Maçtan bir gün önce, derbi maçý deðerlendiren tahmin yazýmda; “Beþiktaþ son haftalardaki gibi yüksek tempoyla oynarsa, kendi ipini çeker” türünde uyarý yapmýþtým. Siyah-beyazlýlar tongaya düþmedi. Kontrollu oyundan daha yüksek, tempolu oyundan daha düþük hýzla maça girdi. Bu durum, Fenerbahçe’nin pek iþine gelmedi. Rakibin telaþlý baský sýraszýnda yakalayacaðý kontra fýrsatlarla etkili olma avantajýný bulamadý. Bu da onlarý sinirlendirdi.
Fakat iþin tuhafý, sinirlenen F.Bah- çe deðil de; Beþiktaþ bunun zararýný gördü. Tosiç’in kafa vurmadan, ama kafa vurur gibi hafi f hareketini; Robin van Persie çok profesyonel bir þekilde deðerlendirerek kendini yere attý. Hakemin bir metre önünde cereyan bu olayda; “Teþebbüs” bile deðerlendirilmeye alýnmasý gerektiði için, kýrmýzý kart (Aðýr kalsa da) çýkarýlmak zorundaydý. Beþiktaþ, Tosiç’in öfkesine, yanlýþýna, hatta amatörlüðüne kurban gitti.
***
Oysa siyah-beyazlýlar, pasif direniþ içindeki F.Bahçe’yi kendi kontrollarýna almýþ, ilk devrede sadece Talisca’dan 4 pozisyon bulmuþlardý. Oðuzhan’ýn çok etkili bir kafa þutu oldu... Sarý-lacivertliler sýfýr etkinlikteydi. F.Bahçe “Ýþler böyle yürümüyor, rakibi sinirlendirip kontrolsüz, dengesiz, fevri hareket etmesini saðlayalým” stratejisine geçtiði an, ilk fýrsatta Tosiç’i avladýlar. Sonrasýnda Alper’in yarayý kaþýyan hareketleri baþladý. Maç bir anda büyük gerilime girdi.
Sinirlenmek ve bir kiþi eksik kalmak, Beþiktaþ’ýn doðal akýþýný sarstý. Tempo yükseltmeden baský kurmak becerisini erozyona uðrattý. Bu çözülme; Musa Sow’un direkten dönen röveþatasýyla, neredeyse cezalandýrýlýyordu. Oyun dengelenmiþti. Kýrmýzý kart öncesi Beþiktaþ’la, kýrmýzý kart sonrasý Beþiktaþ; birbirinden çok farklýydý. Bu farkýn bedelini aðýr ödediler.
Fenerbahçe’ye gelince... Sarý-Lacivertliler bütün planlarýný Beþiktaþ’ý durdurmak ve kontrataklarla sonuca gitmek üzerine kurmuþtu.
Fener’in hocasý Dick Advocaat’ýn bu planlarý tuttu. Tosic’in de atýlmasý iþlerini kolaylaþtýrdý ve Türkiye Kupasý’nda turu geçen taraf oldular.
