 yaşında fark etmiştim kütüphanede olduğunu. Delikanlı isyankarlığıyla “Bu kitap bu eve nasıl girdi?” diye hesap sormuştum bizimkilere, o dönem Kenan Evren fotoğrafı ya da kitaplarını satan bir sürü tip çıkmış ortaya.Almayanları da üstü kapalı ya da açık 12 Eylül’e karşı mısınız diye yokluyor, insanlar da belki de gizli görevlidir falan diye sattıklarını alıyorlarmış.O kitaptan bir vecize hatırlıyorum “Ne demiş Atatürk, “Ne Mutlu Türküm” diyene demiş”Soytarılığa ama daha önemlisi memleketin ruh haline bakar mısınız? 

***

Televizyon ve darbe günahları belgesel olur mu?Bana göre olur, 12 Eylül’den sonra, TRT ana haber bülteninde,  “yüzü gözü dağılmış insanlara, pişmanım, yaşasın devlet” dedirttiklerini gayet iyi hatırlıyorum.Babamın bir arkadaşının oğlunun işkencede öldürüldüğü bir diğer arkadaşının oğlunun da işkencede çıldırma noktasına geldiğini biliyorum sadece.Bir de 20 yaşına vardığımda tanıştığım bir avukat vardı, verdikleri elektrik dolayısıyla her gece altına kaçırıyordu.12 Eylül olduğunda sadece 12 yaşındaydım. Şişli Terakki Lisesi’nde Milli Güvenlik öğretmenliği yapmıştı Kenan Evren, okulu ziyaret edecek diye 2 saate yakın bahçede beklemiştik. Hazret saat 16.00’da öğrenimin sona erdiği okula 16:30’da gelebilmişti.

12 yaşında bir çocuk için , 124 Mecidiyeköy-Bostancı otobüsünü kaçırmak demekti askeri darbe. 17 yaşındakiler içinse, “asmayalım da besleyelim mi” diye idam edilmek demekti...