Bu hafta sosyal medyada yayýnlanan bir görüntü tüylerimi diken diken etti. Ýzmir’de kendini sosyal medya fenomeni olarak adlandýran bir þahýs, çocuklarý para verme vaadiyle genel ahlaka aykýrý davranýþlar yaptýrmaya zorluyor. Bunun adýna da YARIÞ-MA diyor utanmadan. Görüntüleri burada tarif etmeyeceðim ama tek kelime mide bulandýrýcý.
Ýnfiale neden olan görüntüler üzerine adli makamlar söz konusu þahsý gözaltýna alýndý. Umarým alabileceði en yüksek cezayý alýr. Kendini SOSYAL MEDYA FENOMENÝ olarak adlandýran bu þahýsýn böyle bir terbiyesizliði neden yaptýðý ise þimdilik muamma. Ama benim burnuma çok ama çok kötü kokular geliyor. Dijital dünyanýn karanlýk dehlizlerinde uyuþturucu, fuhuþ ve daha nice yasa ve ahlak dýþý iþlerin dönmediðini bilmeyen yok.
Bugünlerde yeniden devreye sokulan medya ile ilgili bir rapor dikkatimi çekti. Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Enstitüsü’nün 2018 dijital haber raporu. Rapora göre en çok sahte habere maruz kalýnan ülke Türkiye. Ýnsanlar dünyaca bilinen bazý kurumlarýn isimleriyle yayýnlanan raporlarý haliyle dikkate alýyor. Ancak o raporlarý kimin hangi kriterlere göre hazýrladýðý bazen tam bir hayal kýrkýlýðý ve yanýltýcý.
Birincisi; söz konusu rapor haziran ayýnda yayýnlanmýþ.
Ýkincisi, raporun Türkiye bölümünü hazýrlayan kiþi FETÖ’CÜ Servet Yanatma.
Þimdi soruyorum; Türkiye ile ilgili en çok sahte ve yalan haber yapan bir terör örgütüne mensup kiþi nasýl TARAFSIZ bir rapor hazýrlayabilir?
Size tavsiyem bu tip raporlarý deðerlendirirken kimlerin hangi standartlara göre hazýrladýðýna bakmanýz.