Kendi lastiðini patlatan þoför!

Türkiye'de biri puan kaybetti mi; aralarýnda yarýþ ve rekabet olan diðer takýmlar da, sanki puan kaybetmek zorunda... Bu hafta seriyi F.Bahçe açtý; ardýndan G.Saray ve Baþakþehir devreye girdi. Beþiktaþ'ýn Antalya'ya karþý oyun göstergesi de, benzer bir akibetin ipuçlarýný veriyordu. Çünkü iki taraf da, pozisyon üretmekte sýkýntý yaþýyordu... "Ah o fýrsat nasýl kaçtý" dedirtecek heyecan odaklarý yoktu. Ýlk yarýda Beþiktaþ'ýn bir-iki þutu vardý ama, olmasaydý da olurmuþ!

Antalya kendisi bir þey yapmadý ama, en azýndan rakibine de yaptýrtmadý. Siyah-beyazlýlarý dar alanda sýkýþtýrmaya, huzursuz ve etkisiz oynamaya mahkum býrakan presi; bunda etkili oldu. Gene de adam kaçýrdýlar ama, bu sefer de Beþiktaþ güçlü/kararlý/atik deðildi.

***

Maçta en fazla ilgimi çeken nokta; geçmiþ maçlarda hýrsýný açýk ve net olarak göstermekte biraz nazlanan Oðuzhan, þimdiye kadar hiç görmediðim ölçüde takýmýna sahip çýkma coþkusu içindeydi. Yeterli performansta görmediði arkadaþlarýný, (Biraz da sinirle) gayrete getirme çabasý içindeydi. Sýkça söylenip durdu.

 Aslýnda haksýz da deðildi. Çünkü Antalya ikinci yarýda etkili olmaya baþlamýþ, ciddi anlamda pozisyonlara girer olmuþtu. Üstelik Aboubakar kýrmýzý da gördü. Vaziyet gerçekten vahimdi...

***

Þampiyonluða oynayan bir takýmýn; üstelik etrafýnda Fenerbahçe ve Galatasaray gibi iki tehlikeli rakibin ensesinde baskýsý olmadýðý halde; bu kadar çaresiz, beceriksiz ve vurdumduymaz olmasý kabul edilemez. Bu oyun; kendi yolunun üstüne çivi serpip, lastiði patlatmaya çalýþmakla eþdeðer bir kimlik taþýyor. Aman dikkat!