Ýfade (“Kobani’ci Canan” ifadesi) Perinçek grubunun gazetesine aittir... CHP Ýstanbul Ýl Baþkaný Canan Kaftancýoðlu’nun PKK muhibbi olduðunu anlatmaya çalýþýyorlar.
Böyle midir?
Canan Haným buna bir cevap bulacaktýr elbette.
Kobani’de DEAÞ’a karþý yürütüldüðü söylenen “mücadele”, demek ki vaktiyle Canan Haným’ý da heyecanlandýrmýþ.
Kimler heyecanlanmamýþtý ki?
Devrim’in ayak sesleri Kobani’den doðru (Türkiye’yi de içine alacak biçimde) tüm bölgeye yayýlacak, özgür kantonluklar Amerikan bayraklý devrimcilerin gözetiminde baðýmsýz PKK devletine dönüþtürülecekti.
Bu arada, saray maray kalmayacaktý.
Erdoðan da ait olduðu yere postalanacaktý.
Ne güzel rüya...
Kobani’de cani DEAÞ’ý püskürtenler Rakka’da ne yaptýlar peki?
Ne yapacaklar? Cani DEAÞ’la anlaþtýlar.
Daha doðrusu, cani DEAÞ’a yol verdiler; militanlarýn sað-salim tahliye edilmesini saðladýlar.
Muhtemelen devrimci, muhtemelen anti-emperyalist Canan Haným, emperyalist Amerika’nýn gözetiminde yürütülen bu tahliye iþlemini nasýl karþýladý? DEAÞ’a yol verilmiþ olmasýný devrimci ruhunda nasýl telif etti?
Bunlarý bilmiyoruz.
Bildiðimiz þu:
Canan Haným, “bir hekim ve anne olarak, bugüne kadar terörü ve terör örgütlerini hep lanetlemiþ.” Kendi ifadesi...
DEAÞ’ý lanetlediðini biliyoruz.
PKK’ya karþý bir sözü olmuþ mu bugüne kadar?
PKK’nýn patlattýðý bombalarý lanetlemiþ mi?
PKK’dan neþet etmiþ ve “emperyalist” Amerika’nýn yolladýðý 4 bin týr dolusu silahla bölgede “terör kuþaðý” oluþturan (üstelik saðda solda Amerikan bayraðý dalgalandýran) PYD/YPG’yle ilgili bir itiraz cümlesi kurmuþ mu?
DHKP-C hakkýnda ne düþünüyor?
Bilmiyoruz.
Çünkü Canan Haným’ýn “terör örgütleri” listesinde bu örgütler bulunmuyor.
Kobanici Canan Haným, ayný zamanda bir Mustafa Kemal karþýtý.
Olabilir.
Daha doðrusu, bunu nakýsa (ya da suç) saymamak lazým...
Mustafa Kemal’i sevmek, onun doðrularýný temellük etmek zorunda deðil.
Fakat CHP’de iþ tutan bazý “endiþeli modernler”, bu durumdan oldukça endiþeli.
Dün, CHP’ye yakýnlýðýyla bilinen bir televizyon kanalýnda, durumu masaya yatýran bir muhavere izledim... Ýki kiþi, oturmuþ, Canan Haným’ýn, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz sloganýný beðenmiyorum, militarizm kokuyor” sözünü eleþtiriyor. Oysa CHP, kendilerini “Mustafa Kemal’in askerleri” gören yýðýnlarýn partisiymiþ. Bu slogandan rahatsýz olmak da nerden icap etmiþ? Canan Haným ne yapmaya çalýþýyormuþ? Vs...
Mustafa Kemal’in askerleriyle Canan Haným arasýndaki münakaþaya duhul edecek halimiz yok.
Çözsünler meselelerini.
Daha doðrusu ne halleri varsa görsünler.
Beni, daha çok, Kobani’ci Canan’ýn FETÖ karþýsýndaki soðukkanlýlýðý ve “tavýrsýzlýðý” ilgilendiriyor.
Darbe gecesi þöyle bir paylaþýmda bulunmuþtu: “Tekbir getirerek, boðaz keserek mi demokrasi mücadelesi verilir? Ýnandýðýnýz Allah’ýnýz sizin de belanýzý versin.”
Sen FETÖ’nün darbe giriþimini görme, 250 insanýmýzýn katledilmesi karþýsýnda kýlýný kýpýrdatma, Meclis’in bombalanmasýný sorun yapma, sonra kalk “tekbir”e laf et ve “Allah’ýnýz” diyerek, kendi münkir pozisyonun üzerinden insanlara (darbeyi bastýranlara) laf yolla...
Hazýr konu açýlmýþken soralým hanýmefendiye:
Kim boðaz kesti? Kaç kiþinin boðazý kesildi? Köprüde ne oldu?
Ýsim ve vaka istiyorum.
FETÖ iddianamelerine baksaydý, köprüde 36 kiþinin hayatýný kaybettiðini, bunlardan 34’ünün sivil vatandaþ, ikisinin güvenlik görevlisi olduðunu, ölenler arasýnda bir tek darbecinin bile bulunmadýðýný görecekti.
Darbeyi bastýranlara “inanmadýðý” Allah adýna bela okuyan Canan Haným, neden bugüne kadar FETÖ hakkýnda þöyle oturaklý bir tel’in cümlesi kurmadý?
Bunu da “hususen” cevaplamasýný istiyoruz!