Kýsadan Uzun bir hikaye çýkardýlar

Uluslararasý Boðaziçi Film Festivali beþ yýl içinde köklü festivalleri kýskandýracak bir organizasyon yapýyor. Biz de teybimizi Festival Baþkaný Ogün Þanlýer’e uzattýk ve festivalin bugününü ve yarýnýný sorduk...

Ogün Þanlýer

Sinema alanýnda yetkin bir eser verebilmek de sonuçta 100 yaþýný geçmiþ bir sanat dalýnýn geride býraktýðý külliyata en üst seviyede hakim olmak ile mümkün.

 

Ülkenin film festivalleriyle ilgili uzun zamandýr müspet bir þey yazamamanýn sýkýntýsýný çekiyorduk ki Boðaziçi Film Festivali gösterdiði filmler, uzun metrajýn yanýnda kýsa filme verdiði önem, kalburüstü sinemacýlarý konuk etmesiyle bizi bir nebze mutlu etti. Üstelik bu festivalin çok kýsa süre içinde bunu baþarmasý kendi adýma dikkat çekiciydi. Hýzla yükselen ivmenin nereye gideceðini anlamak için Festival Baþkaný Ogün Þanlýer’e sorularýmýzý yöneltmek iyi bir tercihti. Bakalým Ogün Þanlýer ve ekibinin baþarýsýnýn sýrrý neymiþ?

- Boðaziçi Film Festivali’nin diðer festivallerden farký nedir?  

Öncelikle biz, yeni yetiþecek olan, eline kamerayý almak isteyen, bu alana ilgi duyan genç sinemacýlara destek olmak amacýyla yola çýktýk. Dolayýsýyla kýsa filme ve kýsa filmcilere destekler verdik, söyleþileri ve atölyelerimizi bu minvalde oluþturduk. Uluslararasý kýsa film yarýþmamýzý açmamýzýn amacý dünyanýn en iyi festivallerinde gezen ve ödüller alan kýsa filmcileri Ýstanbul’a getirerek onlarla Türkiye’deki kýsa filmciler arasýnda bir etkileþim saðlamak, bir tanýþýklýk oluþturmak ve motivasyonlarýný artýrmaktý. Sonraki yýllarda uzun metraj yarýþmalarýmýzý açmamýzla birlikte bunu ulusal sinemamýzýn önemli isimleri ve yeni kuþak genç sinemacýlar için de yapmak üzere çalýþmaya baþladýk. Bizimkinin diðer yerli festivallerden önemli farklarýndan birisi, Boðaziçi Film Festivali olarak ulusal sinemamýza elimizden geldiðince destek saðlamak üzere yola çýkmýþ olmamýz diyebilirim. Diðer yandan da toplumun her kesimine ve her türden filmlere ilgi duyan sinemaseverlere yönelik bir anlayýþý benimsiyoruz. Son olarak da týpký festivalimiz gibi genç bir ekibe sahibiz; ancak tecrübeli hale geldik. Heyecanýmýz, enerjimiz ve iþtahlý olmamýz da bir farkýmýz diyebilirim.

- Beþ yýllýk geçmiþle on yýllardýr süren festivalleri kýskandýracak iþlere imza attýnýz. Bu baþarýnýn altýnda ne yatýyor?

Mükemmeliyetçi oluþumuz burada öne çýkýyor herhalde. Biz bir iþi yaparken hep hakkýný vermek üzere hareket ediyoruz. Bunun yaný sýra, kurumsal yapýmýz bizden daha eski festivallere göre oturmuþ bir durumda. Eksiklerimizi hýzlýca gidermeye çalýþýyoruz. Bu kurumsal yapý ve profesyonel çalýþma süreci bizi kýsa bir sürede ileriye taþýdý. Uluslararasý Boðaziçi Film Festivali, bir sene boyunca çalýþýlarak ortaya çýkarýlýyor. Hýzlý ve biraz sabýrsýz olduðumuz da bir gerçek tabii. Bir an önce hedeflediðimiz yerlere ulaþmak ve yapmak istediklerimizi gerçekleþtirmek amacýndayýz.

