Ýstanbul Milli Eðitim Müdürlüðü Necmettin Erbakan Vakfý’nýn isteði üzerine okullara bir yazý gönderir. Bu yazý aslýnda bir yarýþmayý okullara bildirme yazýsýdýr. Vakýf, birinci gelen öðrenciye Kudüs gezisi, 200 TL burs ve okuluna bilgisayar verecektir. Buraya kadar bir sorun gözükmüyor. Milliyet gazetesinden M. Aþýk, bir Eðitim-sen yöneticisinin aðzýyla soruyor. Bu yarýþma da Necmettin Erbakan’ýn hangi bitmeyen mücadelesi anlatýlacaktýr? Onca eski baþbakan dururken neden Erbakan? Sorularýndan sonra yazar kendi görüþü ile kararý veriyor. ‘Bununla amaçlanan eðitimde dindarlaþmanýn güçlenmesini saðlamaktýr. Milli Eðitim Bakaný ayný zamanda bir beyin avcýsý, binlerce öðrencinin beynini avlýyor’ diyerek noktayý koyuyor.
Ýstanbul Milli Eðitim Müdürlüðüne ‘Din zehirdir, Türkiye’den dini tamamen atabilmek için bize 30 sene daha lazým’ diyen CHP’li Bakan Þükrü Saraçoðlu’nun mücadelesini konu edinen bir yarýþma için baþvuru yapýlmasý sayýn yazarý ve malum medyayý daha da mutlu ederdi kanaatimce. Ne de olsa din ile mücadele çocuklarýn beynini avlamayý deðil çaðdaþ ve özgür bir bireyin temelini atmayý saðlýyor!.
Burdur Milli Eðitim Müdürü bir yemek duasý yazar. Okullara gönderir. Dua 'Yemeðimden önce el açtým sana Allah’ým' diye baþlýyor… Malum medya manþetler atýyor. Milli Eðitim Müdürleri artýk kafasýna göre eðitim veriyor tadýnda. Ama asýl rahatsýzlýk gizlenemiyor. Yemekten önce Allah’ýn hatýrlanmasý bile uykularýný kaçýrýyor.
Eserin adý: Çanakkale ruhu ile dirilmek. Müellifi; Mehmet Yaþar Genç. Çanakkale Savaþý’nýn 100. Yýlý nedeniyle Milli Eðitim Bakanlýðý tarafýndan okullara sahne oyunu olarak tavsiye edilmiþ. Halkýn gazetesi duruma müdahil olmuþ? Çanakkale ruhunu yaþatacak oyunda Ezan ve Fetih suresi…! Ezan ve Fetih Suresi’ni Çanakkale Savaþý’ndan ayrý gören ve baðlantýsýný kuramayan, kendi kuramadýðý gibi o baðlantýyý kuranlarý haklý olarak eleþtirdiðini zanneden bir zihniyetle karþý karþýyayýz. Çanakkale Savaþý’ndan sonra yazýldý ama 10. Yýl Marþý giderdi o sahne oyununa galiba! Neyse bu sene geçti seneye artýk!
Ýslam’ýn bilime olan katkýsý ve bilimsel açýdan geri kalmaya… (Yazan kiþiyi ve tezin adýný izin alamadýðým için açýkça yazmýyorum) adlý tezi çok kýsa zamanda kabul eden zihniyet, Aktüel yazarý Suheyb Öðüt’ün yazýsýnda da kendisinin söylediði gibi ‘Madem sabahtan akþama kadar dinin en aðýr tenkitlerini okumamýzda bir beis yoktu, o zaman sekülerizmin aðýr baþlý bir tenkitini yapmamýzýn da bir beisi olmamasý lazýmdý’ düþüncesiyle hazýrladýðý tezi maalesef hocalarýna kabul ettiremedi. Tez yönetiminde olan kiþilerce sekülerizmin cinsellikle baðlantýsýný kurduðu kýsýmlardan dolayý doktorasý durduruldu. Halbuki Öðüt’ün yazdýðý tezi zekice buluyor belli bir zamana kadar takdir ediyorlardý. Öyle ya sekülerizm iyiydi ama bunun cinsellikle alakasý neydi? Bu çalýþma, özgürlük adý altýnda Beyaz Türklerin yaþamlarýný ifþa etmeye yönelik bir adým olarak mý algýlandý? Olabilir.
Seküler medya Süheyb Öðüt’ün durumunu görmedi. Görmediði gibi seküler yaþamcýlardan tepki yaðdý. Ýslam dinin kendilerince olumsuzluklarýný araþtýranlara verilen izin ve akademik unvanlar belki de kendi yaþamlarýný deþifre ediyor diye Öðüt’ten esirgendi.
Can Yayýnlarý. Kurucusu Erdal Ö. Onlu yaþlardan sonra çocuklarýn okumasý için hikâye kitaplarý basan bir yayýn evi. Hikâyelerde müstehcen ve erotik ifadeler bir hayli fazla. Bunun yanýnda namaz kýlan bir nine karakteri için yazýlan ‘Kocaman kýçlý’ ifadesi dikkat çekiyor.
Malum medya her zaman yaptýðý gibi bazý haberlerle güzellemelere devam ediyor;
‘Seksen günde devri âlem adlý kitap deðiþik bir versiyonu ile piyasaya çýkarýyor. Almanya’nýn Hamburg kentinde yaþayan bir kadýn aralarýnda Ýstanbul’da yaþadýðý aþk gecesi de dâhil seksen ülkede yaþadýðý orgazm tecrübelerini kitaplaþtýrdý. Gezdiði ülkelerde orgazm hikâyelerini ayrýntýlý anlatan yazar, Ýstanbul macerasýný Boðaziçi’nde yatak hikayeleri kýsmýnda anlattý…’
‘Polonyalý kadýn 100 bin erkekle yatacak. Ýlginç bir deneyime imza atmak isteyen kadýn seks maratonuna çýktý. 21 yaþýndaki Lisewska erkeklere ihtiyacým var. Seksi, eðlenmeyi ve erkekleri seviyorum dedi. Genç kadýn yaþadýðý deneyimleri facebook hesabýnda paylaþýyor.’
Yukarýdaki iki haber seküler medyanýn kendince özgür yaþamlarý cazipleþtirdiði içerikler. Bir yandan yukarýdaki iki habere benzer güzellemeler devam ederken diðer yandan dini hayata dair sözde eleþtiri içerikli haberlerden geri durmuyorlar. Kýsacasý kendilerini akýllý alemi ahmak sanýyorlar.
