Kendini tanımak/bilmek ve geliştirmek her insan tekinin yapması gereken sorumluluklarından biridir. Kendini tanımak/bilmek hemen hemen her dinde, maneviyat arayışlarında, kendini geliştirme süreçlerinde önemsenen bir mesele olmuştur. Bu sebeple “kendi üzerine düşünme” hep teşvik edilmiştir.
Kendi iç dünyasına yönelen ve bir iç muhasebe bir uzlet hali yaşayan kişi kendisine sorular sormaya veya sezgilerini kullanarak iç alemini anlamaya çalışır. Bu sürede sıklıkla sorulan sorular şunlardır: Ben kimim? Nasıl bir insanım? Nasıl bir hayat yaşamalıyım? Beni tanımlayan özellikler nelerdir? Neye inanıyorum? Kişilik/ mizaç özelliklerim nasıl? Hangi alanda potansiyellerim var?
Benim anladığım kadarıyla kendini tanıma çabalarının birbiriyle ilişkili ama yine de kategorik olarak ayrı üç boyutu vardır. Bunlar, hakikati anlamanın parçası olarak kendini tanıma, İyi ve mutlu bir yaşam için kendini tanıma, daha başarılı ve fonksiyonel olabilmek için kendini tanıma şeklindedir. Şimdi bu üç kendini tanıma şeklini açıklamaya çalışayım.
Kendinin tanımanın ilk şekli hakikat arayışında olan bir insan tekinin işe kendi iç dünyasına bakmayla başlamasına vurgu yapar. İnsan filozofların yaptığı gibi kendisinin ne olduğuna, niçin yaşadığına yönelik sorular sorup tefekkür ederse, hatta soruların ötesinde mutasavvıfların yaptığı gibi varoluşu hissederse hakikate yaklaşır. Kendisini bu evrendeki varoluşun bir parçası olarak hisseden kişi, daha aşkın olanla, yüce olanla bağ kurar. Bu anlamda kendini bilmek rabbini bilmektir.
Kendini tanımanın ikinci şeklinde kişi “ben ne istiyorum?”, “benim için anlamlı hayat nedir?” şeklinde sorular sorar ve gerçekten kendisinin ne istediğinin farkına varır, anlamlı ve değerli bulduğu şeyleri öncelerse daha iyi bir hayat yaşar, daha mutlu olur. Bu anlamdaki kendini tanıma verili var olan düzenin gerekleri içine boğulup kaybolmaya karşı koyuştur. Tipik bir öyküde plazalarda kariyer basamakları için çok çalışan kişinin mutsuzluğunu hissedip, kendi iç dünyasına dönerek yeni bir yol arayışına yönelmesidir.
Kendini tanımanın üçüncü şekli ise yetenekleri, becerileri yani potansiyeli üzerine düşünmektir. Kişi kendi üzerine düşünerek güçlü ve zayıf yanlarını keşfeder. Kendi üzerine yaptığı analiz üzerinden bir çıkış stratejisi belirler. Güçlü yönleri üzerine yaslanan ve yönlerini geliştiren bir tarzla hayat içinde daha başarılı olur. İş dünyasındaki kendini tanıma çabaları daha çok bu üçüncü tip üzerinden işler.
Gerçek hayatta bu üç farklı tür kendini tanıma bir oranda iç içe geçer. Her üç modelde de kendini tanımaya çalışmak kişiyi derinleştirir, büyütür, geliştirir. Bu sebeple Genç İnsanın 8 Sorumluluğu başlıklı eğitimim bir parçasını kendini tanımak üzerine kuruyorum. Bir sonraki yazımda kendini tanıma ile ilgili yol ve yöntemler tanıtmaya çalışacağım.