Koalisyon da bir ‘iktidar’dýr ve ‘paralel’ kabul etmez

Koalisyon takvimi iþliyor.
Milletvekilleri TBMM’de kayýtlarýný yaptýrýyor, rozetlerini takarak Ankara’yý tanýmaya çýkýyorlar. 

Gazeteciler de ‘milletvekili mekanlarý’ arasýnda mekik dokuyor, her yerde bir çay içip çevrede tanýdýk sima arýyorlar.

Daha deneyimlileri, ‘kritik isimlerle’ gözden uzak mekanlarda son deðerlendirmeleri alýyor...

Yani her gazetecinin bir ‘kulis alýþý’ var...

Bu arada hükümet kurma süreci de iþliyor.

YSK kesin sonuçlarý bugünlerde açýklar. Gelecek hafta baþýnda yemin töreni yapýlýr; hafta sonu TBMM Baþkanlýðý adaylýk baþvurularý alýnýr; sonraki hafta da TBMM Baþkaný seçilir.

Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn koalisyon görevlendirmesi ise Temmuz’un ilk haftasýný bulur.

Ve koalisyon için resmi görüþmelerle birlikte 45 günlük geri sayým da baþlar.

Koalisyon için gayrý resmi görüþme trafiði ise 8 Haziran’da baþlamýþtý.

Önce her partiden birbirleriyle samimiyeti olanlar, ardýndan yöneticiler katýldý bu trafiðe.

Bugünlerde parti liderleri veya yönetimleri tarafýndan ‘görevlendirilmiþ’ isimler, tek tek veya heyetler halinde görüþmeler yapýyorlar.

Bu görüþmelerden ‘ilk turda hükümet’ bile çýkabilir deniliyor.

***

Ankara’da siyasiler iktidar görüþmeleri yaparken ‘paralel iktidar’ peþinde olanlar da boþ durmuyor. Seçim sonuçlarý belli olur olmaz iki sevinç çýðlýðý yükselmiþti:

“Koalisyon geliyor, paralelle mücadele biter!” 

“Koalisyon geliyor, çözüm süreci biter!”

Evet koalisyon geliyor ama bu cümle iki tarafýn da istediði gibi bitmeyecek.

Çözüm süreci ‘bir þekilde’ devam edecek;

Paralel yapýlarla mücadele ‘her þekilde’ devam edecek.

Zira bunlar artýk ‘devlet politikasý’ ve ‘devlet kararý’...

Adalet eski Bakaný Bekir Bozdað, geçen hafta STAR’da net konuþmuþtu: “Koalisyon tablosu birilerini sevindirmiþ olabilir ama hangi iktidar ‘paralel iktidar’ talebi bulunanlarla birlikte hareket eder? Paralel çevreler CHP’yi, MHP’yi avuçlarýnda kukla mý sanýyorlar? Devlet bürokrasisi, yargý mensuplarý paralel yapýyla mücadelede anayasa ve yasalara göre görevini yapýyor.”

Seçim nedeniyle müsteþarlýktan Bakanlýða atanan Kenan Ýpek de benzer bir açýklama yapmýþtý: “Þu ana kadar hukuk devleti içerisinde ne yapýlmasý gerekiyorsa onlar yapýldý; bundan sonra da yapýlacak.”

Gerçekten ‘koalisyon ihtimali’nin hiçbir þeyi deðiþtirmediðini ‘operasyonlar’ gösterdi.

12 Haziran’da 37 hakim-savcý ‘mesleðe hileli þekilde geçtikleri’ gerekçesiyle meslekten atýldý.

Onu, bir baþka ‘soru çalma’ davasý olan 2010 KPSS ile ilgili operasyonlar takip etti.

Baþta polis ve yargý olmak üzere tüm kurumlarda ‘tehditlere’ raðmen paralel yapýyla mücadele devam ediyor.

Tehdit demiþken...

Ankara Cumhuriyet Baþsavcýsý Harun Kodalak’ýn sözlerinin ‘cemaat medyasý’nda ‘siyasi’, baþka bir iki medya organýnda da ‘tuhaf’ bulunmasý da bunun parçasý. 

Kodalak, “... açýlmýþ bulunan ya da gelecekte açýlacak olan soruþturmalarýmýz, deðiþen hiçbir durum, koþuldan etkilenmeksizin ve hiçbir taviz verilmeksizin hukuk kurallarý çerçevesinde sonuna kadar yürütülecektir” demiþti.

Bunu ‘siyasi açýklama’ olarak yorumlatmak için epey çaba göstermiþ cemaat medyasý. Her konuda tepki demeci vermesiyle tanýnan CHP’li Mahmut Tanal“Hukukçular, kararlarýyla konuþur” diyerek ‘içeriðe’ girmemiþ.

MHP’li Oktay Vural ise Baþsavcý’ya tepki yerine, onun gibi konuþmuþ: “Ýktidardan iktidara deðiþmez, dosyadaki delillerle hukuk içinde mücadele olur.”

Ama bir þeye tepki göstermesi beklendiði için baþka bir konuya tepki göstermiþ: “Ne yaparlarsa yapsýnlar, bu dosyalar (17-25 Aralýk) kapanmayacaktýr!..” 

Emekli askeri hakim Ali Fahir Kayacan da Baþsavcý’yý doðrulamýþ; “Hangi koþul altýnda olursa olsun, hukukun gereðini yerine getirmek yargýnýn asli görevi ve varlýk nedenidir” demiþ.

Tepki gösterilecek somut bir siyasi mesaj bulunamayýnca, bir avukat derneðinin baþkanýna ‘psikolojik tahlil’ yaptýrýlmýþ: (Baþsavcý’yý) öncelikle bir mücadele psikolojisi içerisinde görüyoruz!” 

‘Yasalarý uygulamayý hükümetlere göre yapmýyoruz’ diyen yargý mensuplarýna yönelik baský ve yýldýrma giriþimleri hem sakil duruyor, hem iþe yaramýyor.

Ayrýca;

Muhalefetteyken ‘paralel’den yararlanan partiler ‘iktidar’da iktidar gibi davranýr. Zira onlar ‘paralel yapý’ ile AK Parti’den önce tanýþmýþtý!..