Kýzýldere’den sað çýkmayý baþaran Kürkcü Strasbourg’ta sizlere ömür

Dünün ve aslýnda tüm zamanlarýn en saðlam cevabýydý Baþbakan Davutoðlu’nun HDP milletvekili Ertuðrul Kürkcü’ye Avrupa Konseyi’nde verdiði cevap.

Canlý canlý, “ööle yüzüne karþý, ööle dümdük” söylendiði için de hakkýyla yerini buldu.

Malum, Baþbakan dün Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda konuþma yapmak üzere Fransa’nýn Strasbourg kentindeydi.

Türkiye, AKPM’nin kurucularýndan olduðu için de Davutoðlu AKPM Baþkaný Agramunt tarafýndan “Evinize hoþ geldiniz” diyerek karþýlandý. Dünkü günü farklý ve tarihi kýlan ise (Kürkcü vakasýna kadar tabi ) Türkçe’nin AP’de resmi dil olarak ilk kez konuþulacak olmasýydý.  

Türkçenin AKPM resmi dillerinden olmasý için ilk baþvuruyu 1992’de yapmasýna raðmen olumlu cevabý ancak alabilmiþti Türkiye.

2016 baþýnda hem AKPM’deki Türk heyeti sayýsý 12’den 18’e çýktý, hem Türkçe çalýþma dili olarak kullanýlmaya baþlandý. Genel kuruldaki oturumlar Türkçeye de çevrilecek ve oturum tutanaklarý Türkçe de yayýmlanacak demek bu.

Ýþte böylesine tarihi bir günde HDP vekili Kürkcü, Türkiye’yle ve Türkçeyle ilgisinin düzeyine dair çok önemli bir beyanda bulundu.

Olayý biliyorsunuzdur illa ki ama izninizle ben, pek çok þeyi bu kadar þýk þekilde aþikar eden bir durumu aktarma zevkinden mahrum etmeyeceðim kendimi.

Yer, AKPM genel kurulu. Baþbakan Ahmet Davutoðlu Türkiye adýna konuþuyor... HDP Ýzmir Milletvekili Ertuðrul Kürkcü söz alýyor ve Ýngilizce olarak PKK’lý teröristlere “gerilla” diyerek “Türk” güvenlik güçlerinin Güneydoðu’da devam eden operasyonlarýnýn “sivil” kayýplara yol açtýðýný söylüyor. Sonra da “Siz hala Türkiye’nin Suriye’den kaçan mülteciler için güvenli bir ülke olduðunu düþünüyor musunuz?” diye soruyor.

Aylardýr PKK terör saldýrýlarýný Türk-Kürt savaþýymýþ gibi sunmaya, Batý kamuoyunu Türk askeri-polisi sivil Kürt gençlerini katlediyor ana fikriyle manipüle etmeye çalýþan HDP’li siyasetçilerin tipik bir örneði olarak Kürkcü, Baþbakan’ý bir de Avrupa Parlamentosu’nda sýkýþtýrdýðýný zannederken aldýðý cevapla “siyaseten ölü” hale geliyor.

Þöyle diyor Davutoðlu: “Sayýn Kürkcü’nün çalýþma gününün Türkçe olarak belirlendiði bugünde Türk Baþbakaný’na Türkçe hitap etmesini beklerdim. Kim yaparsa yapsýn sokaklara mayýn döþerse, keskin niþancý yerleþtirirse, bomba yüklü araçlarla vatandaþlarýmýza saldýrýrsa, onunla mücadele etmek benim görevimdir ve her Türk vatandaþý kendini güvenli hissedene kadar mücadelemiz sürecektir. Devletin vatandaþýna karþý iki görevi vardýr; güvenlik ve özgürlüðü saðlamak. Sayýn Kürkcü’nün mayýn çukurlarýndan geçerek okula gitme zorunluluðu olan bir çocuðu olsaydý, ya da Cizre’de tedavi oluyor olsaydý, Kýzýlay’da otobüs beklerken ölen kiþilerden birinin akrabasý olsaydý herhalde PKK’lýlara gerilla deðil alçak katiller
derdi.”

35 yýldýr Kýzýldere katliamýndan nasýl sað çýktýðýný anlatamayan, kendisi hakkýndaki yaygýn kanýyý bile deðiþtiremeyen birinin siyaseten diri olduðu zaten iddia edilemezdi ama fiþi de böylece çekilmiþ oldu.

Ezcümle: Kýzýldere’den sað çýkmayý baþaran Kürkcü’nün Strazburg’dan cenazesi gelecek.

Yasin Börü ve Ali Ýsmail

Söylemezsem çatlarým. Ali Ýsmail Korkmaz karanlýk bir sokakta döve döve öldürüldü.

Yasin Börü ve arkadaþlarý herkesin gözü önünde, zýlgýtlar eþliðinde dövülüp býçaklanarak, 5. kattan aþaðý atýlýp yakýlarak ve üzerinden arabayla geçilerek...

Ýkisi de bizim çocuðumuzdu. Ýkisine de canýmýz yandý. Seçim yapmayýz, acýlarý yarýþtýrmayýz.

Lakin nasýl olabiliyorsa birileri yapýyor bunu. Yasin’in katline susan ve katillerini saklayanlarýn Ali Ýsmail’e gerçekten yandýklarýna inanmayýz o yüzden.