Bizim gazetelere ve yorumculara bakarsanýz, Netanyahu-Lieberman ikilisinin Gazze saldýrýsý herkes için baþarýyla bitti: Saldýrgan gücünü gösterdi, kazandý. Saldýrýlanlar baþeðmedikleri için, Hamas da kendini siyasi muhatap haline getirdiði için kazandý. Mýsýr Cumhurbaþkaný Muhammed Mursi ‘arabulucu’ görevini yerine getirdi, kazandý.
Onlara göre herkes kazandý, bir tek kaybeden var: Türkiye... Daha doðrusu, bölgede bir güç haline geldiði iddiasýnýn sahibi olan Ak Parti hükümeti... Baþbakan Tayyip Erdoðan... Dýþiþleri bakaný Ahmet Davutoðlu...
Gazetelerde bunu vurgulamak için çarþaf çarþaf yazýlar yayýmlanýyor; yorumcular iþi gücü býrakmýþ Türkiye’nin neler kaybettiði üzerine ahkâm kesiyorlar...
Acaba öyle mi?
Bu yazýnýn giriþine bir fotoðraf konulmasýný istedim. O fotoðrafta bir grup asker birbirine yaslanarak yatmýþ görünüyor. Birinin elinde Ýsrail bayraðý var; oradan bunlarýn Ýsrail askerleri olduðunu anlýyoruz. Ýbranice bilseydik, yatýþ ve duruþ tarzlarýnýn bir mesaj olduðunu da anlayacaktýk. Bilenler, askerlerin, Ýbranice “Bibi bir loser’dýr” mesajýný verdiðini söylüyor...
Netanyahu’nun lâkabý ‘Bibi’, ‘loser’ da Ýngilizcede ‘büyük kaybeden’ demek...
Kimbilir hangi hesaplarla Gazze’ye askerleri saldýrttý Netanyahu, ama sekizinci gün ‘ateþkesi’ kabul etmek zorunda kaldý. ABD baþkaný Barack Obama sözde saldýrýya destek çýktý; Avrupa baþkentlerinde, ABD’de Ýsrail-yanlýsý gösteriler yapýldý... Ancak Ýslâm Dünyasý’nýn ve her ülke halklarýnýn saldýrýya verdikleri sert tepkiler, Ýsrail’i geri adým atmaya zorladýðý gibi Netanyahu-Lieberman ikilisini de kendi halkýnýn gözünden düþürdü.
Çok deðil dört yýl önce, 27 Aralýk 2008 günü Gazze’ye saldýrmýþ, 3 Ocak 2009 günü kara harekâtý baþlatmýþtý Ýsrail; ‘Dökme Kurþun Operasyonu’ 21 Ocak 2009’a kadar üç hafta sürdü. 1400’ün üzerinde Filistinli’nin hayatýný kaybettiði operasyonda dünya kamuoylarý mefluç bir görüntü vermiþti.
‘Bulut Sütunu’ adýný verdikleri son saldýrý ise bir haftada bitti; Ýslâm Dünyasý baþta olmak üzere her yerden tepki aldýðý ve ABD de eskiden olduðu kadar arkasýnda durmadýðý için... Tabii, GazzelilerinHamas öncülüðünde saldýrýyý pahalýya ödetme kararlýlýðý da çok önemliydi.
‘Dökme kurþun’ ve ‘bulut sütunu’ gibi isimler tuhafýnýza gitmiþ olabilir; Ýsrailliler askeri operasyonlara isim koyarken Tevrat’tan yararlanýyor... Tevrat’ta zora düþtüklerinde Ýsrailoðullarýna gönderilen yardým ‘bulut sütunu’ olarak anlatýlýyor... ‘Bulut sütunu’ bu kez Filistin’in üzerindeydi.
Türkiye kaybetti mi? Þimdilik iyi fark edilmiyor, ama Mýsýr’la omuz omuza veren Türkiye’nin bu ihtilâfýn kazançlýlarý arasýnda olduðu ileride daha iyi görülecek...
Aksini söyleyenler ise kaybedenler arasýnda yer alýyor...