Kýlýçdaroðlu nokta koymayý bilmeli

Türkiye’de, büyük, hatta vahim bir gecikmeyle, 28 Þubat pisliðinin üzerine gidiliyor.

75 milyonun üzerinden, gelecek nesiller üzerinden büyük bir ayýp kaldýrýlýyor.

Üstelik, gözaltýna almalar, tutuklamalar Ergenekon sürecinin baþlarýnda yapýlan þekli ve insani hatalar tekrarlanmadan gerçekleþtiriliyor.

Aklý, vicdaný, toplumsal hafýzasý olan herkesin bu süreci desteklemesi lazým.

Hele Türkiye’nin geleceðinde söz sahibi olmak istiyorsanýz, böyle bir iddianýz varsa.

Hele hele partiniz, baþkaný olduðunuz siyasal parti sosyalist enternasyonale üye, sosyal demokrasinin ilkelerine sahip çýktýðýný iddia eden bir parti ise.

28 Þubat gözaltý ve tutuklamalarýnýn birinci dalgasý baþladýðýnda Sayýn Kemal Kýlýçdaroðlu da, baþka siyasi figürlerle birlikte, sürece iliþkin düþüncelerini aktardý.

Bendeniz doðrusu ne demek istediðini tam anlayamadým.

1982 Anayasasý metnini de tam anlayamýyorum, Kýlýçdaroðlu’nu anlayamamýþ olmam da muhtemelen bu nedenden.

Anayasa yaklaþýk her konuya, özellikle de temel hak ve özgürlükler konularýna “evet ama” klasik formülüyle yaklaþýyor.

Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun 28 Þubat soruþturmasý sürecine yaklaþýmý da biraz böyle, yani bizim Anayasa’nýn meþhur “evet ama” formülüne benzedi.

Ve kanýmca bu pozisyon CHP ve Kýlýçdaroðlu için adeta bir siyasi intihar teþebbüsü oldu.

28 Þubat gözaltý ve tutuklamalarý sadece bir adli operasyon deðildir, toplumsal vicdanda olumlu anlamda yerini çok iyi bulmuþ bir hamledir.

Bu adli ve belki de siyasi hamle karþýsýnda Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun vicdanen ve Türkiye’nin geleceðinde söz sahibi olmak isteyen bir siyasi partinin lideri olarak yapmasý gereken sürece “evet ama”sýz destek vermesi idi.

Lütfen bu konuda ve benzerlerinde “Olur mu, her hamlenin bir amasý vardýr” diye cevap vermeyiniz.

Doðrudur, her konunun, mutlaka bir amasý bulunabilir ama “amanýn” ön plana çýktýðý izlenimini veriyorsanýz, ki 28 Þubat soruþturmalarý sürecinde Kýlýçdaroðlu böyle bir izlenimi, isteyerek ya da istemeyerek, maalesef vermiþtir.

Ana muhalefet lideri olarak Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun hukuki süreçlere itirazlarý olacaktýr, en doðal, en meþru hakkýdýr, iktidarýn yaptýklarýný, yargýyý eleþtirecektir, aksi düþünülemez ama bu eleþtiriler 28 Þubat soruþturmalarý gibi çok yakýn geçmiþin en karanlýk isimlerinin sorgulandýðý bir süreci hedef alýrsa ortaya çýkan görüntü bir sosyal demokrat parti lideri görüntüsü olmaktan çýkmaktadýr.

AK Parti’nin yaptýðý çok olumlu iþler vardýr, hala yapmadýðý çok önemli iþler vardýr, kötü yaptýðý iþler de vardýr; olumlu yaptýklarýný desteklersiniz, yapmadýklarýný, kötü yaptýklarýný da çok sert eleþtirirsiniz.

Ancak, bu desteði ve eleþtiriyi karýþtýrýr, sýrf olumluya net destek vermemek için destek ve eleþtiriyi karýþtýrýr, ne anlama geldiði pek anlaþýlamayan sözler ederseniz, Türkiye’nin geleceðinde söz sahibi olma iddianýz çýkmaza girer; yazýnýn baþlýðýnda kullandýðým “nokta koymayý bilmek” de bu anlama gelmektedir.

Kýlýçdaroðlu’nu, þart deðil ama, anlamak da gerekebilir; selefi 28 Þubat sürecine mutlak destek vermiþtir, Haziran 2011 seçimlerinde 28 Þubat sürecinin simgesel isimlerini, mesela Nur Serter’i bir kez daha TBMM’ye taþýmýþtýr, 12 Eylül referandumunda hayýr propagandasý yapmýþtýr, Kýlýçdaroðlu’nun imzasý da 28 Þubat’ýn simgesel rezaleti türban yasaðýnýn anayasal olarak kaldýrýlmasýna yönelik anayasa deðiþikliðini Anayasa Mahkemesi’ne götüren dilekçenin altýnda mevcuttur, vs.

Olumlu þeyler “amasýz” desteklenmelidir.

Bu yazýyý yazarken ekranlarda gördüðüm Sayýn Kýlýçdaroðlu darbeler hukukunun tümüyle kaldýrýlmasýna yönelik bir öneri getirmektedir.

AK Parti’ye de düþen bu önerinin üzerine “amasýz” gitmek olmalýdýr.

twitter.com/KarakasEser