Pazar günü sonlanan Altýn Koza’yý 10-15 kiþilik eleþtirmen grubuyla izlemek, gece geç saatlere kadar sýcaðý sýcaðýna yapýlan deðerlendirmelere kulak kesilmek hayli verimli, kimi zaman hayrete düþürücüydü.
Eleþtirmenlerimiz tüm yarýþma filmlerini izledikten sonra ‘Favori’ listelerini hazýrladý. Hemen herkesin En Ýyi Film listesinde (sýralama deðiþse de) Zeki Demirkuzbuz’dan ‘Yeraltý’, Yeþim Ustaoðlu’ndan Araf ve Pelin Esmer’den Gözetleme Kulesi yer aldý. Bu isimler ayný zamanda En Ýyi Yönetmen adaylarýydý da.
Ve ertesi gün, ödül gecesi... Bizim eleþtirmenlerin favori listesi iki seksen! Kimsenin tahmin dahi etmediði ‘Babamýn Sesi’ne gitti En Ýyi Film ve En Ýyi Senaryo Ödülleri. Eleþtirmenler þoktaydý. Anlaþýlan o ki, Ferzan Özpetek baþkanlýðýndaki jüri, epey tartýþýlacak ödüller daðýtmaktaydý o gece. Daha bitmedi! Eleþtirmenlerin ‘En Ýyi Yönetmen’ listesi de fena halde delindi. Ne Demirkubuz, ne Ustaoðlu ne Esmer veya Derviþ Zaim o gece sahneye çýkabildi.
Hemen her filmi izleyip deðerlendiren eleþtirmen arkadaþlarýmýz sadece ‘En iyi Erkek Oyuncu’yu tutturdu. Engin Günaydýn ve Ýlyas Salman herkesin listesindeydi ve ödül de zaten bu iki isim arasýnda paylaþtýrýldý. Beðeni subjektiftir ama ‘ortak kanaatleri’ yerle bir eden, olmadýk ‘iþlere’ mavi boncuk daðýtan jüri kararlarý beklentileri adeta darmadaðýn etti.
Þimdi ödül töreninden bir gece öncesine dönelim. Ýçlerinden biri þu ‘acýmasýz’ tespiti bile yaptý: ‘Aha þuraya yazýyorum. Ferzan’ýn baþkanlýk ettiði bir jüriden ne Zeki’ye, ne Derviþ’e ne de Yeþim’e ödül çýkmaz.’ Neden diye sordum. ‘Mesleki rekabet’ cevabýný aldým. Günahý boynuna!
En iyi müzik yok öyle mi?
Ýlginç bir nokta da jürinin bu yýl ‘En Ýyi Müzik’ dalýnda ödüle layýk bir film bulamamýþ olmasýydý. Oysa Ýsmail Güneþ’in Ateþin Düþtüðü Yer adlý filmi görüntü ve sanat yönetmenliðinde olduðu kadar, müzikleriyle de öne çýkan bir yapýmdý. Geçen seferki Antalya ön jürisinin skandal bir duyarsýzlýkla sýfýr puaný yapýþtýrarak yarýþma dýþý býraktýðý bu filmi Adana jürisi de görmeyerek bir anlamda Antalya ile tadýndan yenmez bir dayanýþma sergiledi! Oysa ‘yerli’ jürinin ýsrarla görmezden geldiði Ateþin Düþtüðü Yer, daha birkaç hafta önce dünyanýn en saygýn festivallerinden biri olan Montreal’den iki büyük ödülle dönmüþtü. Bazý eleþtirmenlere hak vermemek elde deðil; Türk sinemasýnýn sorunlarýna bakarken bu jüri meselesine eðilmenin vakti geldi de geçti bile. Özellikle sýfýrcý bir jüri anlayýþýnýn hangi kriterlerle hareket ettiðini bilmek her sinemaseverin hakký olmalý. Neyse... Ertesi sabah Ýstanbul’a dönerken þu cümlelerle ayrýldýk Adana’dan; ‘Altýn Koza’da organizasyon bu senekinden daha iyi olmamýþtý ama ödül daðýtýmýnda ise hiç bu kadar saçmalandýðý görülmemiþti.’