Kemal Kýlýçdaroðlu, Ankara'da baþladýðý yürüyüþünü Maltepe'deki mitingle sonlandýrdý. Demesi o ki, bu yürüyüþ bir son deðil ilk adýmmýþ. Bu adýma sonra geliriz, önce CHP'nin bugüne kadar yapabildiði en büyük mitingiyle ilgili bir kaç hususun altýný çizelim.
Kýlýçdaroðlu, "kontrollü darbe" gibi toplum vicdanýnda asla kabul görmeyecek bir yalaný devamlý surette dolaþýmda tutmasýna raðmen 16 Nisan referandumunda da sonuç verdiðini düþündüðü muhafazakar kesimi ürkütmeme taktiðini yürüyüþ ve miting sýrasýnda devam ettirdi. Hem 15 Temmuz'a kontrollü darbe demeye devam etti hem de "Þehitler için de yürüyoruz, gaziler de bize destek veriyor" gibi laflar sarfetti.
16 Nisan referandumundaki yüzde 48.6'yý kiþisel baþarýsý olarak gördüðünden yürüyüþün gaye ve motivasyonunu da paralel mesajlarla ördü. "Adaletin tümden ortadan kalktýðý, tek adam rejiminin geldiði, hukukun askýya alýndýðý, halkýn direnme hakkýný kullanmasý gerektiði" þeklindeki isyana teþvik diline son derece mülayim, protestolara dahi alkýþla karþýlýk veren, þizofren ve takiyyeci bir tarz eþlik etti.
Türkiye'nin terör tehdidi altýnda olduðu gerçeðine raðmen 20 günden fazla ülkenin en iþlek yollarýndan birini iþgal ederek kamu güvenliðini tehlikeye atan bir yürüyüþü devlerin en üst korumasý altýnda tamamlayýp sonra da anayasal bir kurum olan OHAL'in ilan edildiði 20 Temmuz'u "gerçek darbe" olarak adlandýrdý.
Þizofrenik siyaset de diyebileceðimiz bu durum aslýnda FETÖ'nün taktiðiyle de son derece uyumlu.
Bir taraftan en seküler hayatlarý sürüp bir taraftan en cennetlik iþler yaptýðýna inanmak, milli ve mukaddes deðerleri önemser gibi davranýp öte yandan Türkiye'nin hilafýna ne kadar þey varsa imza atmak, bir tarafta siyasetten uzak duruyormuþ gibi yapýp diðer tarafta siyasete yön verme amacýyla asker ve sivil bürokrasiyi ele geçirmek.
Þizofrenik olduðu kadar þeytani bir akýl da...
***
Kemal Kýlýçdaroðlu'nun yürüyüþünün adalet temalý olmasý da böyle bir þey aslýnda; herkes için ihtiyaç olan ve kimsenin itiraz etmeyeceði ortak bir deðeri pankart yapýp yanýnýzda durmayan herkesi adaletin karþýsýndaymýþ gibi gösterme kurnazlýðý... Eylemin kendisine yöneltilen eleþtirileri "adalet karþýtlýðý" olarak etiketlemek ise haksýz kazanç beklentisi... FETÖ'cülerin "Þimdi lider oldu" diyerek alkýþladýðý bir eylemde 15 Temmuz þehitlerini alet etmek ise düpedüz aymazlýk ...
Kýlýçdaroðlu'nun amacý parti içi muhalefeti sindirmek ve 2019'a gitmekse kesinlikle bu yürüyüþ burada bitmemeli. Kýlýçdaroðlu hep bir þeyler yapmak, hep bir "aktivizm" hep bir "eylemsellik" içinde olmak zorunda.
Ýki sebepten; ilki CHP'deki baþ kaldýranlarýn baþýný ezmek için. Zira öyle genel kurulda elini kürsüye vurup "Atýn bunu dýþarý" diyerek muhalefeti susturmak zor artýk.
Ýkincisi; bu yürüyüþler, mitingler, CHP ile HDP'yi yakýnlaþtýrma ve CHP'yi Alevi ve Kürt solunun partisi haline getirmek, Kýlýçdaroðlu'nun hesap uzmanlýðýyla üstesinden gelebileceði bir mühendislik deðil. O bir pratisyen sadece. Türkiye'de kaos ve iç savaþ çýkarmak isteyenlerin lafýndan çýkmadýðý müddetçe sorun yok.
CHP'nin Maltepe mitinginin olduðu gün Berlin'de yapýlan yürüyüþe Türk bayraðý ile katýlmak isteyen CHP'lilerin provokatörlükle suçlamasý ve Türk bayraðýna izin verilmemesi þu 20 günlük yürüyüþün ve CHP'deki derin yarýlma ve yapýlanmanýn da ipucunu veriyor. Türkiye'de HDP ile ortak miting yapan CHP, Berlin'de doðrudan PKK ile miting yapabiliyor.
Kýlýçdaroðlu'nun dediði gibi bu bir ilk adýmsa bu yolun sonu nereye varacak?
Türkiye'deki tüm anayasal kurumlarýn ortadan kalktýðýný, seçimlerin geçersiz olduðunu iddia eden Kýlýçdaroðlu bu gidiþle daða mý çýkacak?