- 2017 yýlý içerisinde neredeyse en son yapýlan festivalsiniz ama ulusal yarýþmaya katýlan sekiz filmin beþini diðer festivallerde görmedik. Yýllardýr Türk sinema endüstrisinin bizim festival dünyamýzý besleyemeyecek bir üretime sahip olduðu söylenir. Bu inanýþ mý yanlýþ, yoksa siz baþka bir strateji mi geliþtirdiniz?

Bizim stratejimiz ulusal sinemamýzýn kýsa ya da uzun fark etmeksizin daha iyi ve çeþitli imkanlarla desteklenmesini saðlamak. Bunu ne kadar iyi yapabilirsek aslýnda kendimizi o kadar baþarýlý sayabiliriz. Festivallerin üretim süreçlerine katkýda bulunmasý yine festivallerin ulusal film gösterim sayýlarýný da arttýrabilir. Dolayýsýyla festivallerin ulusal filmler tarafýndan beslenememesi gibi bir durum da olmaz. Kaldý ki bu filmlerin yaratýcý ekipleri, filmlerini festivalleri beslemek için üretmiyorlar, izleyici için üretiyorlar. Festivaller sadece bu filmlere yer ayýrmakla ve çeþitli desteklerle motive etmekle yükümlü olabilir. Bizim yerli filmlerden prömiyer istemiyor oluþumuz o filmleri bir kez daha Ýstanbul’da önemli salonlarda izleyeciyle buluþturmak istiyor oluþumuzdan kaynaklanýyor. Yerli filmler için festivallerimizin prömiyer þartý koymasý ya da bir festivalden ödül alan filmin diðer festivale girememesi gibi durumlarýn da olmamasý gerektiði kanaatindeyiz. Festivallerde gösterilen filmlerin vizyon þanslarýnýn yaver gitmediði de düþünüldüðünde onlara bu gösterim imkanlarýný sunmak çok önemli ve festivallerin asýl görevi de budur.

MESELE FESTÝVALÝN BAÞINA ULUSLARARASI YAZMAK DEÐÝL! 

- Bütün festivallerin baþýnda uluslararasý yazar ama çok azý gerçekten bu nitelemeyi hak eder. Boðaziçi Film Festivali’nde dikkat çekici olan her evresinde yetkin bir yabancý uzmanýn yer almasý. Bu organizasyon nasýl baþarýldý?

Biz sadece ‘uluslararasý’ yazýp içini boþ býrakmak istemedik. Geçmiþ yýllarýmýzda Ivana Chubbuck, Susan Batson, Lorenzo Soria, Robert McKee gibi isimleri aðýrladýk, önemli yönetmenler ve konuklarýmýz oldu. Her sene ortalama olarak dünyanýn hemen her ülkesinden 3 bin 500 tane baþvuru alýyoruz. Uluslararasý yarýþmalarýmýzýn hepsinin yönetmenleri ve film ekipleri festivale tam kadro olarak katýlýyorlar. Yani yarýþmada filmi var ama film ekibi festivale gelmemiþ gibi bir durum biz de henüz olmadý. Bu sene de zaten hem kýsa hem uzun uluslararasý yarýþma filmlerinin hepsi Türkiye prömiyerlerini festivalimizde yapýyorlar. Tüm filmlerin ekiplerini aðýrlýyor olacaðýz. Bunlarýn arasýnda Majid Majidi gibi Parviz Shahbazi, George Ovashvili gibi tanýdýk ve ünlü yönetmenler de var.

Bu yýl festivalde aðýrlayacaðýmýz isimler arasýnda Majid Majidi, Parviz Shahbazi ve George Ovashvili gibi ünlü yönetmenler var. 

ÞÖHRETLERE VERECEÐÝMÝZ PARAYI  SANATÇILARA DAÐITIYORUZ 

Her festivalin bir kýsa film bölümü olur ama neredeyse üvey evlattýr. Boðaziçi Film Festivali’ndeyse daha tanýtým aþamasýnda kýsa filme verilen önem belli.Bunun sebebini bizle paylaþýr mýsýnýz?

