Açýkçasý Kemal Kýlýçdaroðlu’nun Brüksel’de, Suriye katili Esad’la Baþbakan Tayyip Erdoðan’ý benzeþtirerek yarattýðý skandalý unutturmak için, konunun üzerine daha fazla gitmeden sessizlik içinde geçiþtireceði kanaatindeydim. Ama yanýlmýþým, Kemal Bey’le birlikte neredeyse bütün CHP yönetimi adeta yarýþýrcasýna yeni skandallara imza atmakta kararlýlar.
Demek ki suçüstü yakalanmak böyle bir þey oluyormuþ. Zira, dünyanýn hiçbir demokratik ülkesinde aklý baþýnda bir siyasi parti, kendi ülkesinin baþbakanýna ‘katil’ diyecek kadar siyasi bir basiretsizlik içinde olamaz.
Böyle bir üslubu, TKP benzeri hiçbir siyasi hedefi olmayan, kýyýda köþede vur-kaç taktiði uygulayan radikal devrimci bir örgüt kullansa dönüp bakmazsýnýz bile... Nitekim, bu örgütlerin Reyhanlý saldýrýsý sonrasýnda yaptýðý açýklamalar da aynen böyle. Ve biz onlarý hiç konuþmuyoruz. Çünkü onlarýn toplumda bir karþýlýðý yok. Ancak, Türkiye’nin ana muhalefet partisinin genel baþkaný TKP aðzýyla konuþursa orada bir sorun var demektir.
Gerek Kýlýçdaroðlu’nun gerekse CHP genel baþkan yardýmcýlarýnýn her gün telaþla garip açýklamalar yapmalarý, olaðan bir durumun göstergesi olamaz. CHP’den gelen bütün bu açýklamalarý alt alta koyduðunuzda, adeta bir sayýklamalar manzumesiyle karþýlaþýrsýnýz.
Öyle anlaþýlýyor ki, Kýlýçdaroðlu marjinal örgütlerden ödünç aldýðý ya da onlardan arakladýðý ‘katil’ söylemi dolayýsýyla onlarla ayný fotoðraf karesinde yer aldýðýný gördü ve telaþa kapýldý. Ýyi güzel de, bu görüntüden kurtulmanýn yolu Esad’ýn avukatlýðýna soyunmakla olmuyor maalesef...
***
CHP’de aklý selim sahibi birileri, Kýlýçdaroðlu’nu bu Esad sevdasýndan vazgeçirmelidir. Daha geçtiðimiz Cumartesi günü Sivaslý iþadamlarýyla kahvaltýda buluþan Kemal Kýlýçdaroðlu, Reyhanlý saldýrýsýndan Esad’ý temize çýkarmak için, Baþbakan Erdoðan’a “Esad yaptýysa kanýtlarý nerede?” diye soruyordu. Bu nasýl bir akýl tutulmasýdýr Allah aþkýna?
Galiba, Kemal Bey için bir kez daha tekrarlamakta yarar var, Reyhanlý’da 52 vatandaþýmýzý Suriye katili Esad öldürmüþtür. Bu yeterli deðil mi Kemal Bey? Yoksa inanabilmeniz için (Allah korusun ama) Esad’ýn 50 vatandaþýmýzý daha mý katletmesi gerekiyor?
Gördüðünüz gibi Kýlýçdaroðlu, kelimenin tam anlamýyla daðýlmýþ durumda. Güle oynaya gittiði Brüksel’deki Avrupalý sosyalistlere Tayyip Erdoðan’ý þikayet edip büyük bir baþarý kazanmanýn mutluluðu ile Türkiye’ye dönecekti ama olmadý. Sosyalist Grup Baþkaný Swoboda’nýn fýrçasý bütün ayarlarýný bozdu.
Brüksel dönüþü, havaalanýnda “Batýlýlar’dan demokrasi dersi alacak deðilim” þeklindeki sözleri Kýlýçdaroðlu’nun nasýl bir ruh hali içinde olduðunun en önemli göstergesi olsa gerek.
Ýnsana sormazlar mý, madem Batýlý demokrasilere inanmýyordun, Avrupalý demokratlarýn toplantýsýnda ne iþin vardý?
Acaba diyorum, Kemal Bey bir yýl önce Avrupalýlarýn Türkiye’deki basýn özgürlüðü ile ilgili açýklamalarýný ballandýra ballandýra anlatýrken de Batýlarýn ‘demokrasi dersine’ hiç inanmadýðý halde hepimize numara mý yapýyordu?
Galiba, Kýlýçdaroðlu’nun demokrasi bahsindeki gerçek zihin yapýsý bu tür kýzgýn hallerde gerçek anlamýyla ortaya çýkýyor. Evet doðrudur, Kemal Bey’in “Batýlýlarýn demokrasi dersi”ne hiç ihtiyacý yoktur. Esad’ýn kadim Baas dostluðu ona yeter... Unutmayalým ki dün, “Neredeymiþ bu Ergenekon, ben de üye olacaðým” diyen Kýlýçdaroðlu ile bugün Esad’a kol kanat geren Kýlýçdaroðlu ayný Kýlýçdaroðlu’dur.