Türk futbolunda transfer sezonu durgun geçiyor. Hatta neredeyse, durma noktasýnda... Bunun da ana/temel/önlenemez nedeni belli. UEFA’nýn 4 büyük kulübümüze yönelik Finansal Fair-Play açýsýndan uyguladýðý “Yakýn Denetim” ve hatta “Ceza” mekanizmasý; kulüplerimizin elini-kolunu baðladý. Borç bataðý içinde olmalarýna raðmen, gene de mirasyedi gibi para harcamalarýna, elinde kýzýlcýk sopasý, bizi falakaya yatýrarak önlemeye çalýþýyorlar. UEFA yýllar öncesinden iþi sýký tutacaðýný ilan/ihbar/ihtar etmiþti. Zamanýnda hepsini kulak arkasý ettik.
“Bize birþey olmaz” boþvermiþliði, dört kulübümüzü de sonunda çýkmaza getirdi. Milan gibi bir kulüp bile, iki yýl Avrupa kupalarýndan men cezasý alýyorsa; iþin ciddiyetini varýn anlayýn artýk.
***
Fenerbahçeliler UEFA’ya “Ali Koç kendi cebinden verecek, sana ne oluyor?” bile diyemeyecek durumda... Avrupa “Kimseye mendil açamazsýn. Ne yapacaksan, kendi gelirinle yapacaksýn” diye tutturduðu için, açýktan hesap ödemeye de karþý çýkýyor. Bizimkiler, vergi borçlarýný bile ödemeyip devleti kafaya almaya alýþtýklarý için, deveye hep hendek atlattýlar. Ama UEFA gözünün yaþýna bakmýyor.
Kulüplerimiz bu baský altýnda; kendi yaðlarýyla, sürdürülebilir bir ekonomi devri yaratmak zorunda... Ýþi rayýna oturtana kadar, yeni modele uyum saðlamak için biraz vakit gerek. “Sattýðýn kadar al” mecburiyeti; doðru/iyi/ isabetli seçimleri þart koþan bir ekonomik yapý söz konusu...
Bunu baþaran sýyrýlacak, baþaramayanlarý Avrupa Engizisyon Mahkemesi bekliyor. Eski savurganlýklar fitil fitil burunlarýndan gelecek.
***
Tarihte ilk defa; hepsi birden ince eleyip sýk dokuyarak transfer yapacaklarý için, (Sütten aðzý yananlar) artýk ayraný üfleyerek içmeye çabalýyorlar. Fiyakalý transfer dönemi mecburen duraksadý.
O yüzden, futbolseverler de; yeni ekonomik düzene uyum saðlamak zorunda. Beklentilerine gem vursunlar.