Kýsa filme gerçekten önem veriyoruz, destek veriyoruz ve böyle de devam edeceðiz. Ödül konusunda ise Van Damme gibi gözden düþmüþ isimlere ayýracaðýmýz bütçeyi kýsa filmcilere ayýrýyoruz. Bir þarkýcýya konser vermesi için yapacaðýmýz masrafý ödüller için deðerlendirmeyi doðru buluyoruz. Ödülleri yüksek tutmaya çalýþýyoruz; bir sonraki filmlerinde kullanabilecekleri bir para ellerine geçsin istiyoruz. Bunun dýþýnda kýsa filmcileri en iyi þekilde aðýrlýyoruz, onlara da týpký uzun metraj filmlere ödediðimiz gibi bir gösterim ücreti ödüyoruz ve filmlerini en iyi seans ve salonlarda gösterip soru cevap yapmalarýný da saðlýyoruz. Ýstanbul Medya Akademisi olarak yýl boyunca eðitimler veriyoruz. TRT Okul kanalý ile yaptýðýmýz bir program var, ‘Kýsa Film Akademisi’ adýný taþýyan… Bu program dahilinde bir çok kýsa filme 5 bin TL destek vererek onlara katkýda bulunduk. Ortaya çýkan filmleri de hem TRT Okul kanalýndaki programda yayýnladýk, hem yönetmenleri ile söyleþiler yaptýk, hem de bu filmlerden oluþan bir bölümü Uluslararasý Boðaziçi Film Festivali programýnda yer vererek Ýstanbul Medya Akademisi Genç Yetenek Ödülü için yarýþmalarýný ve görücüye çýkmalarýný saðladýk. Biz kýsa filmcilerle büyümeyi tercih ettik, onlar da þimdi yeni yeni uzun metraj filmler çekmeye de baþladýlar, biz onlarý onlar da bizi destekliyor, besliyor bu durumdan da çok memnunuz.

BELA TARR ÜCRETSÝZ MASTERCLASS VERECEK

- Yabancý konuk denildiðinde çaptan düþmüþ isimleri görmeye alýþýðýz. Halbuki siz Bella Tarr’ý getirip masterclass verdiriyorsunuz.  

Biz dünyada kendini kabul ettirmiþ, önemli iþlere imza atmýþ ve bu alanda bir otorite olmuþ isimleri getirmek istiyoruz. Ekibimizde yapýmcý, yönetmen, senarist, görüntü yönetmeni, oyuncu arkadaþlarýmýz var. Herkesin önerilerini ve düþüncelerini tartýþýp, ortak kararlar alýyoruz. Tüm ekip bu kararlarýn uygulanmasý aþamasýnda kendisine düþen görevi yerine getiriyor. Bu sene de daha kiþisel bir sinemasý olan, sanat sinemasý da diyebileceðimiz türün en önemli isimlerinden Béla Tarr’ý getiriyoruz ve kendisi herkese açýk masterclass verecek. Sinema alanýnda yetkin bir eser verebilmek de sonuçta 100 yaþýný geçmiþ bir sanat dalýnýn geride býraktýðý külliyata en üst seviyede hakim olmak ile mümkündür. Bu külliyata katkýda bulunmak ve daha da geliþtirmek ancak bununla mümkündür. Bu coðrafyanýn hikayelerini etkili bir sinema diliyle anlatabilmek de ancak böyle mümkün olabilir diye düþünüyoruz.Türk sinemasýnýn dünyada adýndan söz ettirmesi ve yerini daha da yükseklerde konumlandýrmasý için bu tarz isimlerden faydalanmak çok önemli.

- Bosphorus Film Lab gibi çok önemli bir yola girdiniz. Geleceði için ne söylersiniz?                               

Bosphorus Film Lab’de eðitimler, workshoplar, söyleþiler ile dolu dolu bir program hazýrladýk. Ödüller de var, TRT bize bu konuda büyük destek oluyor. Bosphorus Film Lab’de TRT ile kurumsal iþ ortaklýðýmýz var, yine Digiflame destekleriyle yanýmýzda yer alýyor, tabii ki Kültür Bakanlýðý’nýn yeri çok ayrý bu konuda, hepsine ayrý ayrý teþekkür ederiz. Bosphorus Film Lab’in geleceðine dair planlarýmýz içerisinde öncelikle mevcut bölümleri geliþtirmek, daha fazla projeyi kabul edebilmek ve destekleri çeþitlendirmek olacaktýr.