Kýlýçdaroðlu fitnesi: Ýktidar-ordu ayrýmý

Afrin harekâtýnýn 11. gününde, dýþarýda Avrupa Birliði ile Almanya ve ABD’nin gizleyemedikleri rahatsýzlýklarý ortada. Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri'nin, “PKK bizim için tehdit deðil, bizim için DEAÞ tehdit” demesi çok þeyi anlatýyor. Atlantik Cephesi, PKK terör örgütünün bitirilmesini istemiyor. FETÖ elebaþý Gülen’in rahatsýzlýðýný da firari tetikçileri sergiliyor. 

Ýçerdekilerin Afrin harekâtýndan rahatsýzlýklarý da þöyle: 

HDP: HDP Þanlýurfa Milletvekili Osman Baydemir iki gün önce Türk Silahlý Kuvvetlerini iþgalci olarak belirtti, harekâtý destekleyenleri aþaðýladý, halký sokaða, NATO’yu da Türkiye'ye müdahale etmeye çaðýrdý. Daha önce de HDP’den yapýlan resmi açýklamada “Afrin’e saldýrý Kürt düþmanlýðýdýr” denmiþti. Kendi sonlarýný kendi elleriyle hazýrlýyorlar… 

ÝYÝ Parti: Genel Baþkan Meral Akþener, harekât öncesinde “Evlatlarýmýzý, kuzularýmýzý bile bile tuzaðýn içine gönderiyorlar. (Ey Erdoðan) iç politikada dümen döndürüyorsan paralý askerlik yapanlarý gönder, kefen giyen tosunlarýný gönder” dedi. 

17 Ocak’ta, ÝYÝ Parti Baþkanlýk Divanýnýn kararý açýklandý. Harekâtýn; “Tek adam rejimini kalýcý kýlmaktan baþka bir amaca hizmet etmeyeceði”, “Erdoðan’ýn Afrin meselesini iç politikaya alet ettiði”, “Dýþ politikanýn þehitler verme pahasýna Erdoðan’ýn tekrar seçilmesi için kullanýldýðý” söylendi. Bir de tehdit eklendi: "Suriye'ye girmek demek, ABD, Rusya, Ýsrail ve Ýran'a Türkiye'nin daha da zayýflamasýna yol açacak teþebbüslerde bulunma fýrsatý sunmak demektir.” 

Yani bu ülkelerden korkudan, ABD’nin 30 bin kiþilik PKK ordusu kurmasýný Türkiye seyretmeli miydi? Siz olsaydýnýz böyle mi yapacaktýnýz? 

CHP: Genel Baþkan Yardýmcýsý Öztürk Yýlmaz -maalesef Dýþiþleri Bakanlýðý eski mensubu- “ÖSO’nun kaynaðý El Kaide’dir, benden daha iyi kimse bunu bilemez” diyerek, Türkiye’nin terör örgütleriyle beraber harekât yaptýðý alçakça iddiasý ile Türkiye’yi uluslararasý kamuoyuna jurnalledi. Kendi ülkesini dýþarýya böylesine jurnalleyen diplomat hatýrlamýyorum, siyasî ikbal uðruna maalesef bunu yapaný da gördük. 

CHP Grup Baþkanvekili Engin Altay, Zeytin Dalý Harekâtý’nýn 7. gününde TBMM’de düzenlediði basýn toplantýsýnda þunlarý söyledi: 

“Tayyip Erdoðan, bu operasyonu milli davayý, Türkiye’nin huzurunu, bütünlüðünü ilgilendiren böyle bir konuyu, bir ‘one man’ (Tek Adam)  þovuna çevirmek istiyorsa bunda baþarýlý olmayacak. Askerin, Mehmetçiðin kaný üzerinden kim siyaset yaparsa Allah onun belasýný versin.” 

Mehmetçik cephede iken harekâtý töhmet altýnda býrakmanýn, ihanete denk olduðunu nasýl göremiyorlar? 

HDP’nin tepkisini anlamak zor deðil. PKK’nýn kökü kazýnýyor ve Kürt siyasi hareketi bundan böyle sahneden inecek. Afrin harekâtý Kürt kardeþlerimizin bu PKK belasýndan kurtulmasý için Türkiye’ye tarihî bir fýrsat veriyor. 

ÝYÝ Parti ile CHP’nin tavrý, en hafif tabiriyle bir siyasî þaþkýnlýktýr. Erdoðan nefretinin susturduðu vicdanýn, kararttýðý ferasetin bir örneði var karþýmýzda. 

Erdoðan siyasî rant ile suçlanýrken aslýnda kendileri Afrin zaferinin siyaseten kendilerine büyük zarar vereceðini ikrar etmiþ oluyorlar. “Erdoðan þu askeri harekâtta tökezlese de kurtulsak þundan” gibi bir halleri var. Tipik, “Erdoðan gitsin de isterse Türkiye batsýn” hâletiruhiyesi... 

Sayýn Kýlýçdaroðlu, dün "Baþarý iktidarýn deðil, ordunun baþarýsýdýr" diyor. Elbette cephede ordumuzun kahramanlýðý, baþarýsý var. Ama siz niye iktidar ile ordumuz arasýna ayrýlýk sokmaya çalýþýyorsunuz? 

Tam da asker-sivil arasýnda milletimizin hasret kaldýðý bir koordinasyon, dayanýþma sergilenirken Kýlýçdaroðlu’nun rahatsýzlýðý neden? Bu neyin telaþý böyle. 

Ordumuz Allah’ýn izniyle sivillere zarar vermeme hassasiyeti ile bir kahramanlýk destaný yazýyor. Elbette askerî zaferin, siz istemeseniz de Cumhurbaþkanýna, AK Parti hükümetine, Genelkurmay Karargâhýna, ordumuza getireceði büyük bir güven, itibar ve destek sonucu olacaktýr. 

Göreceksiniz bu CHP, Yenikapý ruhunu terk ettiði gibi askerî harekâtlarý desteklemekten de vazgeçecektir.